7 Haziran’dan 1 Kasım’a Siyasal Partiler ve Seçimler
Moderatör | Nebi Miş |
Konuşmacılar |
|
SETA Ankara’da “7 Haziran’dan 1 Kasım’a Siyasal Partiler ve Seçimler” başlıklı bir panel düzenlendi. SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde; Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun, Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Tuncay Önder, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Tanju Tosun ve Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Mustafa Altunoğlu konuşmacı olarak yer aldı.
COŞKUN : "Demirtaş'ın 7 Haziran öncesinde baraj geçildiği takdirde çatışmaların sona ereceğine dair argümanı gerçekleşmedi."
Panelin ilk konuşmacısı Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun oldu. Coşkun, 7 Haziran seçimlerinin HDP açısından en büyük anlamının yalnızca Türkiye’nin doğusunda değil, batısında da oy alabilen bir parti haline gelmesi olduğunu ifade etti. Bunun en büyük sebeplerinden birisinin yükselen Kürt milliyetçiliğinin HDP’de temsil edilmesi olduğuna dikkat çeken Coşkun, Kürt meselesinin demokratik yollarla çözüme kavuşturulması arzusunun da Kürt seçmeni HDP’ye yönlendirdiğini savundu. Coşkun ayrıca Türkiye’de seçimlerin uzun süredir iki kutuplu hale gelmiş olmasından ötürü HDP’ye normalde sempati beslemeyen bazı kesimlerin de stratejik sebeplerle partiye oy verdiğinin açık olduğunu dile getirdi. 7 Haziran sonrası yaşanan olayların PKK’nın HDP’nin yükselişine yönelik bir tepkisi olduğuna dikkat çeken Coşkun, bu sebeple HDP’nin propaganda süreci boyunca barajı geçtikleri taktirde çatışmaların sona ereceğine dair vaatlerinin boşa çıktığını söyledi. Bazı yerlerde hendek kazılması, özyönetim ve topyekün savaş ilanı gibi hususların Kürt seçmeni rahatsız ettiğinin açık olduğunu vurguladı. Coşkun bu bağlamda 7 Haziran öncesinde kitleleri motive eden silah bırakma hususunun aynı motivasyonu bu seçimde sağlamayacağını ortaya koydu. Coşkun konuşmasının sonunda tüm bu faktörlere karşın oy dağılımında ciddi bir değişiklik beklemediğini ifade etti.
Önder: "AK Parti 2002'den beri tedrici bir reform yapma anlayışıyla hareket etti."
Panelin ikinci konuşmacısı Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Tuncay Önder oldu. Önder konuşmasında 7 Haziran seçimlerinde, daha önceki seçimlerden farklı olarak, AK Parti ve karşıtları cephesine HDP’nin de eklemlendiğini ifade etti. Bu açıdan bakıldığında 7 Haziran seçimlerinin 1. ve 4. parti arasında gerçekleştiği gerçeğinin açık olduğunu belirtti. AK Parti’nin Yeni Türkiye söylemi ile aslında muhafazakarlar ve Kürtler tarafından kurulacak bir sistemi kastettiğini vurgulayan Önder, 7 Haziran sonucu ortaya çıkan tablonun bu durumu zorlaştırdığını söyledi. Önder ayrıca AK Parti’nin 2002'den beri tedrici bir reform üretme anlayışıyla hareket ettiğini, bunun da ona tabanda bir alan açtığını ifade ederek, bunun güçlendirilmesi için AK Parti'nin muhafazakar-demokrat kimliğindeki demokrat tarafı daha fazla ön plana çıkarması gerektiğini vurguladı.
ALTUNOĞLU: "1 Kasım seçimlerinin en az merak edilen partisi MHP'dir."
Panelin üçüncü konuşmacısı Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Mustafa Altunoğlu, 1 Kasım seçimlerinin en az merak edilen partisinin MHP olduğunu belirtti. MHP konuşulurken öne çıkan kilit kavramın süreklilik olduğuna dikkat çeken Altunoğlu, partinin bir önceki seçim bildirgesinde ve süreçteki söyleminde bir değişiklik yapmamasını bu duruma örnek olarak verdi. MHP'yi var eden ve güçlü kılan unsurun reaksiyoner tavrı olduğu hususuna değinen Altunoğlu, müzakereden ziyade askeri çözümdeki pozisyonunun da süreklilik arz ettiğinin söyleyebileceğini belirtti. Altunoğlu son olarak partinin koalisyon görüşmelerindeki tavrında da bu reaksiyonerliğin etkili olduğunu vurgulayarak, 1 Kasım seçimlerinde MHP açısından çıkan tablonun 7 Haziran’dan pek farklı olmayacağını düşündüğünü ifade etti.
TOSUN: “Türkiye'de mevcut parti sistemi İstikrarsızlık sorunu yaratıyor.”
Panelin son konuşmacısı Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Tanju Tosun oldu. Tosun konuşmasında, CHP’nin 7 Haziran sonrası performansına bakılacak olursa, siyasal pazarda seçmen arayışında olan bir parti olarak tanımlanabileceğini söyledi. Bu bağlamda partinin toplumun farklı kesimlerini de etkisi altına alma çabasında olduğunu savundu. Seçmen tercihi üzerine yaptığı bir çalışmanın sonuçlarını paylaşan Tosun, Türkiye'de mevcut parti sisteminin istikrarsızlık sorunu yarattığına değindi.
Panel, soru cevap bölümünün ardından sona erdi.
[youtube http://www.youtube.com/watch?v=j-SJCHdaROY]