Yerel seçimler siyasi partiler açısından çok daha karmaşık bir sürece işaret eder. Parti teşkilatlarının yereldeki hesaplarıyla parti yönetiminin genel siyasetteki hesapları arasında tam bir örtüşme sağlanamayabilir. Yereldeki dengelerle genel siyasetteki dengeler birbiriyle çelişebilir. Özellikle partiler arası ittifakların söz konusu olduğu bir durumda çelişkiler daha da derinleşebilir. Örneğin, partiler genel siyasi hesapların bir gereği olarak birbirlerinin lehine yerelde çekilme kararı alabilir. Ancak yereldeki yöneticiler tarafında bu kararlar çok cazip görülmeyebilir. Bu da doğal olarak partilerin yönetim kademesiyle yereldeki teşkilatları, yani parti tavanıyla parti tabanı arasında sürtüşmelere yol açabilir.
Hiç şüphesiz son kararı parti yönetimleri verir. Parti yönetimleri parti disiplini ve ittifakın devamı adına yerel yöneticilere yaptırım uygulayabilir. Samsun'da Cumhur İttifakı'nı oluşturan AK Partiile MHP'li yerel yöneticiler arasında yaşanan sürtüşme bu duruma güzel bir örnek teşkil etmektedir.
MHP Samsun İl Başkanı Taner Teki'nin yerel bir televizyon kanalında katıldığı programda şu ifadeleri kullanması tartışmanın fitilini ateşlemişti: "Samsun'da hiçbir partiyle pazarlık masasına oturmadık. AK Parti veya herhangi bir partiyle bir görüşme, pazarlık ve anlaşma söz konusu değil. Samsun'da ittifak yapılıp yapılmayacağı henüz netlik kazanmadı. Olursa hangi kapsamda yapılacağı da belirsiz. MHP'nin görüşleri dikkate alınmazsa yarışmaktan yanayız." MHP Samsun Milletvekili Erhan Usta da yaptığı açıklamada, "Samsun'da MHP yedi belediye istediği halde AK Parti'nin iki belediye verdiğini" söylemiş ve şu ifadeleri kullanmıştı: "İttifak mutlaka olacak diye bir şey değil. Bir ilçede MHP çok güçlü olarak görülüyor ve vatandaş istiyorsa bunun MHP'ye bırakılmaması ittifakın toplam oyuna zarar verir. Biz bu açıdan hakkaniyetli olunmasını gerektiğini ifade ediyoruz."
Yaşanan bu gelişmelere yönelik olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partililere "Cumhur İttifakı'nın ruhuna herkes uymalı. Uymayanlar kusura bakmasın istirahate alırız. Bu uzun bir yolculuk, birbirimizi kıramayız. Dayanışma içinde olacağız." şeklinde uyarılarda bulundu. Ayrıca, Cumhur İttifakı'nı oluşturan partilerin belli konularda farklı görüşe ve politikaya sahip olmasının doğal olduğunu ancak ülke ve milletin bekası konusundaki siyasi ortaklığın tartışmaya kapalı olduğunun altını çizmekteydi.