Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Almanya ve AB üyesi üyelerle enerji alanında yapılacak iş birliklerinin hem Türkiye hem de AB enerji güvenliği için önemli olduğunu belirterek, "Bu noktada atılacak olumlu adımlar iki ülke ilişkilerinin gelişmesi ve birliğin geleceği açısından önemlidir." dedi.

SETA Genel Koordinatörü Duran, Türkiye'nin konumu itibarıyla Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin enerji güvenliğinde ön plana çıkarak bir enerji merkezine dönüşebilecek potansiyele sahip olduğunu söyledi.

Duran, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya ziyareti öncesinde AA muhabirine SETA'nın hazırladığı "AB Enerji Güvenliği Perspektifinden Türkiye-Almanya Enerji İlişkileri" analizine ve iki ülke ilişkilerine dair açıklamalarda bulundu.

"Engellemelere rağmen Türkiye üyelik sürecinin tamamlanmasını istiyor"

Türkiye'nin güvenli bir yatırım ülkesi olduğunu belirten Duran, önemli ticaret ilişkilerinin bulunduğu Almanya'nın, Türkiye'ye yatırımlarının artması gerektiğini ifade etti.

Duran, analizin, AB ülkelerinin enerji tüketimini, Türkiye'nin birlik üyesi ülkelerin enerji ihtiyaçları ve güvenliğinin geleceği noktasında taşıdığı merkezi önemi, buna ek olarak iki ülkenin enerji profillerini, enerji ticareti ve ortaklıklarını ele aldığını dile getirdi.

Enerjinin, özellikle de enerji arz güvenliğinin bütün dünyanın en önemli meselelerinden biri haline geldiği bir dönemde olunduğunu dile getiren Duran, "AB üyeliği sürecinde önüne konulan engellere rağmen Türkiye üyelik sürecinin tamamlanmasını istemekte ve bunun için de çalışmalarına devam etmektedir. AB'nin en etkili ülkelerinden biri olan Almanya bu noktada daha fazla inisiyatif alabilir. Almanya'nın, Türkiye'nin başta enerji ve güvenlik gibi konularda katkı sağlayacağı ve önemli bir partner olacağı gerçeğini kabul ederek eşit ortaklığa yönelmesi süreci hızlandıracaktır." şeklinde konuştu.

Analizin Ankara-Berlin ilişkilerinde göz önünde bulundurulması gereken hususlara dikkati çektiğini vurgulayan Duran, her iki ülkenin enerji sektörlerinin yoğun benzerlikler taşımasının geçmişten gelen olumsuzlukları belirleyici olmaktan çıkarmak için gereken iş birliği imkanlarını içinde barındırdığı kaydetti.

Prof. Dr. Burhanettin Duran, iki ülke ilişkilerinde enerji ve ekonomi alanlarında yakalanan olumlu ivmenin devam etmesi ve diğer alanlara bu gelişmenin aynı şekilde yansıması gerektiğini anlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'nin enerji piyasası yatırımcılarının ihtiyaç duyduğu yasal düzenlemelere hız verdiğini görmek sektör açısından büyük önem taşıyor. Almanya başta olmak üzere diğer AB üyesi üyelerle enerji alanında yapılacak iş birlikleri hem Türkiye hem de AB enerji güvenliği için değer taşımaktadır. Bu noktada karşılıklı yarar ve iş birliği gözetilerek atılacak olumlu adımlar iki ülke ilişkilerinin gelişmesi ve birliğin geleceği açısından önemlidir."

"Türkiye, enerjide güvenli bir liman"

SETA Enerji masası araştırmacılarından Yunus Furuncu ve araştırma asistanı Büşra Zeynep Özdemir'in kaleme aldığı analizde, Türk-Alman firmalarının uzun süre birlikte çalışmalarının ilişkilerin derinleştirilmesinde ne gibi yararlar sağlayacağının değerlendirildiğini belirten Duran, bu durumun ortak çalışma kültürü ve birlikte iş yapma yeteneklerini artırdığını söyledi.

Duran, Türkiye-Almanya enerji ilişkilerini tahlil eden analizin değerli öneriler içerdiği belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle altyapı çalışmalarında dünyada büyük başarılara imza atan Türk firmalarıyla enerji alanında uluslararası alanda yatırım yapmak isteyen Alman firmalarının üçüncü ülkelerde birlikte iş yapmaları hem pazara hızlı bir şekilde girmelerini hem de pazar paylarının hızla artmasını beraberinde getirecektir. Türkiye, kararlı ve istikrarlı ekonomi politikaları uygulayarak sistemini güçlendirdiği bir dönemde küresel ekonomik iş birliği konusundaki eksikliklerini de yaptığı kapsamlı reformlarla gidermiştir. Türkiye, enerjide bölgesel ve küresel ölçekte güvenli bir liman olarak öne çıktı."

Duran, SETA Berlin'in kurulmasıyla birlikte Türkiye-AB ve Türkiye-Almanya ilişkilerine daha fazla odaklanacaklarını da sözlerine ekledi.