Heritage Vakfı Douglas ve Sarah Allison Dış Politika Merkezi Direktörü Luke Coffey, "Umut ediyorum ki Türkiye ve ABD geri adım atarak, daha geniş jeopolitik sorunları göz önünde bulundurarak ilişkileri daha iyi bir noktaya getirebilecek ortak alanlar bulabilir." dedi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Washington Ofisinin (SETA DC) düzenlediği "ABD-Türkiye İlişkileri Kopma Noktasında mı?" başlıklı panele Heritage Vakfı Douglas ve Sarah Allison Dış Politika Merkezi Direktörü Luke Coffey, ABD-Türk İş Konseyi İcra Direktörü Jennifer Miel ve SETA DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat konuşmacı olarak katıldı. SETA DC Direktörü Kadir Üstün de panelin moderatörlüğünü yaptı.
İki ülke arasında birçok ortak nokta olduğuna işaret eden Coffey, "Umut ediyorum ki Türkiye ve ABD geri adım atarak, daha geniş jeopolitik sorunları göz önünde bulundurarak ilişkileri daha iyi bir noktaya getirebilecek ortak alanlar bulabilirler.” değerlendirmesini yaptı.
S-400'ler ve F-35'ler belirleyici rol oynuyor
"Türkiye ve ABD arasında bir güven sorunu yaşanıyor." diyen Coffey, Türkiye’nin almayı planladığı S-400 savunma sistemi konusunda ABD’nin kaygıları olduğunu söyledi. Öte yandan Türkiye'nin de F-35 projesine 200 milyon dolar para yatırdığını belirten Coffey, "Türkiye’yi bu projeden çıkarmak diğer F-35 müşterilerini de etkiyebilir." dedi.
"Ekonomik ilişkiler iki ülke için de hayati önem taşıyor"
Miel de Türkiye ve ABD arasındaki "güven sorununa" vurgu yaparak, "Ekonomi iki ülke arasındaki ilişkilerde güveni tekrar sağlayabilecek bir unsur olabilir." diye konuştu.
Ekonomik ilişkilerin iki ülke için hayati önem taşıdığına dikkati çeken Miel, "Bu sene ticaret hacmi olarak rekor bir seviyeye ulaşmayı bekliyorduk, şu anda ise yaptırımlar, ek vergiler ve boykotlar önümüzde. Unutmamamız gerekir ki ABD’nin Türkiye ekonomisinde önemli çıkarları var.” ifadelerini kullandı.
Kanat ise ABD Başkanı Donald Trump’ın son ek vergi ve yaptırım çıkışlarından sonra Türkiye’de ABD algısının tarihsel olarak hiç olmadığı kadar olumsuz yönde etkilendiğini kaydetti.
Kanat, Türkiye’deki olumsuz Amerikan algısının yükselmesinde Türk-Amerikan ilişkilerindeki stratejik problemlerin yanı sıra iki sürece vurgu yaptı.
"Brunson krizi bu noktada tetikleyici bir rol oynadı.” yorumunu yapan Kanat, ikinci unsur olarak da eski ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ve Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster döneminde iki ülke ilişkilerinde oluşan uzlaşma atmosferinin son dönemde zayıflamasını gösterdi.
[AA, 30 Ağustos 2018]