Sosyal medyanın ve yeni gazetecilik modellerinin giderek önem kazandığı ve tartışıldığı günümüzde haber ve haberciliğin dönüşümüne ilişkin panel, sahadan uzmanların katılımları ile 27 Ocak Salı günü SETA İstanbul’da gerçekleşti.

Panelin moderatörlüğünü yürüten SETA İstanbul genel koordinatörü Fahrettin Altun, tartışmanın sıcaklığı ve farklı perspektifleri konuşmanın öneminden bahsederek sözü Tecrübeli gazeteci, NTV’de editör ve sunuculuğa devam eden Ahmet Yeşiltepe’ ye devretti.

YEŞİLTEPE: MDYA DÜNYASI ARZU EDİLEN GELİŞMEYİ KAYDEDEMEDİ

Yeşiltepe, Medya dünyasının son 15 yılda arzu edilen gelişmeyi kaydedemediğini vurgulayarak konuşmasına başladı. Gerçekleşen değişimler yeni alanlar ortaya çıkardığı ama ana unsurlar değişmediğini dile getiren Yeşiltepe mecburen talebe göre bir üretimin var olduğunu belirtti; Talep ne ise o yönde haber yapılıyor. İnternet bizi artık çok iyi tanıyan bir alan, yine gelecekte daha farklı bir şey olabilir diyemeyiz. “Yeni Medya” diyorduk, artık bu kavram eskidi, bütün medya zaten bu teknolojiler üzerine kurulu ama ekibi olmayan, masa başı haber yapılan sistemle bu iş ileriye taşınamıyor, deneyimlerim yapabileceklerinizin talepten öteye geçemeyeceğini gösterdi. Önemli olan işinizi itibarlı yapmak, demokratik bir düzlem ortaya çıkarmak… panelin ilerleyen bölümlerinde dinleyicilerin soruları ile tecrübelerini paylaşan Yeşiltepe, zor bir süreç yaşandığını vurguladı.

TEPELİ: ÖNEMLİ OLAN HİKAYEYİ ANLATABİLMEK

Yeşiltepe’nın ardından söz alan Habertürk genel yayın yönetmeni Selçuk Tepeli, geleneksel medya kavramını yanlış bulduğunu vurgulayarak söze başladı; Medya, basın zaten başından beri teknolojinin her imkânını kullanıyor. Önemli olan mecra değil işin standardı, işin hikâyesini anlatabilmek. Sosyal medya, internet gazeteciliği çok abartılıyor. Nihayetinde bunların hepsi gazetelerdeki haberleri paylaşıyorlar. Gazetenin arkasında bir tecrübe, mesleki birikim var. Masa başında kurulmuş bir haber sitesinin buna sahip olma ihtimali yok. Hiç biri bir haber üretmiyor. Gazete basılmasa buralarda ne yer alacağı belli değil. Son dönemde bir dijital fetiş var, içi doldurulmamış bir dijital hayranlığı. Ama gündemi yine gazeteler oluşturuyor. Gazete bir nüsha da olsa basılacak, tamamen dijitale geçip geri dönenler oldu. Sosyal medyanın kitlesi başka, gazetenin okuyucusu hala gazeteyi alıyor. İnternet sitesine girmiyor, merak etmiyor. Hızlı olan, kolay üretilen diğeri ile aynı kaliteye, lezzete sahip değil sözleri ile bugün yaygın olan trendi eleştirdiğinin altını çizdi.

GEVİŞ: GELENEKSEL MEDYANIN HAVALI TAVRI KENDİNE ZARAR VERDİ

Son konuşmacı yurttaş gazeteciliği modeli olarak tasarladıkları vivahiba.com’un kurucusu Hıdır Geviş, teknoloji ile medyanın geçirdiği değişim sürecini anlatarak konuşmasına başladı; Medya iki dalga değişim geçirdi, bunların ilk 90’larda idi. Gazeteler web siteleri kurdular. Burada okuyucu ilk kez kendini habere daha yakın hissetti, yorum yapabildi. Bir etkileşim oldu. İkinci dalga ise sosyal medya ile yaşandı. Geleneksel medya sosyal medyaya ayak uyduramadı. Çok hızlı büyüdü ve bu canavar dengeleri bozdu. Yurttaş gazeteciliği kavramı ortaya çıktı. Haberi alan kişi aynı zaman da veren kişi oldu. Herkesin fikrini paylaşabileceği, her tarafın yer bulabileceği mecralar ortaya çıkmaya başladı. Geleneksel medyanın havalı tavrı kendilerine zarar verdi, uzak durdukları alanlara karşı kaybetmeye başladılar. Sosyal medya bu şekilde güçlendi. İnternet haber siteleri bu şekilde başarı gösterdi. Bundan sonra ne olacak belli değil. Çünkü yatırımcı da tereddütlü, zemin çok kaygan. Önemli olan medya içinde yer bulamamış fikirlere de zemin oluşturabilmek sözleri ile bugünkü duruma bakışını dile getirdi.

Panel, moderatör Fahrettin Altun’un katılımcılara ve dinleyicilere teşekkürü ile son buldu.