SETA > Yorum |
Bu Zaaf DeÄŸilse Nedir

Bu Zaaf DeÄŸilse Nedir?

Bugün itibariyle, kamu otoritesi kullanan herkesin bu süreçte uyanık olma mecburiyeti var. Bu 60 kişi, nasıl kaçtı? Bunun sorumlusu kim?

Ä°ÅŸe bakın. Emniyet mensupları, paralel devlet yapılanması ile mücadele kapsamında 10 ilde operasyon düzenliyor.

Paralel devlet yapılanmasının 73 yöneticisinin gözaltına alınması hedefleniyor.

Gelin görün ki, bu 73 kiÅŸiden 60'ına ulaşılamıyor. MeÄŸerse hazretler sırra kadem basmışlar. Yurtdışına tüymüÅŸler.

Bu manzaraya bakınca insanın ilk aklına gelenler şunlar:

"Bunlar ahlaksız! Bir sürü insanı din adına sömürüp, yolsuzluk edebiyatı ile siyaseten mefluç hale getirdiler.

Kendileri zenginleÅŸirken, hareketin tabanından paralel devlet yapılanmasının kurumlarını kurtarmak için varlarını yoklarını satmalarını, yoksa kredi çekmelerini istediler.

Siyaseti kirlettiler. Kaset komploları kurdular. Şantajla, montajla operasyonlar yaptılar.

Bu çete yüzünden Tayyip ErdoÄŸan'a beddua etmeyi, ona kin beslemeyi dinden bilen insanlar türedi.

Siyasi partileri manipüle ettiler. Ä°çeride ve dışarıda, 'bunlar gidici, ya içeri tıkılacaklar ya da yurtdışına kaçacaklar' diye kara propaganda yaptılar.

Ä°ÅŸin kötüsü de bir sürü insan onlara inandı. Berbat dönemler geçirdik."

Evet, bu yapının tepe yönetiminde yer alan isimlerin kahir ekseriyetinin yurtdışına kaçmış olduÄŸu gerçeÄŸi karşısında ilk intibalarım bunlar.

Fakat, adı üstünde bunlar ilk intibalar.

Devamı var.

Bu memlekette siyasi bilinci belirli düzeyde olan birçok kiÅŸi, en az 4 yıldır paralel devlet yapılanması diye bir ÅŸeyin varlığına kanidir.

Detaylara lüzum yok. En az 4 diyorum, bakın.

Hadi onu bir kenara bırakalım. Recep Tayyip ErdoÄŸan, 17 ve 25 Aralık darbesinden sonra bu ÅŸer ÅŸebekesini bütün yönleriyle kamuoyu önünde açık etti.

Toplumdan bu konuda siyasi destek istedi ve aldı.

Ne yazık ki ErdoÄŸan, AK Parti elitlerinden ve bürokrasiden o desteÄŸi o kadar kolay alamadı. Sanki paralel yapıyla mücadele meselesi, sadece ErdoÄŸan'ın siyasi kariyerine içkin bir meseleymiÅŸ gibi görüldü.

Toplum, her seferinde ErdoÄŸan'a destek verdi. Ve AK Parti eliti bunun üzerine paralel devlet yapılanması ile mücadelede daha belirgin pozisyon almaya baÅŸladı.

Bürokrasi için ne yazık ki hâlâ aynı ÅŸeyi söylemek mümkün deÄŸil. Fakat, siyasetin baÅŸarısı bürokrasiyi her hal ve ÅŸartta kendi bulunduÄŸu noktaya getirmektir.

Kimse, "erkler ayrılığı" falan diye lafa girmesin. Bunlar, meÅŸru erkleri gayrimeÅŸru yollarla kendi grup çıkarları için yönlendiriyorlar.

Evet, bugün makro iktidar stratejileri kurabilecek güçlerini yitirmiÅŸ durumdalar. Fakat mikro alanlarda tahribat yaratma kapasiteleri ortadan kalkmış deÄŸil.

Dahası, kendilerini kurtaracak düzeyde bir örgütlülüÄŸe hâlâ sahipler.

Karşımızda "silahlı terör örgütü kurup, yönetmek", "hükümeti yıkmaya ve görevini yapmasını engellemeye teÅŸebbüs etmek" ve "Anayasayı ihlal" gibi suçlara muhatap bir yapı var.

Örgütlü ve kirli bir yapı.

Bugün itibariyle, kamu otoritesi kullanan herkesin bu süreçte uyanık olma mecburiyeti var. Bu 60 kiÅŸi, nasıl kaçtı? Bunun sorumlusu kim?

Artık herkesin "kamu yararı" perspektifi ile paralel devlet yapılanması ile mücadele üzerine düÅŸünmesi ve eyleme geçmesi gerekiyor.

Vesselam!

[Sabah, 14 Aralık 2015]