-
Koronavirüs nasıl ortaya çıktı ve önceki virüslerden farkı nedir?
Zaman zaman benzer virüs ve salgın örnekleriyle karşı karşıya kalan Çin, son dönemlerde koronavirüs ile gündemde. Daha önce ortaya çıkan SARS ve MERS salgınlarıyla benzerlikler taşıyan koronavirüs, ilk kez 2019 Aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıktı. Yerel bir balık pazarında satılan bazı hayvanlardan bulaştığı iddia edilen ve birçok farklı komplo teorisi ile birlikte tartışılan koronavirüsün kaynağı ile ilgili henüz kesin bir kanıt bulunmamakta. Hastalığın kuluçka süresinin herhangi bir belirti göstermeden 14-21 gün arasında seyretmesi, bulaşma ve yayılma riskini yükselten bir faktör. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) başta olmak üzere, birçok veritabanından virüsün anlık durumunun takibi mümkün.
Koronavirüs, hayvanlarda yaygın olarak görülen bir virüs türü. Virüsün 4 alt türü var. Ender olarak hayvanlardan insanlara bulaşabiliyor. Hayvanlardan insanlara bulaştığında oluşan hastalığa “zoonoz” deniyor. Koronavirüsün insandan insana bulaşabilen türünün ilk örnekleri 2003 yılında ortaya çıkan SARS ve 2012 yılında Suudi Arabistan’da ortaya çıkan MERS salgınlarında görüldü. Şu anda gündemde olan tür ise SARS ve MERS salgınlarındaki türden farklı, daha önce tanımlanmamış yeni bir tür. Yeni ortaya çıkan bu koronavirüs türüne verilen isim “2019-nCoV”. Hastalardan elde edilen numunelerdeki virüsün elektron mikroskobu ile çekilen ilk fotoğraf görüntüsü Çin Hastalıkları Kontrol ve Önleme Kurumu (CCDC) tarafından 27 Ocak 2020'de yayınladı. Fotoğrafta da görüldüğü üzere virüsün yüzeyinde onu kaplayan bir halka görülüyor. Bu kısım “taç” anlamına gelen “korona” kelimesi ile ifade ediliyor. (AA)
-
Salgında durum nedir ve ne tür tedbirler alınıyor?
Şu ana kadar 27 ülkede 12036 vaka tespit edildi ve bu vakaların 11871’i Çin’de. Çin’in tüm eyaletlerinde virüs saptanmış durumda. 80 binden fazla kişi de hastalık şüphesiyle gözlem altında tutuluyor. Bununla birlikte şu ana kadar virüs nedeniyle 259 kişi hayatını kaybetti ve 284 kişi de tedavi olarak taburcu edildi. Tabii ki bu sayılar sürekli artış halinde. Ölüm vakaları şu ana kadar sadece Çin’de gerçekleşti. Virüs çoğunlukla Çin anakarası ve Güneydoğu Asya’yı etkilemekle beraber, ABD ve Avrupa’da da kaydedilen vakalar mevcut. Virüsün ortaya çıktığı Wuhan şehri tamamen karantinaya alındı ve kente ulaşım tamamen durduruldu. Wuhan şehri ve bulunduğu Hubei eyaletinin karantinaya alınmış bölgeleri toplamda 60 milyonluk bir nüfusu kapsıyor. Ayrıca Çin’e bütün giriş çıkışlarda ve sınır bölgelerinde üst düzey tedbirler alınmış durumda. Dünyanın önemli havalimanlarında yolcular anlık olarak gözlem altında tutuluyor. Birçok havayolu firması Çin’e uçuşlarını tamamen durdurdu. Türk Hava Yolları da daha önce yapmış olduğu Çin’e uçuşların azaltılması açıklamasının ardından, 31 Ocak itibariyle Pekin, Guangzhou, Şangay ve Xian şehirlerine düzenlenen seferlerin 9 Şubat’a kadar durdurulduğunu açıkladı.
Çin’de yeni yıl kutlamalarına denk gelen bu salgın nedeniyle toplu etkinlikler iptal edildi ve Yasak Kent başta olmak üzere turistik bölgelere giriş çıkışlar da sınırlandırıldı. Virüsle mücadele için Çin tarafından sağlık sektörüne ekstra kaynaklar ayrıldı durumda ve tedavi çalışmaları ile birlikte hastane inşaatları da sürüyor. 26 Ocak’ta vahşi hayvanların marketlerde, restoranlarda veya online olarak satışı Çin’de yasaklandı. Birçok ülke virüsün bulunduğu bölgelerdeki vatandaşlarını tahliye ediyor.
-
Dünya Sağlık Örgütü koronavirüs hakkında ne açıklama yaptı?
Çin’in ilgili kurumları ve DSÖ başta olmak üzere ilk andan itibaren çalışmalar yürütülüyor. DSÖ’den yapılan açıklamalara göre Çin’in aldığı önlemler ve çabaları takdir ediliyor. Geçtiğimiz hafta virüsün küresel aciliyet durumunu “orta” olarak belirleyen DSÖ, 30 Ocak’ta yeniden toplanarak “uluslararası kamu sağlığı acil durumu” ilan etti. Bu durumda, 2005’te BM tarafından kabul edilen “DSÖ Uluslararası Sağlık Hükümleri” uyarınca, ülkelere hastalıkla mücadele ve işbirliği öneriliyor. Benzer küresel acil durum ilanları 2005’ten bu yana beş kez duyurulmuştu. Dünya genelinde ülkeler de hastalığın incelenmesi ve yayılmasının önlenmesi için ekipler kuruyor. Tedavisinin geliştirilmesi ve aşı için çalışmalar devam ediyor.
-
Muhtemel ekonomik etkileri neler olabilir?
Çin özelinde ve genel olarak küresel bazda üretim sektörünün olumsuz etkilenebileceği öngörülebilir. Çin’de birçok bölgede bazı işyerleri ve üretim faaliyetleri Şubat ayının ortalarına kadar durduruldu. Tabii ki bu durumun sürekli olup olmayacağı ve ne kadar süreceğinin belirsiz olması, üretim sektörünü ve genel ekonomiyi olumsuz etkileyecektir. Wuhan bölgesi, bazı Amerikan imalat sanayi tesislerinin ve otomotiv sektörünün merkezi. Sahip olduğu merkezi konum, önemli kara ve deniz ticareti noktalarından biri olması nedeniyle hem Çin’in büyüme oranlarında hem de küresel ekonomik büyüme oranlarında ciddi düşüşler gözlenebilir.
Turizm de etkilenmesi muhtemel bir diğer sektör. Hem Çin’e yönelik turizmin, hem de seyahat kısıtlamaları nedeniyle Çinli turistlerin ilgi gösterdiği destinasyonlarla birlikte küresel turizmin bu yılı içinde düşüş eğiliminde olacağı öngörülebilir.
-
Türkiye koronavirüsten etkilendi mi, ne tür tedbirler alınıyor?
Zaman zaman hastalık belirtileriyle benzer şikâyetlerle hastanelere başvuranlar olsa da Türkiye’de henüz bir vaka kaydedilmiş değil. Ancak tedbirler alınmış durumda. Sağlık Bakanlığı tarafından ikisi Ankara’da olmak üzere ülke genelinde 25 hastanede virüse karşı özel müdahale birimleri kuruldu. Ayrıca yine bakanlık bünyesinde bir bilim kurulu oluşturularak çalışmalar devam ediyor.
Pekin Büyükelçiliği de krizin ilk anlarından itibaren Çin’de yaşayan Türk vatandaşlarına ulaşarak bir tahliye süreci başlattı. An itibarıyla virüs bulaşmış olan Türk vatandaşı bulunmuyor. Wuhan kentinde bulunan 32 Türk, 6 Azerbaycan, 3 Gürcistan ve bir Arnavutluk vatandaşı “Koca Yusuf” kargo uçağı ile yapılan tahliye operasyonu sonucunda Ankara’ya ulaştı. 42 yolcu ile birlikte, mürettebat ve sağlık ekiplerinden oluşan toplam 62 kişi 14 gün boyunca Ankara’da gözlem altında tutulacak.