Lübnan’da 1980’lerin başında kurulan “Lübnan Islami Direnişi” veya “Hizbullah” (el-Mukavemetü’l-Islamiyyeti fi Lübnan-Hizbullah), politik yapısı ve silahlı gücü ile bölgede en etkili devlet dışı aktörlerden biri konumundadır. Kurulduğu günden bu yana Israil ve Batı karşıtı direniş söylemi ile kitlelerin desteğini sağlayan Hizbullah, Suriye krizindeki politikası ile yeni bir döneme girmiştir. Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, Suriye krizini kendileri için bir varoluş mücadelesi olarak nitelendirmiş ve Esed yönetimine destek olmak için sahada savaştıklarını ilan etmiştir. Bu süreçte Hizbullah, Suriye’ye müdahalesine meşruiyet kazandırmak için medya araçlarını etkin biçimde kullanmıştır. Bu çalışma, askeri ve siyasi bir örgüt olan Hizbullah’ın medya stratejisini Suriye krizi bağlamında ele almaktadır.
Çalışmanın ilk bölümünde Hizbullah’ın kurucu ideolojisi ve örgütün temel dayanağını oluşturan ilkeler ortaya konulmaktadır. Ikinci bölümde ise Hizbullah’ın nasıl bir medya stratejisi inşa ettiği ve ideolojisini kitlelere aktarmak için medya araçlarını nasıl kullandığı örneklerle anlatılmaktadır. Son bölümde ise Suriye krizi bağlamında Hizbullah’ın medya stratejisinin ne olduğu, bu süreçte medya araçları yoluyla ne tür anlamlar inşa ettiği ve politikalarına hangi söylem yoluyla meşruiyet aradığı analiz edilecektir.
Çalışma çerçevesinde Hizbullah’ın bir yandan silahlı gücüyle Suriye’deki çatışmalara müdahil olurken diğer yandan medya araçları vasıtasıyla kamuoyunu nasıl inşa etmeye çalıştığı ortaya konulacaktır. Hizbullah’ın kriz sürecindeki medya stratejisi ve medyatik söylemi, örgütün ideolojik konumlanışını daha iyi tespit edebilmemize imkan tanıyacaktır..