Filistin sorununu tekrar uluslar arası gündeme taşınmış ve Filistin Özerk Yönetimi, BM’deki konumunu güçlendirme şansını yakalamıştır.
Birleşmiş Milletlerde Filistin Oylaması:Devlete Doğru mu?
20. yüzyılın ikinci çeyreğinden itibaren kendi bağımsız devletini kurmak amacıyla yola çıkan Filistinli Arapların çabası 21. yüzyılda da devam etmektedir.Filistin Ulusal Konseyi tarafından ilk olarak 1 Ekim 1948’de Bütün Filistin Hükümeti, 15 Kasım 1988’de ise Filistin Devleti ilan edilmiştir. Bugün Filistin’i devlet olarak tanıyan pek çok dünya ülkesi bulunmasına rağmen Filistin Özerk Yönetimi, coğrafi olarak halen İsrail işgali altındadır ve BM’de gözlemci statüsüne sahiptir. İsrail’le çeşitli Amerikan yönetimlerinin ve Ortadoğu dörtlüsünün arabuluculuğunda iki devletli çözüm ekseninde direkt ve dolaylı barış görüşmeleri yapan Filistin Özerk Yönetimi, gelinen noktada müzakerelerin tıkandığını açıklamıştır. Bu noktada diplomatik bir hamle olarak BM’ye tam üye statüsü için başvuru yapan Filistin Özerk Yönetimi, devlet olarak tanınmanın ötesinde uluslararası hukuk çerçevesinde haklarının tanınması ve iddialarını uluslararası platformda rahatça dile getirmeyi hedeflemektedir.
Filistin Özerk Yönetimi’nin BM başvurusu, Filistin halkının çoğunluğunun desteğini görmesine rağmen FKÖ tarafından kazanılmış hakların tehlikeye atılması endişesi Filistin toplumunda tartışmalara neden olmuştur. Uluslararası toplum ise İsrail’in barış sürecindeki performansı nedeniyle bu üyelik sürecini desteklemek ile çift devletli çözümün gerçekleşme imkânını koruma gerekçesiyle üyelik sürecine karşı çıkma arasında bölünmüştür. Bu bağlamda Filistin devletini ilk tanıyan ülkelerden birisi olan Türkiye, hem tam üyelik sürecini desteklediğini açıklamış, hem de BM Genel Kurulu’nda yapılacak oylamada daha fazla oy çıkması için çeşitli platformlarda lobi çalışmaları yürütmüştür. Netice itibariyle Filistin Özerk Yönetimi’nin, BM’ye tam üyelik başvurusu Amerikan vetosuna takılabilecek olsa da, Filistin sorununu tekrar uluslar arası gündeme taşınmış ve Filistin Özerk Yönetimi, BM’deki konumunu güçlendirme şansını yakalamıştır.
.