SETA > Yorum |
quot Orantılı Yanıt Verin quot Ne Demek

"Orantılı Yanıt Verin" Ne Demek?

HDP Eşbaşkanı Demirtaş'ın Brüksel temasları sonuç verirse PKK'nın tek taraflı ateşkesini bekleyebiliriz. Bu durumda "orantılı yanıt" söylemi "sen de artık silahları sustur" baskısına dönecektir.

Türkiye, PKK terörü ile mücadelede ikinci haftayı tamamlamak üzere. NATO'yu 4. Madde çerçevesinde toplantıya çağıran Türkiye, teröre karşı "savunma hakkını" ABD ve AB baÅŸkentlerine anlatmış oldu. Ä°lk tepkilerde de istediÄŸi desteÄŸi aldı. Lakin Türkiye'nin, DAÄ°Åž ile mücadeleye ek olarak, Kandil'i etkin bir ÅŸekilde bombalaması ve yurtiçinde KCK yapılanmasını çökertmek için seri tutuklamalar yapması Batı baÅŸkentlerindeki terörle mücadeleye destek havasının flulaÅŸmasını beraberinde getirdi.

ABD DışiÅŸleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner ve AB GeniÅŸleme müzakerelerinden sorumlu üyesi Johannes Hahn, Türkiye'nin PKK'ya "orantılı yanıt" vermesini istediklerini açıkladı. Bu açıklamalara paralel olarak Türkiye'yi sınırlandırma çabalarında eÅŸsiz kullanım deÄŸeri olan sermaye de yeni argümanlarla yeniden boy gösterdi. Elbette artık bir obsesyona dönen CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan ve AK Parti karşıtlığından bahsediyorum.

Güya Türkiye, "ABD'nin Suriye'deki müttefiki Kürtlerle savaÅŸarak" DAÄ°Åž ile mücadeleye zarar veriyordu. Ve güya CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan AK Parti'yi gelmekte olan erken seçimde tekrar tek başına iktidar yapmak için sahadaydı. Terörle mücadeleyi bir tür seküler "kutsala" çevirmiÅŸ olan Batı baÅŸkentlerinden Türkiye'ye yönelik teröre karşı "orantılı yanıt" verme çaÄŸrısını nasıl anlamalıyız?

***

Öncelikle, ABD'nin, DAÄ°Åž ile mücadelede Türkiye'den beklentisi Ä°ncirlik'in kullanımından fazlasını içeriyor. DAÄ°Åž'i yenilgiye uÄŸratmak için uzun vadeli bir kararlılık gerekiyor. Nitekim DışiÅŸleri Bakanımız Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu'da DAÄ°Åž ile kapsamlı bir mücadelenin baÅŸlayacağını söyledi. Bu yüzden "orantılı yanıt" söylemi bir yanıyla Türkiye'nin DAÄ°Åž ile mücadelede yapacaklarını maksimize etmesi için baskılamaya matuf bir açıklama. Böylece DAÄ°Åž'le mücadele hem Türkiye ve ABD için hem de PKK için bölgedeki iktidar oyununun "meÅŸrulaÅŸtırıcı" ve "pazarlık unsuru" haline geldi.


Bütün aktörler farklı çıkarlarını bu paketin içine koyarak sunmayı faydalı buluyor.

DiÄŸer yanıyla da Türkiye'nin PKK'yı askeri anlamda fazlaca zayıflatmasının Suriye'deki kolu PYD'nin "savaÅŸma" gücünü düÅŸürmesi kaygısı ile ilgili. PKK'nın Kuzey Irak'taki ve Türkiye'deki silahlı varlığının, lojistik desteÄŸinin dramatik bir ÅŸekilde azalması Suriye'de PYD'nin zafiyete düÅŸmesi anlamına gelecektir. Ayrıca, Türkiye'nin PYD'yi de hedef alması istenmemektedir.

***

"Orantılı yanıt" söyleminin ikinci boyutu ise Çözüm süreci yeniden baÅŸladığında ABD'nin masada olma arzusudur. Çözüm sürecinin yürüdüÄŸü dönemde ABD'nin "üçüncü göz" olması gerektiÄŸini PKK-KCK yetkilileri defalarca ifade etmiÅŸti. ABD'yi "devreye girmeye" çağıran güncel bir örnek dün KCK Yürütme Konseyi üyesi Zübeyir Aydar'dan geldi: "Bizi ve Türkiye'yi bir masa etrafında yan yana getirmelidirler. Bununla birlikte DAÄ°Åž ile savaÅŸta daha büyük rol oynarız."

HDP EÅŸbaÅŸkanı DemirtaÅŸ'ın Brüksel temasları sonuç verirse PKK'nın tek taraflı ateÅŸkesini bekleyebiliriz. Bu durumda "orantılı yanıt" söylemi "sen de artık silahları sustur" baskısına dönecektir. Hedeflenen ÅŸey, PKK'nın hesap hatasını düzeltmektir. PKK'nın Kuzey Suriye'deki güç mücadelesi için Türkiye'de ateÅŸkese ihtiyacı var. HDP'nin de erken seçime terörle mücadele ortamında girmemesi lazım. Zaten Çözüm sürecinin her safhasında barış söyleminin hemen yanı başında iÅŸ araçlarını yakarak GüneydoÄŸu'da gücünü hissettirebiliyordu. Böylece Çözüm süreci devam etse de ateÅŸkesi fiilen istediÄŸi zaman bozabiliyordu. Gelinen noktada Türkiye güneydoÄŸuda kamu güvenliÄŸini temin etmek amacıyla KCK yapılanmasını büyük ölçüde geriletmeden operasyonlara ara veremez. PKK ve HDP'nin Çözüm sürecine dönme istekleri belirli ÅŸartlara baÄŸlanmaksızın müzakere edilemez. Kritik konu, ABD'nin rolünün ne olacağıdır. Kürt sorununun bölgesel denklemlerine Ä°ran'ı da eklerseniz, çözüm süreci bir iktidar oyununun tam ortasında duruyor. Batı baÅŸkentlerinin orantılı yanıt söylemi ile bu oyunda Türkiye'nin elini bükmek için uÄŸraÅŸtıkları malum...

Peki Türkiye'de ErdoÄŸan'ı durmadan "savaÅŸ çıkarmakla" suçlayanlar bu denklemde kimin yanında?

[Sabah, 7 AÄŸustos 2015]