31 Mart seçimlerinin üzerinden neredeyse bir ay geçti ancak Türkiye halen seçim sonuçlarını tam anlamıyla tartışabilmiş değil. Şüphesiz bunda en büyük sebep seçim sonrası dikkatleri çeken ve halen cevaplanmayan sandıkta şaibe iddiaları oldu. AK Parti’nin özellikle İstanbul’da yaptığı itirazlarla CHP ile arasındaki oy farkı 28 binlerden 13 binlere kadar gerilerken tüm gözler İstanbul’a odaklandı ve diğer bölgelerin sandık sonuçları sağlıklı bir şekilde tartışılma imkanı bulmadı.
Yüksek Seçim Kurulu tarafından açıklanan seçim sonuçlarına göre, 2002’den bu yana yapılan her seçimde olduğu gibi, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) bir kez daha seçimlerden birinci parti olarak çıktı. Katılım oranının yüzde 84’ü bulduğu seçimlerde AK Parti oyların yüzde 44.31’ini alırken ittifak ortağı MHP de yüzde 7.31’lik bir oy oranına ulaştı. Öte yandan CHP yüzde 30.11’lik oy oranına ulaşırken ittifak ortağı İyi Parti ise yüzde 7.45’te kaldı. Batı illerinde CHP-İP ittifakını destekleyen HDP ise yüzde 4.24’te kaldı. HDP’deki bu düşüşe karşın AK Parti Doğu ve Güneydoğu illerinde ciddi bir başarı elde etti. Bu köşede de 31 Mart yerel seçimlerinin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki, daha özeldeyse Kürt seçmenlerin yoğun yaşadığı kentlerdeki sonuçlarını ele alacağız.
AK Parti bölgede hâlihazırda sahip olduğu büyükşehir ve il belediyelerinin hiçbirini bölgedeki rakibi HDP’ye kaybetmediği gibi 2014 yerel seçimlerinde HDP’nin (o zamanki adıyla BDP) kazandığı üç şehri geri almasını bildi. 31 Mart seçimlerinde Şırnak, Bitlis ve Ağrı’yı AK Parti’ye kaybeden HDP hareketi böylece ilk defa belediye seçimlerini kazandığı illerde kayıplar yaşamış oldu. Bugüne kadar kazandığı il ve büyükşehir belediyelerini her seçimde korumasını bilen HDP için bölgede artık tehlike çanları çalıyor denilebilir. Seçimlerin Doğu ve Güneydoğu’da, kesin olmayan sonuçlara göre, bize gösterdiği temel bulgular şöyle sıralanabilir.
Ciddi oy kazanımları var
Öncelikle AK Parti, ittifak ortağı Milliyetçi Hareket Partisi’ne (MHP) kaybettiği Erzincan hariç, bölgede yönetimindeki tüm il ve büyükşehir belediyelerini yeniden kazanmayı bildi. Elazığ, Erzurum, Malatya, Muş, Bingöl, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa, Adıyaman, bu şehirlerin hepsinde AK Parti 2014 yerel seçimlerinde kazanmış olduğu belediyeleri elinde tutabildi, birçoğunu da oldukça büyük bir farkla kazandı. Bu illerden Şanlıurfa, Malatya, Erzurum gibi şehirlerde tek başına oyların yüzde 60’tan fazlasını alan AK Parti, birçoğunda ise ittifak ortağı MHP ile birlikte oyların yüzde 70’ten fazlasını elde etti. Adıyaman ve Şanlıurfa gibi AK Parti’nin kalesi olarak görülebilecek illerde aday çıkarmayıp Saadet Partisi’ni destekleyen HDP bu şehirlerde yine de AK Parti’ye kaybettiremedi.
Bu sonuçları daha etkileyici yapan unsur, AK Parti’nin bu şehirlerde kazanmasını sağlayan farkın küçük bir oy değişikliğinden değil, ciddi oy kazanımlarından kaynaklanıyor olması. AK Parti, HDP’den geri aldığı bu şehirlerden Şırnak’ta oyların yüzde 62, Ağrı’da ise yüzde 56’sının adresi oldu. Bu sonuçlara göre AK Parti, 2014 yılında oyların yalnızca yüzde 38’ini alabildiği Ağrı’da 14 puan, Şırnak’ta ise 45 puanlık bir artış gerçekleştirdi. İl bazında AK Parti’ye üç şehir kaybeden HDP, 2014 yerel seçimlerinde MHP’nin kazanmış olduğu Kars’ta ilk sırada yer alırken, Tunceli’yi ise Türkiye Komünist Partisi’ne (TKP) kaybetti. Merkez ilçesini TKP, geri kalan yedi ilçesinin beşini CHP, ikisini ise AK Parti’nin kazandığı Tunceli’de böylelikle HDP tamamen silinmiş oldu. HDP 2014 seçimlerinde ilçe belediyeleri kazandığı Elazığ, Bingöl gibi şehirlerde ise 31 Mart seçimlerinde hiçbir ilçeyi kazanamadı. Elazığ, Bingöl gibi şehirlerden tamamen silinen HDP yine bölgede pek çok şehirde de oldukça zayıf bir görüntü verdi. Merkez ilçesiyle beraber yedi ilçeli Bitlis’te tek bir ilçede birinci gelebilen HDP, Kars ve Iğdır’da Merkez ilçelerini kazanmakla beraber bu iki şehirde de başka hiçbir ilçe belediyesini kazanamadı.
İlçeler bazındaki sonuç
Konu ilçelere gelmişken, bir diğer çarpıcı husus AK Parti’nin kazandığı veya kaybettiği bölge illerinde pek çok ilçe belediyesini kazanması oldu. En çarpıcı örneklerin başında HDP’nin kalesi olarak bilinen Hakkari ve Şırnak gelmekte. AK Parti Hakkari’de Merkez ilçesini, dolayısıyla ili kaybederken Hakkari’nin diğer dört ilçesinden üçünü (Derecik, Şemdinli ve Çukurca) kazanmasını bildi. HDP’nin kalesi olarak bilinen Şırnak’ta da AK Parti sadece il merkezini değil, Uludere ve Beytüşşebap ilçelerini de HDP’den almasını bildi. Önceki seçimlerde de kazanmış olduğu Güçlükonak’la beraber böylece AK Parti Şırnak’ın Merkez dahil yedi ilçesinden dördünü kazanmış oldu. Büyükşehir olarak zaten AK Parti’nin kalesi olarak görülebilecek Şanlıurfa’da ise AK Parti 2014 seçimlerinde HDP’nin (o zamanki adıyla BDP) kazandığı dört ilçeden üçünü (Bozova, Viranşehir, Halfeti) geri almasını bildi.
HDP silinmedi ama…
Neredeyse tüm illerde kazandığı belediye sayısını artıran AK Parti Diyarbakır’da ise, Çermik ve Hani ilçeleri dışında belediye kazanamayarak kazandığı ilçe sayısı bakımından 2014 seçimlerindeki konumunu korumuş oldu. Bununla birlikte, hemen hemen tüm bölge şehirlerinde, HDP’nin kazandığı illerde bile, AK Parti kazandığı ilçe belediyelerinin sayısını arttırmış oldu. Haritada verilen ilçeler bazındaki sonuçların gösterdiği gibi artık Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu kentleri HDP için kolay lokma olmaktan çıkmıştır.
Tabii bu sonuçlar HDP’nin bölgeden silindiği anlamına gelmemekte. Bölgede onlarca ilçede tek haneli oy oranlarında kalan HDP öte yandan halen Bağlar, Bismil, Lice, Silvan (Diyarbakır), Cizre, İdil (Şırnak), Kızıltepe, Nusaybin (Mardin), Başkale ve Özalp (Van) ilçelerinde yüzde 70’i aşan oy oranına ulaşabildi. Dolayısıyla HDP bugün hala bölgede AK Parti dışında etkin olan, yaygın destek bulabilen yegane partidir. Bu da bize bölgedeki temel siyasi çekişmenin AK Parti-HDP arasında devam edeceğini göstermektedir.
Genel olarak, bu sonuçlar AK Parti’nin Türkiye’nin doğu ve güneydoğu illerinde 31 Mart seçimlerinin kazananı olduğunu göstermektedir. HDP ise 2014 yerel seçimlerinde kazandığı birçok belediyeyi kaybetmiş, pek çok bölge şehrinde tamamen haritadan silinmiştir. 2014’te BDP adıyla girdiği yerel seçimlerde büyükşehirler dahil 10 şehir ve 67 ilçede seçimi kazanan HDP, 2019 seçimlerinde yeni oluşturulan ilçelerle bölgedeki belediye sayısının artmasına rağmen bu sayıyı 8 şehir ve 50 ilçeye düşürmüştür.
Sonuç bize ne söyler?
Peki bu bu yerel seçimler bölgeye dair bize ne söylemektedir? Öncelikle bu sonuçlar bölgede yaygın olarak iddia edilen üç iddiayı çürütmüştür. Buna göre AK Parti’nin MHP ile kurduğu seçim ittifakı, bölgedeki kayyum atamaları ve terörle mücadeleden taviz verilmemesi AK Parti’ye oy kaybettirecek hatta AK Parti güya bölgede haritadan tamamen silinecekti. Ancak görülen o ki AK Parti değil haritadan silinmek, pek çok ilde HDP’yi haritadan sildi. Özellikle bölgede yaşayan Kürt vatandaşlar HDP’nin bölgede sürdürdüğü etnik milliyetçilikle arasına mesafe koymuş, 2015 yazında başlayıp pek çok bölge yerleşkesini darmadağın eden PKK-HDP hendek kalkışmasının faturasını HDP’ye kesmiştir. Bununla beraber geçmiş seçimlerde rakibi AK Parti’nin milletvekili adayı dahil pek çok temsilcisini, il ve ilçe başkanını katleden, kaçıran PKK’nın bu korku siyaseti başarı şansını yitirmiştir. Türkiye’nin kararlılıkla sürdürdüğü terörle mücadele politikaları bölgede PKK’nın tehdit ve cebirle oy kazanma taktiklerini boşa çıkarmıştır. Bundan sonraki süreçte HDP’li belediyeler artık kaynaklarını PKK’ya seferber edemeyecek, bu kaynakları bölge insanına hizmet için aktarmak zorunda bırakılacaktır. Bu şartlar altında, AK Parti’nin hizmet odaklı belediyecilik siyaseti sürüp HDP’nin etnik milliyetçi ve PKK şiddetiyle desteklenen zor politikaları son buldukça, bölgede hayat normale dönüp terör hatıraları silindikçe AK Parti’nin bölgede kazanmaya devam edeceği öngörülebilir. Tabi bu trendin önündeki en büyük risk PKK’nın bölge insanına acılar yaşatmaya devam ederek “ortak acı” anlatısı kurması, hayatın normalleşmesinin önüne geçmesi çabaları içinde bulunması olacaktır.
[Star, 29 Nisan 2019].