İsrail'in Suriye'deki etkinliği dikkat çekici bir noktaya geldi.
Bir yandan müzakereler yürütürken öte yandan noktasal operasyonlar yapmaktan geri durmuyor. Trump yönetiminin nükleer anlaşmadan çekilmesinden sonra bu hareketliliğin arttığını gözlemliyoruz. Zaten ABDtarafından İran'a iletilen talepler iki noktaya yoğunlaşmaktaydı: İran'ın nükleer güç sahibi olmasının engellenmesi ve İsrail'in güvenliği.
Bu taleplerin hızlıca ve ABD ya da İsrail'in istediği şekilde ve hızda gerçekleşmesini beklemek anlamsız olur. Ancak son günlerdeki bazı gelişmelerin bu taleplerden tümüyle bağımsız olmadığını söylemek mümkün.
İsrail ne istiyor?
İç savaş başladığından beri hem söylem hem de eylem düzeyinde zig-zag çizmesi bütünlüklü bir stratejiden yoksun olduğu izlenimi oluşturuyor.
Ancak bu görüntüye rağmen İsrail'in Suriye'deki iç savaşı fırsat bilerek kendi güvenliğini sağlamak amacıyla kısa ve ortada vadede ciddi adımlar atacaktır.
İsrail'in orta vadedeki hedefi sınırda en az yirmi kilometre derinliğinde bir tampon bölge oluşturmak. Böylece hem Golan'ı kendi topraklarına katmak için bir adım daha atmış olacak hem de Hizbullah ve rejim güçlerini sınırdan uzaklaştırmış olacak.
Tampon bölge şimdilik uzak bir hedef, ancak ikinci amacına yönelik ciddi adımlar attığına dair önemli işaretler mevcut.
Önce İsrailli yetkililer ile İranlı meslektaşların bir araya geldiği ve Suriye'nin güney sınırı için anlaşmaya vardıkları haberleri düştü medyaya.
Bu çerçevede Hizbullah'ın Dera ve Kuneytra'daki bazı noktalardan çekileceği de iddia edildi, ki bu durum aslında sürpriz değil. ABD'nin hava saldırıları ile hedef aldıkları noktalar ile sonrasında İsrail'in Suriye'de gerçekleştirdiği operasyonlar İran milisleri ile Hizbullah'ı bazı noktalardan çekilmeye zorluyordu. Dera ve Kuneytra'nın Golan tepeleri ile komşu olduğunu not etmekte fayda var. Dolayısıyla İsrail'in sahada attığı adımlarla medyaya düşen haberlerin birbirini tamamlayıcı nitelikte olduğunu söylemek mümkün.
Bu çerçevede dikkat çeken ikinci haber ise İsrail Başbakanı Netanyahu ile Rusya devlet başkanı Putin arasındaki görüşme. İsrail medyasına göre iki lider aynı konuyu görüştü.
İsrail kendi pozisyonunda ısrarcı. İran'a bağlı bütün güçlerin kendine yakın noktalardan çekilmesini istiyor ve Rusya'yı da kendi yanında tutmaya çalışıyor.
Bu durumda Rusya'nın ne yapacağı merak konusu. Bir yanda iç savaş boyunca birlikte hareket ettiği ve Suriye'de ciddi bir kara gücüne sahip İran var. Öbür tarafta ise son dönemlerde ilişkilerini geliştirdiği ve tatmin olmaması durumunda Suriye'de operasyonlarına devam edecek olan İsrail.
Rusya her iki tarafı da tatmin edecek bir formül üzerinde çalışıyor.
En çok konuşulan senaryo İsrail-Suriye sınırına Esed rejimine bağlı güçlerin yerleşmesi. Böylece Hizbullah bölgeden uzaklaştırılmış olacak. Öte yandan Rusya Esed rejimini oyunda tutmaya dönük bir hamle daha yapmış olacak. Muhtemelen İsrail de İran kontrolü altındaki Hizbullah ve diğer milisler yerine Rusya'nın kontrolü altındaki zayıf rejim güçlerinin burada konuşlanmasını tercih eder.
Ayrıca Rusya ile İran'ın arasına girebilirse kendisi için önemli bir kazanım daha elde etmiş olacak.
[Fikriyat, 5 Haziran 2018].