İtalya resmen felaketi yaşıyor. Tek günde korona kaynaklı ölüm sayısı 368'e çıktı. Hastanelerin ve doktorların tedavi için hastalar arasında tercih yaptığı ve ancak kurtulma şansı olanları tedaviye aldığı söyleniyor. Korkunç bir karmaşa ve yetersizlik görüntüsü var.
İtalya hem virüsün yayılmasını toplumsal olarak ciddiye almamış hem de devlet olarak gerekli altyapı ve örgütsel hazırlığa sahip değilmiş. Hastanelerinin ve sağlık çalışanlarının yetersizliği ortada. Virüs tabii ki yayılabilir. Tabii ki çok sayıda yaşama da mal olabilir. Ama en azından sağlık sektörünün işleyebilmesi lazım. Görünen o ki İtalya sağlık sektörünü de işletebilecek kapasiteye sahip değil.
Kötünün habercisi açıklamalar Avrupa'nın diğer ülkelerinden de geliyor. Angela Merkel ve Boris Johnson ipin ucunu bırakmış görüntüsü veriyor. İşleri Allah'a kalmış gibi. Yüksek sayılarda yaşam kaybı olacağını şimdiden ilan ettiler. Çünkü sağlık sektörü bu ülkelerde de yeterli görünmüyor. Vakalar İtalya'daki sayı ve oranlara ulaştığında hastalara cevap veremeyeceklerini düşünüyorlar.
Ama en korkutucu senaryo ABD'de devreye girebilir. Yıllar yılı sağlık ve sigorta konusunda tek bir olumlu adım atmayan Amerika'da virüsün yayılması çok daha hızlı olabilir. 350 milyonluk Amerika'da 50 milyon insanın sağlık sigortası yok. Bu insanların çok pahalı olan testleri yaptırması imkansıza yakın. O nedenle karantina uygulaması gibi tedbirlerin alınması da mümkün olmayacak. Sorun şu ki, bu hastalık sadece sağlık sigortası olmayan garibanları değil en kapsamlı sigorta sahiplerini de etkileyecek. Kapitalizmi doruklarında yaşayan Amerikan halkı topyekûn bir sarsıntı yaşayabilir. Boşuna söylenmemiş. "Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi." Kanuni Sultan Süleyman'ın bu mısrası sanırım bizim devlete bakışımızı da dile getir. Evet devlet muteberdir ama sağlık yoksa devletin bir anlamı yoktur. "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" ifadesi de benzer bir inanışı dile getirir. Belki de bu yüzden devletin sağlık sektöründeki düzenleyici rolünü önemsiyoruz. Belki de bu yüzden devletimiz uzun süredir sürekli halk sağlığına yatırım yapıyor. Şehir hastaneleri bir anda en fazla gurur duyduğumuz yatırımlarımızdan biri haline geldi. Bugün toplumumuzda devletin sağladığı sigorta imkanlarından faydalanmayan vatandaş kalmadı.
Virüs tabii ki ülkemize de geliyor. Can yakıcı sonuçlar da üretebilir. Ama sonuç ne olursa olsun sağlık sektörüne verdiğimiz önem sayesinde daha beterinden korunmuş olacağız.