"Kendini kurtarmak için ülkesini savaÅŸa atan adama, hayvan denmez, ayıptır. Ä°blis denmez, günahtır. Katil denir, layıktır..."

Bu sözler, Koray Çalışkan'a ait.

Çalışkan'ın buna benzer birçok baÅŸka cümlesi daha var.

Mantık hasreti çeken analojileriyle maruf bir zat kendisi.

Twitter kullandığım vakitler, tam da bu gerekçeyle mantık ilmine dair klasik bir tanımı paylaÅŸmıştım kendisiyle.

"İlmin fikrini hatadan masun ve muhafaza eden ve mevzuu tasavvur ve tasdikten ibaret olunan ilme mantık derler" diye yazmıştım.

Bana "pardon?" diye cevap vermiÅŸti.

Ben de "asıl size pardon" diye mukabele etmiştim.

Öyle de bir yakın hukukumuz vardır kendisiyle.

Gazetelerde okudum. Çalışkan hakkında "CumhurbaÅŸkanına alenen birden fazla hakaret" suçlamasıyla 2 yıldan 8 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmış.

Dava meselesi duyulur duyulmaz, "CumhurbaÅŸkanına hakaretten akademisyene 5 yıl hapis" diye bir medya kampanyası zuhur etti. Bütün tescilli ErdoÄŸan düÅŸmanları yeni bir seferberlik baÅŸlattılar.

Bu aralar nasıl olsa "Türkiye'de akademisyenlere zulmediliyor" tiyatrosu oynanıyor. O oyunda bir parça da Koray Bey arzı endam etsin demiÅŸler belli ki. DemiÅŸler demesine de, Koray Bey rolü yanlış anlamış. Kıvırtmış da kıvırtmış. O sözleri CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ı kastederek deÄŸil, BeÅŸÅŸar Esad'a hitaben söylediÄŸini belirtmiÅŸ.

Koray Beyin verdiÄŸi ifadenin CHP'lileri ve HDP'lileri çok inciteceÄŸine eminim.

Esed'e söylenen bu ağır sözler Koray Çalışkan'ı CHP ve HDP nazarında bitirir.

Esed'e böyle sözler sarf etmiÅŸ bir ademoÄŸlunun ne CHP, ne de HDP yüzüne bakar.

CHP'ye yahut HDP'ye dönüp, sessizce "ben o mesajı tam da PKK'nın 'savaşı ErdoÄŸan baÅŸlattı' propagandasının zirve yaptığı bir tarihte attım, Esad'la bir alakası yoktu" dese fayda eder mi?

Ya da "ben, Esad'ı devirme çabasına 'aymazlık' demiÅŸ insanım" dese etkili olur mu?

Yahut "paralel yapının 'kaçak saray'ından esinlendim, 'kaçak Reis' diye laf ürettim" dese vaziyeti kurtarabilir mi?

Hiç sanmam. Esed'e söz söylemiÅŸ biri o artık!

Sizinki nasıl bir davadır arkadaş?

Neyin idealini taşıyor, ne uğruna savaşıyorsunuz? Varınızı, yoğunuzu Erdoğan'ı indirmeye hasrettiniz.

Bütün enerjinizi, dostluklarınızı, birikimlerinizi bu uÄŸurda heba ettiniz.

Siyaseten sefalete, ahlaken sefahate mahkûm oldunuz. "Gitti, gidiyor", "düÅŸtü, düÅŸüyor" laflarına kendinizi o denli inandırdınız ki. Ne var ki yine bu milleti hesaba katamadınız. Millet her seferinde olduÄŸu gibi "kimin gidip, kimin kalacağına ben karar veririm" dedi.

Bu zavallılar ne yapıyor şimdi?

Fetullahçı militanlara bakın. Hepsi kaçak durumda.

Figen YüksekdaÄŸ'ın danışmanı, 3'ü çocuk 5 kiÅŸinin hayatını kaybettiÄŸi PKK saldırısını kutlayan bir mesaj attı. Hakkında soruÅŸturma açıldı. Åžimdi ortalarda yok, o da tüymüÅŸ belli ki.

HDP'li akademisyenler devleti soykırımla suçlayan bildiriye imza attı. Sonra çıkıp bazıları "vallahi billahi ben hepsini okumadım" diyor.

Ne diyeceÄŸini bilemiyor insan.

Bari davanızda samimi olun, iki dakika mert olun!

[Sabah, 21 Ocak 2016]