Camia Dershaneler ve Yolsuzluklara Neden Ä°lgisiz

Camia, Dershaneler ve Yolsuzluklara Neden Ä°lgisiz?

Türkiye'de herkes tarafından kopya çekildiği düşünülen bir sınav, mahkeme tarafından geçerli sayıldı! Bu olay, gerçekten adil savcı ve hâkimler tarafından titiz bir şekilde ele alınmalı ve kamu vicdanı rahatlatılmalıdır.

Gülen cemaatine yakın medya organları, 14 Kasım ve sonrasında, hükümetin dershaneleri kapatmaya yönelik gizli bir plan yaptığını ve dershanelere dokunulmaması gerektiÄŸini manÅŸetlerden indirmediler.

Aynı organlar, bir süre yolsuzlukların üzerine gidilmesini, ardından da HSYK’ya dokunulmaması gerektiÄŸini manÅŸetlerden indirmediler.

DERSHANE İLGİSİZLİĞİ

Bence ÅŸimdi sorulması gereken soru ÅŸudur: Ne oldu da iki ay önce her gün dershane konusunda manÅŸet atanlar, dershanelere olan ilgilerini kaybettiler?

Bu soru, son derece makul ve anlamlı. Zira Gülen cemaatine yakın organlar, meselenin dershanelerin kapatılmasına yönelik meÅŸru bir tepki olduÄŸunu ısrarla vurguladı. Oysa gelinen noktada, verilen tepkinin, dershanelerle ilgili olmayan ve hükümeti hedef alan sistematik bir kampanya olduÄŸu çok net bir ÅŸekilde ve herkes tarafından görüldü. Çünkü hükümetin dönüÅŸüm kararını bir yıl ötelemesi, ne bu organlarca verilen ilk tepkinin ÅŸiddetini ne de ÅŸimdi tepkinin azaltılmasını açıklamıyor. O halde bu organların meselesi, dershaneler deÄŸilse, geriye dönüp, ÅŸu iki soruyu sorma hakkımız var:

1- Ekranlarda gözyaşı döken çocuklar boÅŸuna mı aÄŸlatıldı?

2- ÇoÄŸu eÄŸitim kurumlarında çalışan ve gerçekten eÄŸitme gönül vermiÅŸ insanlara boÅŸuna mı sosyal medyada “dershaneler kapatılmasın” kampanyası yaptırıldı?

Üzülerek ifade edelim ki, safiyane duygularla hareket ettiklerini tahmin ettiÄŸimiz bu çocuklarımızın ve kardeÅŸlerimizin gerek kendi geleceklerine gerekse de baÅŸkalarının geleceÄŸine iliÅŸkin hassasiyet ve duyarlılıkları, birilerinin siyasi hesaplarına alet edilmiÅŸtir.

YOLSUZLUK İLGİSİZLİĞİ

Uzunca bir süre her gün yolsuzluk iddialarını gündeme getiren söz konusu medyanın, baÅŸta KPSS ve adli yargı sınavlarındaki ÅŸaibeler hakkında ciddi hiçbir yayın yapmamaları dikkat çekmektedir.

Mesele yolsuzluk iddialarının üzerine gidilmesiyse, neden hakkındaki ÅŸaibeler dolayısıyla ÖSYM tarafından iptal edilen söz konusu iki sınav dosyalarının üzerine gidilmiyor? Mesele yolsuzluk iddialarının incelenmesi hassasiyeti ise, ÖSYM tarafından soruların sızdırılması ÅŸüphesi dolayısıyla iptal edilen bir sınavın yürütmesinin Ankara’daki bir Ä°dare Mahkemesi tarafından durdurulmasına neden sessiz kalınıyor?

Saçma ama düÅŸünün, ÖSYM tarafından iptal edilmesi gereken ve iptal edilen bir sınav, adaleti saÄŸlaması beklenen bir mahkeme tarafından geçerli sayılıyor!

Dünyadaki merkezi sınavlarla ilgili geliÅŸmeleri yakından izleyen biri olarak diyebilirim ki, birçok ülkede sınavlarda bazı yolsuzluk ve usulsüzlükler oluyor. Daha geçen yıl, Amerikalıların Güney Kore’de yaptığı SAT yani üniversite giriÅŸ sınavının soruları dershaneciler tarafından ele geçirilip sızdırıldığı için, iptal edildi. Yine geçen yıl, ABD’de çok sayıda öÄŸrencinin baÅŸkalarının yerine SAT sınavına girdiÄŸi ortaya çıktı. Ülkede günlerce bu skandal konuÅŸuldu.

Bir kaç yıl önce, Kaliforniya’daki bir lisede ACT (üniversite giriÅŸ) sınavında öÄŸrencilerin birbirine yakın oturduÄŸu ve dolayısıyla birbirlerinin sınav kağıdına bakmış olabileceklerine iliÅŸkin bir ihbar, ACT, Inc. yönetimine bildirildi. ACT yönetimi, sınavı iptal etti. Bazı öÄŸrenci velileri, çocuklarının kimseye bakmadığını gerekçe göstererek karara itiraz etti. Ancak mahkeme, sınav güvenliÄŸini saÄŸlamaktan (ve dolayısıyla alınan puanların sahihliÄŸinden) sorumlu ACT’yi haklı buldu. Sınav, iptal oldu.

Yani, usulsüzlük ya da yolsuzluklar açığa çıktığında hiç kimse bunları hoÅŸ görmüyor. Mahkemeler de bu konuda kamu vicdanını rahatlatıyor. Türkiye’de ise herkes tarafından kopya çekildiÄŸi düÅŸünülen bir sınav, mahkeme tarafından geçerli sayıldı!
Bu olay, gerçekten adil savcı ve hakimler tarafından titiz bir ÅŸekilde ele alınmalı ve kamu vicdanı rahatlatılmalıdır. Yoksa, Türkiye’deki merkezi sınavların güvenliÄŸinden ve çocuklarımız ile kendi geleceÄŸimizden emin olamayız.

[Star, 14 Ocak 2014]