SETA > Atölye |
Gezi Parkı Balkanlar'a Nasıl Yansıdı

Gezi Parkı Balkanlar'a Nasıl Yansıdı?

Yaklaşık iki haftadır devam eden ve tüm dünyanın gündemini meşgul eden Gezi Parkı olayları, Balkan medyasında da geniş bir şekilde yer aldı. Ana akım Balkan medyasının Gezi Parkı'na ilişkin gelişmelerle alakalı kullandığı dil, ilginç bir şekilde Avrupa ve ABD medyasının kullandığı dille paralellik gösterdi. Türkiye'deki gelişmeleri abartarak yansıtan Batı medyasının izinden giden Balkan medyası, Türkiye'de ortaya çıkan toplumsal tepkilerin nedenlerini irdelemek yerine, doğrudan ülkenin demokrasi sorunu yaşadığını yansıtarak Erdoğan'a karşı kampanyaya dönüştürdü. Ancak Türkiye'nin son dönemlerde Balkan ülkeleri ile resmi ilişkilerde yaşadığı olumlu havanın toplumsal düzeyde de hissedilmesi, Gezi Parkı üzerinden yapılan medya kampanyasının etkisini sınırlı kıldı. Dolayısıyla Gezi Parkı'ndaki göstericilere medya dışında verilen toplumsal destek, az sayıdaki solcu ve sosyalist grupların eliyle yapılarak marjinal seviyede kaldı. Balkan medyasının Batı'daki ana akım medya gözlüğünü takarak Gezi Parkı'nı okuması ve kullandığı retorik genel olarak üç noktaya vurgu yaptı.

Yaklaşık iki haftadır devam eden ve tüm dünyanın gündemini meÅŸgul eden Gezi Parkı olayları, Balkan medyasında da geniÅŸ bir ÅŸekilde yer aldı. Ana akım Balkan medyasının Gezi Parkı’na iliÅŸkin geliÅŸmelerle alakalı kullandığı dil, ilginç bir ÅŸekilde Avrupa ve ABD medyasının kullandığı dille paralellik gösterdi. Türkiye’deki geliÅŸmeleri abartarak yansıtan Batı medyasının izinden giden Balkan medyası, Türkiye’de ortaya çıkan toplumsal tepkilerin nedenlerini irdelemek yerine, doÄŸrudan ülkenin demokrasi sorunu yaÅŸadığını yansıtarak ErdoÄŸan’a karşı kampanyaya dönüÅŸtürdü. Ancak Türkiye’nin son dönemlerde Balkan ülkeleri ile resmi iliÅŸkilerde yaÅŸadığı olumlu havanın toplumsal düzeyde de hissedilmesi, Gezi Parkı üzerinden yapılan medya kampanyasının etkisini sınırlı kıldı. Dolayısıyla Gezi Parkı’ndaki göstericilere medya dışında verilen toplumsal destek, az sayıdaki solcu ve sosyalist grupların eliyle yapılarak marjinal seviyede kaldı.

Balkan medyasının Batı’daki ana akım medya gözlüÄŸünü takarak Gezi Parkı’nı okuması ve kullandığı retorik genel olarak üç noktaya vurgu yaptı. Birincisi, gösterilerin ErdoÄŸan’ın meÅŸruiyetini sarstığı iddia edilerek diktatörlükle itham edildi. Ä°kincisi Türkiye’nin bir iç kargaÅŸa ortamına girdiÄŸi ve ülkenin kırılgan yapısının ortaya çıktığı ifade edildi ve son olarak Türkiye’de Ä°slamcı iktidarın korkulacak düzeyde güçlendiÄŸi belirtildi. Batı’nın Gezi Parkı olaylarının doÄŸasını yansıtmaktan uzak, spekülatif söylemleri sistemli bir ÅŸekilde Balkan medyası üzerinden de yayılırken, bölgedeki bazı medya organlarının ise Türkiye’deki geliÅŸmeleri milliyetçi ve rövanÅŸist duygularla aktarması ÅŸaşırtıcı bir durum deÄŸil.

MANÅžETLERÄ°N HEDEFÄ°NDE ERDOÄžAN VE TÜRKÄ°YE’NÄ°N Ä°MAJI VAR

Yunan basınında özellikle Tayyip ErdoÄŸan hedef gösterilirken, Ethnos gazetesi “halk sultanlık istemiyor” ve Zougla gazetesi “ErdoÄŸan meÄŸer yenilmez deÄŸilmiÅŸ” gibi manÅŸetleri tercih ederken Bulgaristan’da da gösterilere yönelik benzer manÅŸetler atıldı. Hırvatistan’da ise ErdoÄŸan'ın Mustafa Kemal'in tüm modern ve laik devrimlerine karşı önlem aldığını ve bu tepkilerin de aslında seküler kesimin, Ä°slamcıların siyasi ve temsil gücüne karşı bir direniÅŸi temsil ettiÄŸi yorumları yapıldı.

Balkan medyası, Gezi Parkı olaylarını Batı’daki anaakım medyanın gözlüÄŸünü takarak okudu.

BaÅŸarılarla dolu karnesi sebebiyle ErdoÄŸan’ın elde ettiÄŸi siyasi gücün endiÅŸe verici olduÄŸu yönünde kanaat belirten Sırp medyası ve kamuoyu Gezi Parkı geliÅŸmeleri ile en yakından ilgilenen Balkan ülkelerinden biri oldu. Sırbistan’ın Ankara Büyükelçisi DuÅŸan Spasojevic’in Ankara’da gösterileri desteklemesi sebebiyle görevden alınması Gezi Parkı’nın ülkede daha fazla tartışılmasını saÄŸladı. BaÅŸarılı bir diplomat olan Spasojeviç’in gösteriler esnasında twitter hesabında geziyi destekleyen twit’ler paylaÅŸması Sırbistan’da da büyük tartışmalara yol açarken Sırp hükümetinin, elçinin bu hareketini Türkiye’nin içiÅŸlerine karışma teÅŸebbüsü olarak nitelendirilmesi önemliydi. Ancak eski Sırbistan CumhurbaÅŸkanı Boris Tadiç’e yakınlığıyla bilinen büyükelçinin geri çaÄŸrılmasının daha önce alınan bir karar olduÄŸu da iddia edildi. Sırbistan’ın en tirajlı ve hükümete yakınlığı ile bilen gazetelerinden Politika ise CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu ile röportaj yaparak ErdoÄŸan hakkında yaptığı tanımlamalara(1) yer verdi.

Arnavutluk, Kosova ve Makedonya medyası ise uluslararası medyanın yorumlarına sadık kalırken Kosova’da yayınlanan Gazeta Expres gazetesinde Mustafa Nano(2) isimli köÅŸe yazarı “bu olayların Türkiye’de kurumsal demokrasinin henüz oturmadığının kanıtı olduÄŸunu” belirterek Türkiye’nin bölgedeki “model ülke” imajını sarsacak mahiyette yorumlarda bulundu. Arnavutluk’ta Alman medya grubu WAZ-Mediengruppe’nun sahibi olduÄŸu Vizyon Plus Tv kanalı ise protestoların ErdoÄŸan’a istifa mesajı verdiÄŸini belirterek Türkiye’deki gösterilerin hükümeti sarsacak mahiyette(3) olduÄŸunu savundu.

MEDYA KAMPANYASI TÜRKÄ°YE’NÄ°N Ä°MAJINI SARSTI MI?

Türkiye’de yaÅŸanan Gezi Parkı protestoları dünyanın birçok bölgesinde olduÄŸu gibi Balkanlar’da da hem uluslararası medyanın söylemi takip edildi hem de bölgenin Türkiye’ye karşı “birikmiÅŸ” refleksleri ve endiÅŸeleri açığa çıktı. Bölgedeki bazı önemli ve tirajı yüksek gazetelerin kendi yorumlarına uluslararası meÅŸruiyet kazandırması adına The Economist, Washington Post, Wall Street Journal gibi gazetelerde yayınlanan provokatif metinlerin tercümelerine yer verdi. Gezi Parkı olaylarına yapılan uluslararası medya operasyonunun bir ayağı olan Balkan medyasının Ä°ngiliz The Independent gazetesinden alıntılayarak yer verdiÄŸi en çarpıcı baÅŸlık ise “Protestolar Türkiye’nin istikrar imajını bitirdi” ÅŸeklinde olması dikkate deÄŸer.

Ancak medya üzerinden ErdoÄŸan ve Türkiye’ye karşı oluÅŸturulan uluslararası kampanyanın Balkanlar’daki toplumların gözündeki Türkiye imajını sarsabildiÄŸini belirtmek ÅŸimdilik pek mümkün deÄŸil. Zira hem Türkiye’nin hem de Tayyip ErdoÄŸan’ın Batı’daki imajıyla Balkanlar’daki imajı arasında ciddi farklar var. Saraybosna’da Tayyip ErdoÄŸan’ı protesto eden bir Türk göstericiye BoÅŸnaklar’ın tepki göstermesi veya Makedonya’da Tayyip ErdoÄŸan’a destek gösterilerinin yapılması Balkanlar’daki Türkiye’ye algısının boyutlarına dair ipuçları veriyor. Elbette ki Gezi Parkı’na dair Balkanlar’da tek tip bir tepkiden bahsetmemizi coÄŸrafyanın özellikleri dahi anlamsız kılar. Ancak Batı’daki önyargıyla bakılan/rekabet edilen Türkiye ile Balkanlar’ın gözündeki bölge istikrarı ve kalkınması için çok önemli bir rolü olan Türkiye’nin çok farklı konumlarda olduÄŸu aÅŸikâr.

  1. Bkz. http://www.politika.rs/rubrike/Svet/Nova-zora-Turske.sr.html
  2. Bkz. http://gazetaexpress.com/?cid=1,91,114061
  3. Bkz. http://vizionplus.al/protestat-ne-turqi-te-dorehiqet-erdogan/