SETA > 5 Soru |
5 Soru Almanya da Koalisyon Görüşmeleri

5 Soru: Almanya’da Koalisyon Görüşmeleri

26 Eylül 2021 Federal Meclis seçimlerinin kazananı kimdir? Koalisyon görüşmelerine giden süreçte neler yaşanmıştır? Koalisyon ön görüşmelerinde ne tür bir anlaşma sağlanabilmiştir? Devam eden koalisyon görüşmelerinde nasıl bir takvim planlanmaktadır? CDU/CSU’nun şansölye adayı Armin Laschet’i ve partisini bundan sonraki süreçte neler beklemektedir?

  1. 26 Eylül 2021 Federal Meclis seçimlerinin kazananı kimdir?
26 Eylül Federal Meclis seçimlerinde Almanya Sosyal Demokrat Partisi (SPD) yüzde 25,7’lik oy oranıyla birinci parti olmuştur (2017’deki bir önceki Federal Meclis seçimlerine kıyasla 5,2 puan ve 53 sandalye artışı). Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ise yüzde 24,1’lik oy oranıyla ikinci olarak 2017’ye göre 8,8 puan (ve 50 sandalye) kaybetmiştir. Böylelikle Birlik partileri tarihindeki en kötü seçim sonuçlarını elde etmiştir. CDU/CSU ve SPD’nin yanı sıra tarihinde ilk kez bir şansölye adayı ile seçimlere katılan Yeşiller ise 2017’ye göre 5,9 puan (ve 51 sandalye artışı) ile yüzde 14,8’e ulaşmıştır. Ancak yine de seçim öncesi hedeflere ulaşıldığı söylenememektedir. Hür Demokratlar (FDP) ise 0,8 puan (ve 12 sandalye artışı) ile oy oranını yüzde 11,5’e ulaştırmıştır.[1] Aşırı sağcı AfD ise bir önceki seçimlere kıyasla 2,3 puan kaybıyla yüzde 10,3’e, Sol Parti de 4,3 puan kaybıyla yüzde 4,9’a gerilemiştir. Böylelikle Sol Parti yüzde 5’lik seçim barajını geçememiş ancak Almanya’daki spesifik seçim sistemi sayesinde 39 milletvekiliyle yine de Federal Meclise girebilmiştir.[2] Yeni Meclisin toplam milletvekili sayısı 736’dır.[3]

Bu tabloya göre ve oy/sandalye artışı baz alındığında seçimin kazananları olarak SPD, Yeşiller ve FDP kabul edilirken kaybedeni ise CDU/CSU’dur. Her ne kadar seçimlerin hemen ardından CDU/CSU’nun şansölye adayı Armin Laschet tarafından mağlubiyet yönünde bir yaklaşım sergilenmemişse de hem kamuoyu hem de parti içinden gelen eleştiriler neticesinde CDU/CSU da mağlubiyeti kabullenmiştir.

  1. Koalisyon görüşmelerine giden süreçte neler yaşanmıştır?
Seçim sonuçlarına göre Almanya Federal Cumhuriyeti tarihinde –kuruluş yıllarındaki istisnai durum haricinde– ilk defa federal düzlemde üç partiden oluşan bir Federal Hükümetin kurulması muhtemeldir. Kamuoyu ve tüm siyasi partiler mevcut CDU/CSU-SPD (yani “büyük koalisyon”) hükümetinin devamına –sayısal olarak yeterli çoğunluğu sağlayabilecek olsalar da– karşı çıkmaktadır. Bununla birlikte AfD ve Sol Parti ile de koalisyonun kurulmayacağı sebebiyle geriye iki ihtimal kalmıştır: (SPD-Yeşiller-FDP’den oluşan) “trafik lambası” koalisyonu veya bu seçenek gerçekleşmezse (CDU/CSU-Yeşiller-FDP’den oluşan) “Jamaika” koalisyonu.

İlk baştan itibaren kamuoyunda Federal Meclis seçimlerinin kazananları olarak kabul gören SPD, Yeşiller ve FDP’den oluşan bir trafik lambası koalisyonunun kurulma ihtimali üzerinde durulmuştur. Eğer böyle bir seçenek gerçekleşmez ise Jamaika koalisyonunun da halen bir opsiyon olduğuna CDU lideri ve şansölye adayı Laschet tarafından işaret edilmiştir.[4] SPD’nin şansölye adayı Olaf Scholz ise seçimlerin hemen ardından trafik lambası koalisyonu yönündeki tercihini belirtmeye başlamıştır.[5]

Seçimlerin hemen ardından ilk olarak FDP ve Yeşiller kendi aralarında ön görüşmeler gerçekleştirmiş, akabinde ise her bir parti CDU/CSU ve SPD ile de ön görüşmeler yürütmüştür. Daha sonra ise SPD-Yeşiller-FDP arasında daha geniş katılımlı koalisyon ön görüşmelerine geçilmiştir.[6] Bu ön görüşmeler neticesinde 15 Ekim’de anlaşma sağlandığı kamuoyu ile paylaşılarak ilgili parti liderleri tarafından koalisyon görüşmelerine geçilmesi önerilmiştir.[7] Sonrasında ilgili parti yönetimleri tarafından da bu öneri onaylanarak en nihayetinde 21 (27) Ekim itibarıyla SPD, Yeşiller ve FDP arasındaki koalisyon görüşmeleri başlamıştır.

  1. Koalisyon ön görüşmelerinde ne tür bir anlaşma sağlanabilmiştir?
Koalisyon görüşmelerine 21 Ekim’de başlanırken öncesindeki koalisyon ön görüşmelerine dair on iki sayfalık sonuç metni de kamuoyu ile paylaşılmıştır. Buna göre bir tür ön anlaşma mahiyeti taşıyan metinde şimdiden asgari olarak mutabakat sağlanabilecek konulara çok somut olmayacak şekilde yer verilirken çeşitli hususlarda hangi partilerin ne kadar taviz vereceği de gözlenebilmektedir.

Genel olarak bakıldığında metinde örneğin SPD’nin en önemli vaatlerinden biri olarak kabul edilen (saatlik) asgari ücret oranının 12 avroya çıkarılmasının kabul edildiği yer alırken bu hususta FDP’nin taviz verdiği söylenebilir. Diğer bir önemli alan ise iklimin korunmasına yönelik bilhassa Yeşiller’in hedefleridir ki burada da halihazırda 2038 olarak geçerli olan Almanya’da kömür kullanımını sonlandırma tarihinin “ideal olarak” 2030’a çekilmesine dair onaydır.[8] SPD ve Yeşiller’in Alman otoyollarında genel bir hız sınırının getirilmesi vaadinin ise FDP engeline takıldığı söylenebilir. FDP’nin bu kazanımının yanı sıra yeni bir borçlanmaya gidilmeyeceği ve vergi artışı yapılmayacağı yönündeki anlaşma da SPD ve Yeşiller’in tavizleri olarak değerlendirilebilir.

Koalisyon ön görüşmelerine dair kamuoyu ile paylaşılan sonuç metninde genel olarak tüm ilgili partilerden bir şeylerin mevcut olduğu ancak şimdilik bir kazananın veya kaybedenin öne çıkmadığı söylenebilir.[9] Bununla birlikte özellikle vergi artırımına gidilmeyeceği yönündeki anlaşmaya rağmen hedeflenen birçok yatırımın nasıl finanse edileceği sorusu da kamuoyunda eleştirel olarak ele alınmaktadır.[10] Benzer şekilde sonuç metninde dış politika konusuna değinilmediğine de işaret edilirken[11] örneğin ilgili üç partinin bilhassa Rusya-Almanya ortak projesi olan Kuzey Akım 2 konusundaki tutumlarının da birbirinden ayrıştığı unutulmamalıdır.

Her ne kadar ilgili partiler bakanlıkların dağılımı konusunda şimdiden somut söylemlerde bulunmaktan kaçınsalar da kamuoyunda özellikle Federal Maliye Bakanlığı için Yeşiller Eş Genel Başkanı Robert Habeck ve FDP Genel Başkanı Christian Lindner’in istekli oldukları değerlendirmeleri mevcuttur.

21 (27) Ekim’de başlayan ve muhtemelen haftalar sürecek olan koalisyon görüşmelerinde ise henüz netleşmeyen konularda anlaşma sağlanması beklenmektedir.

  1. Devam eden koalisyon görüşmelerinde nasıl bir takvim planlanmaktadır?
2017 Federal Meclis seçimlerinin ardından CDU/CSU, Yeşiller ve FDP arasında sürdürülen Jamaika koalisyon ön görüşmeleri FDP’nin çekilmesiyle birlikte sonuçsuz kalmıştı. Daha sonra ise son bir çare olarak 26 Ocak 2018’de CDU/CSU ile SPD yeni bir “büyük koalisyon” için koalisyon görüşmelerine başlamıştı. Bu görüşmeler ise hızlı bir şekilde sonuçlanarak 7 Şubat 2018’de koalisyon anlaşması sağlanmıştı.

Bugünlerde 21 Ekim’de başlayan ve 22 çalışma grubunda yaklaşık 300 katılımcının yer aldığı trafik lambası koalisyon görüşmelerinde ise hızlı bir süreç pek olası görünmemektedir. Buna rağmen koalisyon görüşmelerinin en geç önümüzdeki üç-dört hafta içerisinde bir neticeye ulaşması beklenmektedir. Nitekim muhtemel koalisyon ortaklarından SPD’li siyasetçiler de benzer bir hedefe işaret ederek Kasım sonu/Aralık başı anlaşma sağlanabileceğini belirtmektedir.[12]

Her ne kadar Yeşiller ve FDP’nin seçim programları ayrışsa da koalisyon görüşmeleri esnasında karşılıklı daha fazla tavizlerde bulunulması olasıdır. FDP’nin esasen CDU/CSU’lu bir koalisyonu tercih etmesi sebebiyle mevcut denklemde zorlanabileceği düşünülmektedir. Buna rağmen CDU/CSU’nun seçimlerin kaybedeni olması, FDP’nin de kamuoyunda şimdilik daha kabul gören trafik lambası koalisyonunu geri çeviremeyeceği ihtimalini güçlendirmektedir.

Alman Anayasası’na göre yeni seçilen Federal Meclis üyelerinin seçimlerden en geç otuz gün sonra toplanması öngörülmektedir. Buna göre ilk oturum 26 Ekim’de gerçekleşmiştir. Burada meclis başkanlığına teamül gereği birinci parti gelen SPD’nin adayı Bärbel Bas seçilmiştir. Meclis başkanvekillerinin seçilmesinin yanı sıra ilk kez Türk kökenli bir siyasetçi de Federal Meclis başkanvekilliğine seçilmiştir.[13]

2018’den bu yana görevdeki Federal Hükümetin ise yeni seçilen Federal Meclisin ilk oturumuyla birlikte görev süresi sona ermiştir. Ancak Alman Anayasası gereği Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier tarafından yeni bir Federal Hükümet kurulana kadar Şansölye Merkel ve kabinesinin görevlerine devam etmeleri istenmiştir.[14]

Trafik lambası koalisyonu için görüşmelerin (muhtemelen) başarıyla neticelenmesinin akabinde koalisyon anlaşmasını SPD ve Yeşiller’in parti tabanlarına ve FDP’nin de bir kurultayda onaylatması planlanmaktadır. Tüm bu hususların netleşmesi sonrası Cumhurbaşkanı Steinmeier’in hükümeti kurma görevini Olaf Scholz’a vermesi ve sonrasında üç siyasi partiden oluşan Federal Hükümetin bir ihtimal Aralık ortalarında kurulabilmesi hedeflenmektedir.

  1. CDU/CSU’nun şansölye adayı Armin Laschet’i ve partisini bundan sonraki süreçte neler beklemektedir?
2021 Federal Meclis seçimleri sonuçlarına göre SPD birinci parti olmuş ancak seçim akşamı CDU/CSU’nun şansölye adayı Laschet CDU/CSU’nun yeni hükümeti kurma görevine talip olduğu yönünde açıklamalarda bulunmuştur. Laschet’in bu yaklaşımı kamuoyunda ve partisinde eleştiri ve hatta tartışmalara neden olmuştur.[15] Bu süreçte ve seçim başarısızlığının da netleşmeye başlamasıyla birlikte Laschet’in istifa etmesi gerektiği dahi ima edilmiştir. En nihayetinde Laschet de seçim başarısızlığı yönünde açıklamalarda bulunarak sorumluluk üstlenmiştir. Ayrıca kişisel değişiklikler olacağını ve bu süreci yöneteceğini de açıklamıştır.[16]

Böylelikle Laschet’in Ocak 2021’den bu yana yürüttüğü CDU genel başkanlığı önümüzdeki aylarda yeni bir genel başkanlık arayışına geçilmesiyle birlikte sona erecektir. 2 Kasım’da yeni genel başkanın seçileceği bir sonraki kurultayın ne zaman gerçekleşeceği kararlaştırılacaktır. Buna göre en geç 2022 başında CDU’da yeni bir genel başkanın seçilmesi hedeflenmektedir. Böylelikle Aralık 2018’de Şansölye Merkel’in on sekiz yıllık CDU genel başkanlığını bırakmasının ardından üçüncü genel başkan değişimi olacaktır.

Bu bağlamda son üç yılda genel başkanlık yarışında iki kez mağlubiyet yaşayan ve son olarak seçim sürecinde Laschet’in ekibinde de yer alan Friedrich Merz’in yanı sıra Norbert Röttgen gibi bilinen isimler şimdiden öne çıkarılmaktadır.[17] Genel başkanlık seçiminin 2019’da SPD’deki sürece benzer bir şekilde tüm CDU’lu üyelerin katılımıyla gerçekleştirilmesi çağrıları da son günlerde öne çıkmaya başlamıştır.

Laschet’in ise bundan sonraki siyasi kariyerine Federal Meclis milletvekili olarak devam etmesi beklenmektedir. Son olarak Kuzey Ren-Vestfalya (KRV) eyalet başbakanlığı görevinden ayrılan Laschet’in yerine Hendrik Wüst KRV eyalet başbakanı seçilmiştir.[18]

[1] Erbil Başay, “Almanya’daki genel seçimlerden Sosyal Demokrat Parti birinci çıktı”, Anadolu Ajansı, 27 Eylül 2021.

[2] Bunun sebebi partinin üç seçim bölgesini kazanmasıyla ve Almanya seçim sistemiyle ilgilidir (Direktmandat).

[3] “Endgültiges Wahlergebnis: Bundestag wächst um ein Mandat auf 736 Sitze”, Almanya Federal Meclisi, 15 Ekim 2021, https://www.bundestag.de/dokumente/textarchiv/2021/kw41-bundeswahlleiter-endergebnis-863402 (Erişim tarihi: 2 Kasım 2021).

[4] “CDU-Personaldebatte: “Es geht nicht um die Person Armin Laschet”“, tagesschau.de, 7 Ekim 2021.

[5] “Reaktionen nach der Wahl: Scholz sieht Auftrag für Rot-Grün-Gelb”, tagesschau.de, 27 Eylül 2021.

[6] “SPD, FDP und Grüne – Ab Montag beginnen ‘vertiefte Sondierungen’”, zdf.de, 7 Ekim 2021.

[7] “Parteispitzen von SPD, Grünen und FDP für Koalitionsverhandlungen”, zeit.de, 15 Ekim 2021.

[8] “Papier für Ampel-Koalition: Worauf sich die Sondierer geeinigt haben”, tagesschau.de, 15 Ekim 2021.

[9] “Ampel-Spitzen für Koalitionsgespräche Das sind die Ergebnisse der Sondierungen von SPD, FDP und Grünen”, dlf.de, 18 Ekim 2021.

[10] “Vor Koalitionsverhandlungen Große Pläne – aber woher kommt das Geld?”, tagesschau.de, 20 Ekim 2021.

[11] “Lücken im Sondierungspapier – Ampel-Gespräche: Bei diesen Themen hakt es”, zdf.de, 16 Ekim 2021.

[12] “Ampel-Parteien wollen bis Ende November Koalitionsvertrag vorlegen”, zeit.de, 21 Ekim 2021.

[13] “Türkischstämmige Politikerin zur Bundestagsvizepräsidentin gewählt”, TRT Deutsch, 27 Ekim 2021.

[14] “Erste Sitzung des neuen Bundestags: Regierung bleibt geschäftsführend im Amt”, Federal Hükümet, 26 Ekim 2021, https://www.bundesregierung.de/breg-de/aktuelles/geschaeftsfuehrende-regierung-1971006, (Erişim tarihi: 2 Kasım 2021).

[15] “Reaktionen auf CDU-Niederlage – Kritik an Laschet aus den eigenen Reihen”, zdf.de, 28 Eylül 2021.

[16] “Neuaufstellung nach Wahl-Schlappe: Was wird jetzt aus der CDU?”, dlf.de, 1 Kasım 2021.

[17] “Nach Bundestagswahldebakel: CDU weiter auf Suche nach Krisenmanager”, TRT Deutsch, 30 Ekim 2021.

[18] “Nordrhein-Westfalen: Wüst zum Ministerpräsidenten gewählt”, tagesschau.de, 27 Ekim 2021.