Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Hukuk ve İnsan Hakları Araştırmaları Direktörü Cem Duran Uzun, Olağanüstü Hal (OHAL) İşlemleri İnceleme Komisyonu'yla ilgili, "oyalama amacıyla kurulduğu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvuruların önlenmek istendiği, etkili iç hukuk yolu olmadığı ve mağduriyet iddialarını gideremeyeceği" gibi iddialar ortaya atıldığını belirterek, "Geçmiş tecrübeler ve hazırlıklar ortadayken komisyon aleyhine kampanya yürütmek ve başarısız olacağının konuşulmasını doğru bulmuyorum." dedi.
Uzun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kamuoyunda "OHAL Komisyonu" olarak anılan "OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu"nun temmuz itibarıyla başvuru almaya başladığını söyledi.
Komisyonun, OHAL döneminde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) yapılan işlemlere karşı yargı yolunun kapalı olması nedeniyle kurulduğunu belirten Uzun, süreçle ilgili tartışmaların, Anayasa Mahkemesinin, ana muhalefet partisinin ilk kararnamelere karşı açtığı davaları, OHAL Komisyonu kurulacağı gerekçesiyle reddetmesiyle başladığını belirtti.
Kararnamelerle kamu görevinden çıkarılan kişiler ve kapatılan kurumların, Anayasa Mahkemesi ve AİHM'e doğrudan başvurularının da komisyon işaret edilerek geri çevrildiğini dile getiren Uzun, "OHAL Komisyonu'yla ilgili, kurulduğu ilk günden beri 'Bu komisyon, oyalama amacıyla kuruldu, AİHM'e yapılan başvurular önlenmek isteniyor, etkili bir iç hukuk yolu değil, mağduriyet iddiaları giderilemeyecek' gibi iddialar ileri sürüldü. Bütün bu tecrübeler ortadayken komisyon aleyhine kampanya yürütmek ve başarısız olacağının konuşulmasını doğru bulmuyorum." diye konuştu.
"Benzer Komisyon Tecrübeleri Bu İddiaları Doğrulamıyor"
Uzun, bakanlık ve valilik yoluyla toplanan dosyaların KHK yayımlanma sırasıyla ele alınacağını vurgulayarak, incelemeler sonucunda görevlerine geri gönderilmesine karar verilen kişilerin yeni KHK beklenmeden görevlerine iade edileceklerini kaydetti.
Komisyonun Türkiye için yeni olmadığını, daha önce de idari başvuru ile hak ihlali iddialarını ele almak amacıyla iki komisyon kurulduğunu anımsatan Uzun, "Birincisi, 2004'te kurulan 'Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Tespiti Komisyonu' ve ikincisi de 'İnsan Hakları Tazminat Komisyonu.' Her iki komisyon da OHAL Komisyonu'na benzer yöntemlerle, üyelerle kurulmuş ve AİHM tarafından etkili bir iç hukuk yolu olarak kabul edilmişti. Komisyonun kuruluşu, seçilen üyeler, yapılan hazırlıklar ve geçmişteki benzer komisyon tecrübeleri bu iddiaları doğrulamıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Uzun, komisyonun iki yıl boyunca çalışacağını ve gerekli görülmesi durumunda sürenin uzatılacağına dikkati çekerek, başvuru süresinin 17 Temmuz'dan itibaren veya yeni bir işlem yapılırsa o işlemin yapılış tarihinden itibaren 60 gün olduğu bilgisini paylaştı.
"Komisyonda Yaklaşık 200 Kişilik Ekip"
Komisyonun kurulmasına 685 sayılı KHK ile karar verildiğini anımsatan Uzun, komisyon üyelerinin 16 Mayıs'ta belli olduğunu ve başkanlığına Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Hakim Selahaddin Menteş'in seçildiğini söyledi.
Uzun, Menteş başkanlığındaki heyette Yargıtay, Danıştay, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı gibi kurumlardan üyelerin bulunduğunu belirterek, komisyonda yargı kökenlilerin çoğunlukta olmasını sağlamak için üç üyeden birisinin hakimler arasından seçildiğine dikkati çekti.
"Komisyonun dosyalara yetişemeyeceği ve sürecin yıllar alacağı" yönündeki iddiaların da gündemde olduğuna işaret eden Uzun, komisyon çalışmaları ve dosya incelemelerinin sadece 7 kişiyle yapılmayacağını, ekipte ayrıca 50 civarında uzman-raportör ve 150 civarında da memur bulunduğunu vurguladı.
Yaklaşık 200 personelin desteğiyle komisyona başvuruların çok gecikmeden sonuçlandırılabileceğine işaret eden Uzun, başvuranlar arasından ceza davaları görünen ve sonuçlanmaya başlayan kişilerin de süreci hızlandıracağını söyledi.
Uzun, komisyonun mahkeme niteliği taşımadığını, idari yöne sahip olduğunu ifade ederek, "Komisyonun amacı, yargının yerine geçmek değil, henüz dava konusu olmadan idari mekanizmalarla hızlı bir şekilde OHAL işlemlerinin incelenmesi ve hataların giderilmesidir." dedi.
[AA, 11 Ağustos 2017].