SETA > Yorum |
Ticaret Savaşında 2 Perde

Ticaret Savaşında 2. Perde

Koronavirüs ABD-Çin arasındaki ticaret savaşını alevlendirdi. ABD, teknoloji ve sosyal medya cephelerine yoğunlaştı. Çin ise meseleyi basit bir ticaret savaşından çok ‘soğuk savaş’ olarak görüyor

ABD ve Çin arasında ocak ayında imzalanan birinci faz anlaşma, ticaret savaşındaki gerginliği az da olsa yumuşatmıştı. Koronavirüs, işleri yeniden kızıştırdı. Gerilim bu sefer gümrük tarifeleri cephesinden yükselmiyor.

ABD teknoloji ve sosyal medya cephelerine yoğunlaşmış durumda. Trump yönetimi bir taraftan 5G teknolojisiyle ilgili Huwaei'nin üzerindeki baskıyı artırırken bir taraftan da Çinli sosyal medya uygulamalarının ABD'de kullanımını yasaklayabileceğinin sinyallerini veriyor.

Çin bu işin basit bir ticaret savaşından ibaret olmadığını görüyor. Çin'in en iyi üniversitelerinden biri olarak kabul edilen Renmin Üniversitesi'ndeki üst düzey akademisyenlere yönelik yapılan bir saha çalışmasının sonuçlarına göre, akademisyenlerin yüzde 62'si ABD'nin Çin'e karşı yeni bir 'soğuk savaş' başlattığı görüşünde. Çinli yetkililer, ABD ile ilişkilerde son 40 yıldaki en kötü döneminin yaşandığını açık bir şekilde dillendirmeye başladılar.

ABD ve Çin Fortune 500 Listesi

Eskiden 'ABD'de tasarlanır, Çin'de üretilir' tarzı iş bölümü ABD'nin işine geliyordu. Ne zaman ki Çin teknoloji alanında çok hızlı mesafe kat ederek ABD'ye yaklaştı, işte o zaman işin rengi değişti. Çin ile ticaret pazarlıklarını yöneten ABD Ticaret Temsilcisi Robert Lighthizer, Foreign Affairs dergisi için kaleme aldığı makalede, küresel tedarik zincirleri ve ticaret sisteminin 'Çin'de tasarlanır, Çin'de üretilir' yönüne doğru kaymasından endişe ettiklerini açıkça belirtti. 2000 yılında dünyanın en büyük 500 şirketi listesine sadece dokuz Çinli şirket girebilmişti. Çin artık bu listede ABD'yi yakalamış durumda. Çin, küresel finans krizi sonrasında patent başvuru sayısını GSYH'ye oranla üç kattan daha fazla arttırdı. Bu alanda ABD'ye ciddi bir fark attı. Sadece bunlar bile ABD'nin neden Çin'den çekindiğine dair ipucu veriyor.

Patent Başvuru Sayısı

BİDEN BAŞKAN OLURSA İŞLER DEĞİŞİR Mİ?

KASIMDAKİ başkanlık seçimlerini Trump kaybetse bile Çin ile ilişkilerin eskiye dönmesi kolay değil. ABD ile Çin arasındaki sorunlar dönemsel olmakta ziyade yapısal. Demokratların başkan adayı Joe Biden, göreve gelmesi durumunda "Amerikan Ürünleri Al" (Buy American) Yasası'nın devlet kurumları tarafından daha sıkı bir şekilde takip edileceğini vaat etti. Biden, bu kapsamda devlet kurumlarının 400 milyar dolar değerinde ilave Amerikan menşeili mal ve hizmet satın alacağının ve kamunun 300 milyar dolarlık ilave Ar-Ge ve teknoloji yatırımı yapacağının sözünü verdi. Bu politikalar ABD'de yerli üretimi arttırmayı ve Çin karşısında Amerikan şirketlerine rekabet avantajı kazandırmayı amaçlıyor. Başkanlık koltuğuna Biden da otursa, ABD ekonomik, teknolojik ve askeri alanlarda Çin'i yavaşlatmaya çalışmaya devam edecek. Sadece bunun yöntemi değişebilir.

SOSYAL MEDYA EKONOMİSİ

SOSYAL medya şirketleriyle ilgili gerilim sadece ABD-Çin arasında gerçekleşmiyor. Tartışmalı sınır bölgesinde Çin ile yaşadığı sorunların ardından Hindistan, Çinli sosyal medya uygulamalarının kullanımını yasakladı. Bir taraftan da Amerikan sosyal medya şirketleri ile ilgili hoşnutsuzluklar dünya genelinde artıyor. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülke, sosyal medya ekonomisini daha iyi düzenleyebilmek için aksiyon almaya başladı. Zira, bu sektör oldukça kritik bir hale geldi. Sosyal medya şirketleri milyonlarca insanın kişisel verisini ellerinde tutuyorlar. Bu veriler başkaları tarafından suiistimal edilebiliyor. Veri güvenliği ile ilgili endişeler ciddi boyutlara ulaştı. Milyarlarca dolarlık piyasa değerlerine rağmen, bu şirketlerin reel ekonomiye katkıları oldukça sınırlı. İstihdam oluşturma kapasiteleri yok denecek kadar az. Bu şirketler, faaliyet gösterdikleri ülkelerde vergi vermemek ve yasal düzenlemelerin etrafından dolaşmak için kırk takla atıyorlar. Sosyal medya şirketlerinin yasal zorunlukları yerine getirmeleri ve ekonomiye daha fazla katkı sağlamalarını temin etmek için küresel ölçekte düzenlemelere ve işbirliklerine ihtiyaç var.

[Sabah, 12 Temmuz 2020].