Libya’da geniş katılımlı halk gösterileri ve silahlı milis birliklerin mücadelesi ile gerçekleşen “17 Şubat Devrimi” ile 42 yıllık Kaddafi rejimi son bulmuş, takip eden süreçte uluslararası standartları esas alarak eşitlikçi, katılımcı, demokratik bir hukuk düzeni inşa edilmek istenmiştir. Devrimden sonra yönetimi Ulusal Geçiş Konseyi devralmış, Konsey’in atadığı hükümet 7 Temmuz 2012’de gerçekleştirilen seçimlere kadar ülkeyi yönetmiştir. 7 Temmuz seçimleri ile iş başına gelen Milli Genel Kongre (MGK) ve onun atadığı hükümetler ülkeyi yönetmiş, bu süreçte MGK içinde oluşan siyasi kutuplaşmalar bürokrasi ve silahlı milisler arasında karşılık bulmuştur. Siyasi kutuplaşmalar, kendini silahlı çatışmalar şeklinde dışa vurmaya başladığında eşitlikçi, katılımcı, demokratik bir hukuk düzeni inşa çabaları bir kenara bırakılmak zorunda kalınmıştır.
Uzun yıllar ABD’de ikamet eden emekli General Halife Haftar’ın 2014 yılı Şubat ayında MGK’ya karşı başlattığı darbe girişimi, aynı yılın Temmuz ayında gerçekleşen seçimlerle iş başına gelen Temsilciler Meclisi’nin desteğini almıştır. Böylece MGK içinde başlayan siyasal kutuplaşma, iki farklı parlamento etrafında örgütlenmiş rakip meşruiyet iddialarına evrilmiştir. Siyasi rekabetin silahlı çatışma üzerinden ifade edildiği ülkede istikrarın temini için Birleşmiş Milletler öncülüğünde başlatılan barış inisiyatifi her ne kadar “Ulusal Uzlaşı Hükümeti”ni sonuç verse de taraflar içinde oluşan alt çıkar grupları Uzlaşı Hükümetini reddetmiştir.
Türkçe literatürde Libya’da gerçekleşen devrime ilişkin kısıtlı sayıda çalışma olmakla birlikte, MGK sonrası ve Halife Haftar’ın darbe girişimine ilişkin fazla çalışma bulunmamaktadır. Bu analizde Halife Haftar’ın darbe girişimine giden süreçte MGK içindeki siyasal kutuplaşmalar ve bunların bürokratik ve milis kadrolarla nasıl iç içe geçtiği ele alınacaktır. Rakip bir meşruiyet merkezi olarak Temsilciler Meclisi’nin oluşumu ve Halife Haftar ile ilişkileri değerlendirilecektir. Bölgesel dengelerin Libya siyasetine etkisi ve Birleşmiş Milletler’in Libya’da çatışan tarafları uzlaştırmak için başlattığı barış süreci irdelenecektir. BM heyetinin sunduğu siyasi çözüm taslağı ayrıntılı bir şekilde tartışılarak bu taslak üzerine oturan Ulusal Uzlaşı Hükümetinin Libya siyasi dengeleri içinde neye tekabül ettiği söz konusu edilecektir..