- AB ve İngiltere’de aşılama faaliyetleri ne durumda?
Tablo 1. Avrupa Ülkelerinde Koronavirüse Karşı Aşılanma Oranları (Yüzde)
İngiltere | 50,85 |
Malta | 42,15 |
Sırbistan | 35,58 |
Macaristan | 28,61 |
İzlanda | 19,39 |
Estonya | 19,24 |
Danimarka | 18,70 |
Litvanya | 18,20 |
Slovakya | 17,55 |
Avusturya | 17,42 |
- AB ve İngiltere arasındaki aşı savaşı nasıl başladı?
Diğer taraftan Mart’ta AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in İngiltere’nin AstraZeneca tarafından geliştirilen aşıları kendi vatandaşları için sakladığını iddia etmesi üzerine tartışma yeni bir boyuta taşınmıştır. Uluslararası ajanslar tarafından “aşı milliyetçiliği” şeklinde haber yapılan bu ve benzer açıklamaların ardından Brüksel yönetimi AB menşeli aşılardan en çok satın alan ülkeler arasında yer alan İngiltere’ye bir nevi “sopa” göstermek için bu aşıların ihracını engelleyebileceğini ima etmesiyle savaş daha da kızışmıştır. Bunun hemen ardından aralarında Almanya ve Fransa’nın da bulunduğu birçok üye ülke AstraZeneca’nın ruhsatını ürettiği aşının kan pıhtılaşmasına neden olduğu gerekçesiyle Mart’ta askıya almıştır. Ancak Dünya Sağlık Örgütü’nün ve Avrupa İlaç Ajansı’nın (EMA), AstraZeneca aşısının kanda pıhtılaşma riskini artırdığına dair bir bulgu olmadığını açıklamasıyla çoğu üye ülke yeniden aşılamayı başlamıştır. Yine de kısa süre içerisinde birbiri ardına yaşanan bu gelişmeler AB üyesi ülkelerin aldıkları kararın daha çok siyasi olduğunu ortaya koymaktadır.
Mart’ın sonuna gelindiğinde ise taraflar arasındaki aşı savaşı daha da alevlenmiş ve iki tarafın konuyla ilgili attığı sert adımlarla somut bir hal almıştır. Bu bağlamda önce Brüksel yönetimi açıkça İngiltere’yi hedef alır şekilde AB menşeli koronavirüs aşılarının ve bu aşıların bileşenlerinin ihracına yönelik kısıtlamalar getirmiştir. Bunu takiben Londra yönetimi de AB’yi hedef alır şekilde Mart sonunda yaptığı duyuruyla ülkedeki yetişkin nüfusunun tümüne aşı yapılana kadar diğer ülkelere aşı tedarikinde bulunulmayacağını açıklamıştır.[5] Böylece AB ve İngiltere arasındaki aşı savaşı siyasi münakaşalardan çıkıp yasal düzenlemelerde hayat bulmuştur.
- Tarafların yaklaşımı nasıl değerlendirilebilir?
Bunların yanında AB yönetimi diğer koronavirüs aşılarına kıyasla daha düşük fiyatı ve daha kolay depolanabilmesinden ötürü AstraZeneca aşısında ısrar etmek yerine toplum sağlığının korunması adına rasyonel davranıp Türkiye ve Sırbistan gibi Çin ve/ya Rus aşılarını da en başından gündemine alsaydı belki böylesi bir durumla karşı karşıya kalmayabilirdi. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in aşıların temini ve siparişlerin zamanında teslimi konularında fazla iyimser davrandıklarını dile getirmesi esasen bu hatanın bir kabulü olarak değerlendirilebilir.[7] Aynı şekilde AstraZeneca yönetiminin konuyla ilgili yaptığı açıklamada AB’ye İngiltere’ye olduğu kadar hızlı teslim etme sözü vermediklerini ve AB’nin İngiltere’den üç ay sonra kendileriyle sözleşme imzalamış olmalarına rağmen İngiltere ile aynı hızda aşı tedarik etmek istemelerini şaşırtıcı bulduklarını söylemesi dikkate değer bir bilgidir.[8] Dolayısıyla AB’nin artık her kesimce kabul edilen hantal bürokratik yapısının sürecin bu noktaya gelmesinde önemli bir rol oynadığı ifade edilebilir.
Aşı savaşıyla ilgili Londra yönetiminin tutumuna bakıldığında ise kurumsal olarak AB’nin İngiltere’ye yönelik gündeme getirdiği aşı milliyetçiliği suçlamasını uzun bir süre reddettiğini belirtmek gerekiyor. Konu her gündeme geldiğinde görüşlerini beyan eden Başbakan Boris Johnson koronavirüs aşılarına ve aşıların bileşenine ihracat yasağı getirmediklerini ifade etmiş ve konuyla ilgili hükümetin üzerinde bir sorumluluğun bulunmadığını savunarak AstraZeneca firmasını hedef göstermiştir. Buna karşın (yukarıda da ifade edildiği üzere) Başbakan Johnson’ın aşılama programında kaydedilen başarının arkasında kapitalizmin ve açgözlülüğün bulunduğunu söylemesi açıkça bir çelişkiye işaret ediyor. İngiliz hükümetinin nüfusunun yarıdan fazlasına aşı uygulamasına rağmen Mart sonunda aşı ihracını engelleyen düzenlemeye gitmesi de bir başka çelişki olarak görülebilir. Haliyle aşı savaşının bu noktaya gelmesinde en az AB kadar İngiltere’nin de hatalı olduğu söylenebilir.
- Aşı savaşının arka planında ne var?
- Bundan sonra ne olabilir?
Diğer taraftan her iki tarafın da şu an için tek taraflı çıkarlara öncelik vermesinden ötürü aşı savaşının bir süre daha devam etmesi bekleniyor. Bu çerçevede önümüzdeki süreçte yaşanabilecek en olası senaryoya göre öncelikle İngiltere’nin kendi ülkesindeki yetişkin nüfusu aşılaması ve bu aşılama faaliyetleri sonucunda ülkedeki vaka ve vefat sayılarını kontrol altına alması gerekiyor. Bunu takiben aşı ihracına yönelik kısıtlamaları kaldırması gerekecektir. AstraZeneca firması da ancak böylesi bir durumda AB’ye taahhüt ettiği aşıları zamanında temin edebilecektir. Netice itibarıyla İngiltere’nin şu ana kadar nüfusunun yüzde 50’sinden fazlasını aşılaması ve AB ülkelerinin aşılama faaliyetlerinde çeşitli alternatiflere yönelmeleri dikkate alınırsa mevcut şartlar altında taraflar arasındaki gerilimin yaz dönemine kadar yavaş yavaş düşeceği ifade edilebilir.
[1] “Number of COVID-19 Caccination Doses Administered in Europe as of March 30, 2021 by Country”, Statista, https://www.statista.com/statistics/1196071/covid-19-vaccination-rate-in-europe-by-country, (Erişim tarihi: 1 Nisan 2021).
[2] “Covid-19 Vaccine: First Person Receives Pfizer Jab in UK”, BBC News, 8 Aralık 2020.
[3] “Coronavirus (COVID-19) Vaccinations”, Our World in Data, https://ourworldindata.org/covid-vaccinations, (Erişim tarihi: 1 Nisan 2021).
[4] “Avrupa Birliği, AstraZeneca ile Anlaşamadı”, TRT Haber, 28 Ocak 2021.
[5] Kerem Congar, “İngiltere Kendi Vatandaşlarını Aşılamadan Diğer Ülkelere Covid-19 Aşısı Satmayacak”, Euronews Türkçe, 30 Mart 2021.
[6] “AB’den AstraZeneca’ya Aşı Tedarik Uyarısı”, Anadolu Ajansı, 23 Mart 2021.
[7] “AB, COVID-19 Aşılama Hedefini Uzattı”, TRT Haber, 12 Şubat 2021.
[8] “Avrupa’da Kovid-19 Aşısı Savaşları Yaşanıyor”, Anadolu Ajansı, 28 Ocak 2021.
[9] “İngiltere Başbakanı Johnson: Aşıdaki Başarımızın Arkasında Açgözlülük ve Kapitalizm Var”, BBC Türkçe, 24 Mart 2021.
[10] “EU Showdown Looms with UK over 30m AstraZeneca Doses”, The Irish Times, 24 Mart 2021; “Vaccine Showdown: What would the EU Blocking Exports Mean?”, Bloomberg, 22 Mart 2021.
[11] “Putin, Merkel ve Macron ile Görüştü”, TRT Haber, 31 Mart 2021.