Muharrem İnce'nin öfke kontrolü sorunu var. Seçimlere yaklaştıkça işler istediği gibi gitmeyince öfke patlaması ile hatalar yapacaktır, dedik. Evet, Muharrem İnce'nin ağzından kulağının duymadığı laflar çıkmaya başladı. Ama en sonuncusunda baltayı taşa vurdu ki ne vurmak!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Malatya ziyareti sırasında Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu bir iftar daveti gerçekleştiriyor. Cumhurbaşkanı da daveti teşrif ediyor. Cumhurbaşkanı davete katıldığı için ildeki protokol mensubu zevat da davete kurallar gereği katılıyor. Vali, genelkurmay başkanı, belediye başkanı ve diğerleri...
Muharrem İnce bu tabloyu diline dolamış. Büyük bir çarpıtma yapıyor.
Toplantının esnaf konfederasyonunun iftar daveti değil de AK Parti'nin organize ettiği seçim çalışması olduğu yalanını atıyor. Maalesef orada da durmuyor, asıl amacı başka. PKK'dan, FETÖ'den ve diğer terör örgütlerinden esirgediği öfkesini Malatya merkezli 2. ordunun komutanı olduğu için protokol kuralları gereği Cumhurbaşkanı'nın iştirak ettiği iftar davetine katılan Korgeneral İsmail Metin Temel'den çıkartıyor. Metin Paşa'nın siyasi toplantıya katıldığı iftirasını atıyor ve seçildikten sonra ilk işim o komutanın apoletlerini sökmek olacak diyor.
Askeri hep çok sevdim ama hiçbir zaman asker yalakası olmadım.
Onun için bir generalin apoletlerinin sökülmesi olmayacak şey değil. Hata yaparsa rütbeleri bal gibi sökülür;
Siyasete karışarak, hükümete nizam vermeye kalkarak, darbe yaparak, muhtıra yayınlayarak üniformanın şerefini hak etmeyen komutanın rütbeleri sökülür. Halka tepeden bakan, milletin dini inançlarından rahatsız olan, topluma eziyet eden asker kulağından tutulduğu gibi mübarek ordunun dışına atılır. Kendisine emanet edilen askerin ihtiyaçlarını karşılamayan, ona vuran, söven, döven komutana haddi bildirilir.Ama...
İsmail Metin Temel gibi 15 Temmuz Gecesi FETÖ'cü hainlerin girişimine karşı milletin yanında durmuş, darbeye karışmamış, aksine darbecileri durdurmak için elinden geleni yapmış; Afrin'e yapılan Zeytin Dalı Harekatı'nın başında olan, cephede gece gündüz askerinin neredeyse yanı başında olan bir komutanın değil apoletlerini sökmek o apoletlere dokunamazsın bile.
Gelelim kimin apolet sökeceğine...
Hukuk devletinde her şeyin yolu yordamı bellidir. Eğer apolet sökülecekse onu kuralları çerçevesinde mahkeme söker. Şartlar çok olağanüstü olursa 15 Temmuz gecesi olduğu gibi devletine sadık komutanından aldığı emirle bir asker de söker. Tıpkı Ömer Halisdemir'in silahındaki kurşunları Semih Terzi'nin vücuduna boşaltarak o hainin apoletlerini söktüğü gibi. Yine 15 Temmuz gecesindeki gibi millet de apolet söker. Kendisini hedef alan tankları çıplak elleriyle durdurur, içindeki askerlerin rütbesini söker, üniformasını çıkartır, ellerini kollarını bağlayıp polise teslim eder.
Son olarak bir de 15 Temmuz gibi zamanlarda iş başa düşerse televizyonlara canlı yayında bağlanıp, başkomutan olarak komuta bende, benden habersiz yapılan bu girişimler hukuksuzdur, katılanlar isyancıdır, milletim meydanlara çıkarak bu girişime mani olsun diye darbe durdurarak, darbeci askerleri iki paralık ederek Erdoğan gibi liderler rütbe söker...
Atanamayan genel başkanlar değil!
[Takvim, 4 Haziran 2018]