Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü ve İbn Haldun Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burhanettin Duran, SETA’nın Washington şubesi SETA-DC'nin, resmi ziyaret için ABD'de bulunan Başbakan Binali Yıldırım ile Amerikan düşünce kuruluşları temsilcilerini bir araya getirmek amacıyla düzenlediği toplantının ardından AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Toplantının ana konusunun “Türk-Amerikan ilişkilerinin yeniden canlandırılması”, “mevcut sorunların aşılması” ve “yeni iş birliği çerçevesinin oluşturulması” olduğunu belirten Duran, şöyle devam etti:
“Tabii temel meseleler var. Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) meselesi var, YPG’ye yapılan yardımlar var ve her iki ülkede de devam eden hukuki süreçler var. Bu konuları genel olarak ele aldık. Başbakanımız, Suriye’de DEAŞ sonrası ABD’nin yeni bir strateji oluşturması gerektiğini ifade ettiler. Zamanında YPG’ye yapılan yardımların yanlış sonuçlar ürettiğini, Rakka’da beraber çalışma isteğimizin kabul görmemesinin üzücü olduğunu söyledi. Bu çerçevede Amerika’nın yeni tercihlerinin bir tür radikal değişiklikle DEAŞ sonrası Suriye için ve bölgenin geleceği için Türkiye ile beraber oluşturması gerektiği üzerine görüşlerini bildirdiler.”
Başbakan Yıldırım’ın Türkiye’ye yönelik eleştirilere de cevap verdiğini aktaran Duran, Yıldırım'ın Türkiye'nin müttefiklerinin bu tür savunma sistemlerini vermiş olması durumunda Rusya'dan S-400 füze savunma sistemi almasına ihtiyaç duyulmayacağını aktardığını ifade etti.
"Obama yönetiminin Arap Baharı'na verdiği yanlış tepkilerle bölge kaosa sürüklendi"
Duran, Türk-Amerikan ilişkilerindeki konuların “çetrefilli” hal almasında Arap Baharı sürecinin “iyi yönetilememesi” ve eski ABD Başkanı Barack Obama yönetiminin Tunus’ta başlayıp Mısır, Libya ve Suriye’de devam eden ayaklanmalara verdiği “yanlış tepkilerle bölgenin kaosa sürüklenmesinin” önemli rol oynadığının altını çizdi.
Bu süreçte Irak ve Suriye’de yaşananların, özellikle de Suriye'de yaşananların iki ülke arasındaki ilişkileri sıkıntıya soktuğuna dikkati çeken Duran, "Bunun üstüne 15 Temmuz 2016’daki FETÖ darbesine Amerika’nın gerekli hassasiyeti göstermemesi ve (Fetullah) Gülen’in hala burada olması, ilişkileri bozan hatta sorunları yapısal hale getiren bir yere geldi.” dedi.
"Türk-Amerikan ilişkilerinin yeniden tanımlanması gerekir"
ABD yönetiminin Türkiye’nin kaygılarına hassasiyetle yaklaşmamasını ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin “ülke meselelerine daha tam hakim olamamasına ” bağlayan Duran, Trump yönetiminin yeni bir Suriye ve Ortadoğu politikası oluşturması ve Türkiye ile müttefik olarak terörle mücadelede birlikte çalışması gerektiğini kaydetti.
Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilere darbe vuracak yeni sorunların ortaya çıkmasına engel olmak gerektiğini vurgulayan Duran, şunları söyledi:
"Türkiye, YPG’ye verilen desteğe rağmen, FETÖ elebaşı ile ilgili ABD’de bir soruşturma bile olmamasına rağmen ABD ile ilişkilerine oldukça dikkat ediyor fakat aynı şeyi Amerikan tarafı için söylemek mümkün değil. Türk Amerikan ilişkilerinin yeniden tanımlanması gerekir çünkü geldiğimiz noktada stratejik ortaklık dediğimiz şeyin içi oldukça boşaldı. Geriye kalan şey İncirlik Üssü'nün kullanılması, NATO’daki ortak üyeliğimiz, bir de Afganistan’daki iş birliğimiz ve stratejik olarak istihbarat paylaşımı. Ama sorunlu alanlara baktığımızda bunlar gittikçe artmaya başladı ve bunlar yapısal hale gelmeye başladı. Acil şekilde buna yeni form kazandırılması gerekiyor ve yeni evreye geçilmesi gerekir. Dolayısıyla şunu söylüyorum ilk etapta yeni sorunların ortaya çıkmasını engellemeli, ikincil olarak da yeni iş birliği alanları tespit edilerek Türk-Amerikan ilişkilerinin restore edilmesi gerekir.”
[AA, 9 Kasım 2017]