Ebola, sıtma, hepatit, Zika ve AIDS gibi hastalıklar ile uzun yıllar mücadele eden Afrika günümüzde daha ölümcül bir salgınla karşı karşıyadır. Çin’in Wuhan şehrinde ortaya çıkan ve daha sonra küresel salgına (pandemi) dönüşen koronavirüs (Covid-19) Afrika’nın 54 ülkesine yayılmıştır. Dünyadaki salgın hastalıklar sebebiyle ölümlerin büyük çoğunluğunun gerçekleştiği Afrika koronavirüs salgınında diğer bölgelere kıyasla daha düşük bir vaka sayısına sahiptir. Fakat enfekte olan hasta sayısının düşük olması sağlık sisteminin kapasitesi ile yakından alakalıdır. Salgınla mücadele için doktor, hemşire ve sağlık destek personelinden yoksun olan Afrika virüslerle başa çıkabilecek yeterli finansal kaynağa da sahip değildir. Örneğin temel sağlık hizmetlerinin yetersizliği nedeniyle yıllık ortalama 6 milyon kişi tedavisi mümkün olan hastalıklar sebebiyle hayatını kaybetmektedir. Tedavisi mümkün olan hastalıklarda bile ölümlerin bu derece yüksek olduğu kıtada ölümcül virüs tehdit seviyesinin artmasına neden olmuştur. Bu yüzden mikrobiyolojik adaptasyonun kısıtlı, su ve gıdaya ulaşımın zor, teknolojik gelişmişliğin düşük, kamu kurumlarının etkisiz ve sağlık altyapısının zayıf olduğu Afrika koronavirüsle mücadelede birçok dezavantaja sahiptir..
Perspektif: Afrika’nın Koronavirüs ile Mücadelesi
Afrika’da koronavirüs ile mücadele hangi aşamada? Afrika ülkeleri kendi kaynakları ile salgınla mücadele edebilir mi? Afrika’da sağlık altyapısı virüs ile mücadele için yeterli mi? Hangi ülke, kuruluş ve kişiler Afrika’nın koronavirüs ile mücadelesine destek veriyor? Afrika’da Çinliler, Çin’de ise Afrikalılar neden hedef haline geldi?
Etiketler »
İlgili Yazılar