Koronavirüs (Covid-19) salgını toplumsal yaşam gibi eğitimi de derinden etkiledi. Bulaşma hızını en aza düşürmek için ilk önce okullar kapatıldı. Haziran ayı içerisinde okulların tekrar açılması gündeme geldi. Ancak 18 Mayıs tarihinde toplanan Cumhurbaşkanlığı kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan 2019-2020 eğitim öğretim yılının bu dönem için sona erdiğini ve gelecek dönemin Eylül ayında başlayacağını duyurdu.
Salgın ve sağlık güvenliği açısından bakıldığında alınan kararlar son derece isabetlidir. Nitekim velilerin kabulü de bunu göstermektedir. Bununla beraber eğitimin kalitesinde, öğrenci ve ailelerde olumsuz sonuçlar da oluşmaktadır.
20 yaş altına sokağa çıkma yasağıyla eve hapsolan öğrenciler sıkılıp strese girmektedir. Erken çocukluk ve ilköğretim öğrencilerinde bu durum daha yaygındır. Ayrıca dijital ortamlara bağımlılık artmaktadır. Yine çocuklar iletişim ve sosyalleşme becerilerinin gelişimi bakımından olumsuz etkilenmektedir. Öğrenciler her ne kadar televizyon ve EBA online üzerinden eğitim alsalar da okul ortamı ile sosyal çevrelerinden mekânsal olarak uzaklaşmaları motivasyon eksikliğine ve akran öğrenmesinin zayıflatmasına yol açmaktadır.
Salgın sonrası uzaktan eğitim en çok aileleri zorlamaktadır. Öncelikle çalışmak durumunda olan aileler, çocukların bakım ihtiyaçları açısından zorlanmaktadır. İkinci olarak ödevleri, ders saatlerini takip, anlaşılmayan konuların anlatılması gibi uzaktan eğitimin eksikliklerini giderme yükü de ailelere kalmaktadır. Ayrıca öğrencilerin aldıkları eğitimde kalite farkları oluşabilmektedir. Çünkü ailelerin eğitim düzeyleri ve akademik açıdan ilgilenebilme imkanları çok daha belirleyici olmaktadır.
Salgının nasıl gelişeceği hala belirsizdir. En iyi ihtimalle önümüzdeki Eylül ayında eğitime dönülebilecektir. Bu süreçten önce planlı bir şekilde eğitimin "yeni normalinin" belirlenmesi gerekmektedir. Salgından korunmak için fiziksel mesafenin nasıl sağlanacağı büyük bir sorundur. Özellikle kalabalık ve ikili eğitim yapan okullarda bu çok önemli bir engeldir. Mekan darlığı sebebiyle öğrencilerin nöbetleşe geldiği dönüşümlü eğitim ile uzaktan ve yüz yüze eğitimin beraber tasarlanacağı karma eğitim modelleri her bir okul ölçeğinde çalışılmalıdır. Bu ise okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin uzaktan eğitim verme yetkinlik ve becerilerinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Eğitim yöneticilerinin farklı senaryolar üzerinden sağlıklı fiziksel mesafeye imkan verecek karma eğitim modellerini planlamaları gerektirmektedir. Yine yöneticilere uzaktan eğitimde kalitenin ölçülmesi, denetleme ve öğretmenlere liderlik rollerini uygulayabilme yetkinliklerinin kazandırılması gerekmektedir.
Öğretmenler için uzaktan eğitim yeni bir olgudur. Tedirginlik ve belirsizlik vardır. Nitekim sahadan gelen verilerde öğretmenlerin kendilerini yalnız ve desteksiz hissettiği görülmektedir. Öğretmenlerin ilgili teknolojileri kullanma, sanal sınıf süreçlerini yönetme ve online eğitim materyali hazırlama konularında desteğe ihtiyaçları bulunmaktadır. Mesela etkileşimli materyal hazırlamaya yönelik Thinglink, Edpuzzle gibi ve çevrimiçi test hazırlamaya yönelik Socrative, QuizMaker gibi programların kullanım bilgilerine ihtiyaç vardır.
Uzaktan eğitimde öğretmenler farklı bir ortamla karşı karşıyadırlar. Klasik sınıf içi otorite kurma ve motivasyon imkanları yoktur. Beden dili kullanımı oldukça sınırlıdır. Sınıf içi akran öğrenme imkanları da oldukça sınırlıdır. Öğrenci dikkatinin devamlılığını sağlamak ve motivasyon süreçlerini yönetebilmek yeni yetkinlikler gerektirmektedir. Didaktik anlatım yerine; interaktif, etkileşime dayalı öğretim ve kısa ölçme uygulamaları bunlardan bazılarıdır.
Merak duygusunu harekete geçiren ve dikkat çeken eğitim materyalleri hazırlama veya bir web materyalini etkili bir eğitim içeriğine dönüştürebilme becerilerini kazanmaya öğretmenlerin ihtiyacı vardır.
Uzaktan eğitimde doğrudan bilgi aktarmaktan ziyade eğitim lideri olarak etkinlikleri planlamak, geri dönüt vermek ve yol göstermek çok daha önemlidir.
Öğretmenlere bu yeni becerileri kazandıracak destekler öğrencilerin gelecek başarılarını belirleyecek en önemli faktördür. Öğrencilerin başarısını karma ve uzaktan eğitime yönelik okul yöneticileri ve öğretmenlere yapılan destekler belirleyecektir. Okul yöneticilerini ve öğretmenleri aktif hale getiremeyen bir modelin başarı getirme şansı çok düşüktür.
[Sabah, 23 Mayıs 2020].