15 Temmuz darbe girişiminin dış bağlantıları konuşulduğunda bütün dikkatlerin Amerika Birleşik Devletleri’ne yöneldiği görülüyor. FETÖ/PDY örgütünün lideri olan Fethullah Gülen’in 1999 yılından beri bu ülkede yaşadığı düşünüldüğünde, öncelikle Amerikan yönetimiyle bu örgütün ve onun tarafından gerçekleştirilen darbe girişiminin bağlantılarının gündeme getirilmesi doğaldır. Ancak Almanya’nın bu süreçte izlediği politika ve bu ülkedeki bazı siyasetçi ve medya kuruluşlarının darbe konusundaki tutumları, Türkiye’deki hükümet ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik saldırgan tavırları bu ülkenin de en az ABD kadar konuşulmasını gerekli kılıyor.
Alman medyasının büyük bir kısmının uzun zamandan beri başlattığı ve darbe girişimi sırasında zirveye ulaşan Türkiye’ye karşı saldırıların Alman siyasetçilerinin bir kısmı tarafından da desteklendiği görülüyor.
Burada benim merak ettiğim nokta, acaba Alman halkı ülkesindeki bazı kesimlerin Türkiye’ye karşı yürüttüğü bu kirli savaştan haberdar mı?
Bu yüzden sormak istiyorum:
Sevgili Almanlar,
Medyanızın önemli bir kısmının Türkiye’ye savaş ilan ettiğini biliyor musunuz?
Daha da kötüsü, bazı siyasetçilerinizin de bu savaş lobisine destek olduğunu, ülkenizin Türkiye politikasını bunların ipoteği altına girdiğinin farkında mısınız?
Başta der Spiegel, Focus, FAZ ve Süddeutsche Zeitung olmak üzere gazete ve dergilerinizin çoğunda aylardır (darbe girişiminden çok önceden beri) sürekli olarak Türkiye’ye karşı bir karalama kampanyası yapıldığını fark ediyor musunuz? Türkiye konusundaki haber ve yorumların sayısının neredeyse Almanya ile ilgili olanları bile geçmesindeki garipliği hissetmiyor musunuz?
Neden bizim medyamız bu kadar çok Türkiye ile ilgileniyor diye kendinize sordunuz mu?
Kim bu Türkiye ile çok ilgilenen gazeteciler ve politikacılar diye merak ettiniz mi? Türkiye’ye karşı bu karalama kampanyasını yapanların asıl derdi Almanya’nın çıkarları mı, yoksa kendi hesaplarını Almanya üzerinden mi görmek istiyorlar? Büyük bir çoğunluğu Türkiye düşmanı olan bu kişilerin PKK, DHKP-C veya FETÖ/PDY ile ilişkilerini merak etmiyor musunuz? Bu örgütlere duydukları sempati içerisinde yayın yapıyorlarsa, bu yayınların Türk-Alman ilişkilerine vereceği zararlar acaba Alman devleti tarafından hesap edildi mi?
Yoksa Alman devleti her şeyi kontrol altında tutar, bu kesimlerin Türkiye karşıtı karalama kampanyası da kontrol altında yürütülmektedir ve planlı bir politikanın ürünüdür diye mi düşünüyorsunuz? Almanya, bu tür marjinal kesimlerin kendisinin Türkiye politikasını ipotek altına almasına izin verecek kadar zayıf bir devlet değildir diye devletinize güveniyor musunuz?
O zaman kendinize şu soruları sormanız gerekmiyor mu?
Avrupa’da demokrasinin yaygınlaşması için çalışan Almanya neden Türkiye’deki darbe girişimine destek olan medya kampanyalarına sahne oluyor? Bu Avrupa’nın değerleri sayıldığında en ön sırada gösterilen demokrasiye ihanet değil mi? Yoksa Almanya’nın hiçbir zaman demokrasiye destek olmak gibi bir derdi yok muydu? O zaman siyasetçileriniz size uzun zamandır yalan mı söylüyordu demokrasi nutukları attıklarında?
Eğer Alman devleti, demokrasi kahramanlığı yaparak değil her durumda kendi çıkarlarının gereğini yaparak ayakta kalmış ve güçlenmiştir diyorsanız, o zaman şu soru da kaçınılmaz olmuyor mu?
Almanya’daki bir grup Türkiye düşmanının başlattığı bu savaşın Türk-Alman ilişkilerine verdiği ve vereceği zararın farkında mısınız? Sizin adınıza yürütülen bu karalama kampanyasının Türkiye’ye zarar verdiği kadar size de zarar vereceğini görmüyor musunuz?
Türkiye’ye karşı bu propaganda savaşını yürüten kesimlerin destekledikleri darbeci FETÖ/PDY örgütünün Almanya’da da çok ciddi şekilde örgütlendiğini ve sizin ülkeniz için de büyük bir tehdit oluşturduğunu görmeniz için ne yapmak gerekir? Ülkenizin, Türkiye’nin güvenliğine karşı faaliyet gösteren terör örgütlerinin çoğu için bir cennete dönüşmesine itiraz etmeyecek misiniz?
Ülkenizdeki iflah olmaz Erdoğan ve Türkiye düşmanlarının Türkiye’ye karşı başlattığı bu kirli savaşın artık farkına varmanız dileğiyle...
[Türkiye, 03 Ağustos 2016]