Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ihanetinin affı olmadığını vurgulayarak, "Yurt içinde farklı maskeler altında gizlendiğini zanneden ya da yurt dışına kaçarak devlete millete yapmış olduğu ihanete rağmen huzur bulacağını sanan örgüt üyeleri varsa, buradan ben bir kez daha uyarmış olayım." dedi.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından düzenlenen "5. Yılında 15 Temmuz" başlıklı web sempozyumuna Cumhurbaşkanı Yardımcılığı Resmi Konutu'ndan çevrim içi katılan Oktay, etkinliğin, 15 Temmuz milli birlik ve beraberlik ruhunu perçinleyerek, ulusal ve uluslararası kamuoyunda zihinlerin tazelenmesine vesile olmasını diledi.
"15 Temmuz hain darbe girişimi, siyasi tarihimizde, demokrasiye ve millet iradesine vurulmaya çalışılan prangaların ihanet dolu son halkasıdır." diyen Oktay, 27 Mayıs askeri darbesiyle başlayan müdahaleler zincirine eklenen her yeni halkada Türkiye'nin temel demokratik kurumlarının vesayetçilerin hedefi olduğunu ve milletin sesinin bastırıldığını belirtti.
Oktay, 15 Temmuz'un milletin topyekun mücadele ruhuyla geçmişteki tüm darbe girişimlerinden ayrıldığının ve bir direniş destanına dönüştüğünün altını çizerek, şunları söyledi:
"O kara gece, 81 ilimizden genciyle yaşlısıyla, kadınıyla erkeğiyle tüm vatandaşlarımız iradesinin hiçe sayılmasına canı pahasına karşı durmuştur. Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine meydanları dolduran aziz milletimizin gösterdiği cesaret olmasaydı, kim bilir bugün nasıl bir Türkiye manzarası olacaktı. Çünkü 15 Temmuz FETÖ hain kalkışması, yalnızca egemenliğimize karşı bir vesayet girişimi değil açıkça bir terör saldırısı ve esaret girişimiydi. Bu saldırıya 17/25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimiyle ve 2015 yılının temmuz ayından itibaren yoğunlaşan çukur eylemleriyle de birlikte bakmak gerekir.
Türkiye'ye diz çöktürmek isteyen karanlık odaklar 15 Temmuz saldırısıyla asıl maksatlarını, ülkemiz üzerinde nasıl bir oyun oynamaya çalıştıklarını ortaya koymuştur. FETÖ maşasının yıllarca güdümlü şekilde hazırladığı alçak plan hamdolsun Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlı dik duruşu ve milletimizin cesaretiyle bozulmuştur. Sadece o gece değil, siyasi hayatının her döneminde her türlü vesayetin karşısında sarsılmaz bir kale gibi duran Sayın Cumhurbaşkanımız; 'Biz bu dünyada milletin gücünün üzerinde bir güç görmedik, tanımadık, tanımıyoruz" dedi ve milletimizi onurlu bir mücadeleye davet etti. İşte bu çağrı üzerine selalarla, dualarla meydanlara inen milletimiz tarihe geçecek bir direniş destanına daha, omuz omuza, birlik beraberlik içinde imza atmıştır."
"Şehitlerimizin, gazilerimizin bayraklaştırdığı mücadeleyi kararlılıkla sürdürüyoruz"
Darbe girişimi gecesi 251 kişinin şehit olduğunu hatırlatan Oktay, göğsünü siper ederek bu hayasız akını durduran şehitlere ve bugüne kadar vatan uğrunda şehadete yürüyen tüm şehitlere Allah'tan rahmet, gazilere de sağlıklı bir ömür diledi.Şehitlerin, gazilerin bayraklaştırdığı mücadeleyi kararlılıkla sürdürdüklerini vurgulayan Oktay, şöyle devam etti:
"15 Temmuz'da kimlerin Diyarbakır'da siper vaziyeti aldığını, kimlerin güney sınırımız boyunca harekete geçmek üzere işaret beklediğini unutmuş değiliz. Yabancı medya tarafından 15 Temmuz sürecinin nasıl çarpıtıldığı, görmezden gelindiği ve yaşananlara yanlı yaklaşıldığını da unutmadık. Umudunu FETÖ'cü cuntaya bağlayanların olayların seyri değişince nasıl hayal kırıklığı yaşadıklarını da iyi biliyoruz. 15 Temmuz'da yeniden canlanan 'Türkiye Geçilmez' ruhu, hem kuklayı hem kuklacıyı, terörü besleyen kim varsa kaynağını kurutmayı gerektirir, öyle de yapıyoruz. Cumhurbaşkanımız liderliğinde, başta hain FETÖ olmak üzere tüm terör örgütleriyle havada, karada, denizde; yurt içinde yurt dışında kararlılıkla mücadele ediyoruz ve etmeye de devam edeceğiz."
"Bu mücadelenin en önemli dayanaklarından birisi yargı sistemimizdir"
Oktay, adalet mekanizmasının 15 Temmuz'un ilk anlarından itibaren hemen harekete geçtiğini ve gerekli yargısal süreçlerin işletildiğini hatırlatarak, "Bu mücadelenin en önemli dayanaklarından birisi yargı sistemimizdir." dedi.Başta terör örgütü yöneticiliği ve üyeliğine ilişkin soruşturma ve davalar olmak üzere tüm sürecin hukuk ve hakkaniyet çerçevesinde, büyük bir titizlikle yürütüldüğünün ve yürütülmekte olduğunun altını çizen Oktay, şunları kaydetti:
"Sözde demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden ülkelerin hiçbirinde böyle bir süreçte bu kadar titiz bir adalet mekanizmasının yürütüldüğünü pek hatırlamıyoruz. Yargı teşkilatımız ilgili soruşturma ve davaları hem bağımsızlık hem de tarafsızlık ilkesine uygun olarak Anayasa ve kanunlar çerçevesinde sürdürmektedir. Bugüne kadar ülke genelinde yürütülen ve tamamı neticelendirilen soruşturmalar sonucunda toplam 289 fiili darbe davası açılmıştır. Bu davaların 288'i karara bağlanmış olup yargılaması devam etmekte olan bir dosya bulunmaktadır. Karara bağlanan fiili darbe davaları neticesinde 4 bin 890 sanığın mahkûmiyetine hükmedilmiştir. Yargı organımız bu mücadeleyi büyük bir fedakarlıkla yürütürken bir yandan da kendi içinde tespit ettiği hakim ve savcı kılığına giren örgüt üyesi teröristleri bünyesinden uzaklaştırmıştır.
15 Temmuz'dan bu yana ihraç edilen hakim ve Cumhuriyet savcısı sayısı 3 bin 968'dir. Hakimler ve Savcılar Kurulu iddiaları ciddiyetle inceleyerek FETÖ'nün adalet mekanizmasının her bir hücresinden temizlenmesine yönelik gayretlerini sürdürmektedir. FETÖ mensuplarının içeride ve dışarıda 15 Temmuz davalarını itibarsızlaştırma çabaları boşunadır. Hesap sorulmayan tek bir FETÖ'cü kalmayana dek bu sinsi terör örgütü ile mücadele edeceğiz. Güvenlik güçlerimizin ve istihbarat teşkilatımızın titiz çalışmalarıyla kendini gizleyen kripto FETÖ'cülerin önemli bir kısmını belirleyerek, kamu bünyesinden temizledik."
"Örgütün kamu kurumlarındaki mahrem yapılanmalarını ve arşivlerini birer birer ortaya çıkardık"
Oktay, mücadelenin uzun soluklu olduğunun bilinciyle FETÖ'nün ihanet kodlarını çözme ve yok etme çalışmalarının sürdürüldüğünü vurgulayarak, "Örgütün kamu kurumlarındaki mahrem yapılanmalarını ve arşivlerini birer birer ortaya çıkardık." diye konuştu.Örgütün kurum yapılanmalarına yönelik operasyonların yanı sıra örgüt evi operasyonları ve sınav soruşturmalarının da güvenlik birimlerince sürdürüldüğünü dile getiren Oktay, şunları söyledi:
"FETÖ ihanet şebekesinin sadece yurt içinde değil yurt dışındaki faaliyetlerinin sonlandırılması için de yoğun gayret içindeyiz. Bugüne kadar pek çok ülkeden 100'ün üzerinde FETÖ üyesi terörist, Türkiye'ye getirilerek adalete teslim edilmiştir. Örgüt elebaşının yeğeni Selahattin Gülen, örgütün Emniyet personelinden sorumlu mahrem imamlarından Ahmet Yiğit, Türk Silahlı Kuvvetleri mahrem yapılanmasından İsmail Okkalı ve FETÖ'nün PKK ile ilişkisini sağlayan Gürbüz Sevilay gibi isimler sadece geçtiğimiz 7 ay içerisinde ülkemize getirilen isimlerden sadece bir kaçıdır. Milli İstihbarat Teşkilatımız son olarak FETÖ'nün Orta Asya Sorumlusu Orhan İnandı'yı da ülkemize getirerek adalete teslim etmiştir."
"Dünyanın neresinde olursa olsun bu ihanet şebekesini son hücresine kadar temizleyeceğiz"
Diğer tüm terör örgütleri gibi FETÖ ile mücadelenin de kesintisiz süreceğine işaret eden Oktay, "Yurt içinde farklı maskeler altında gizlendiğini zanneden ya da yurt dışına kaçarak devlete millete yapmış olduğu ihanete rağmen huzur bulacağını sanan örgüt üyeleri varsa buradan ben bir kez daha uyarmış olayım. FETÖ ihanetinin affı yoktur. Dünyanın neresinde olursa olsun bu ihanet şebekesini son hücresine kadar temizleyeceğiz. Tek bir şehidimizin kanını, tek bir gazimizin ahını yerde bırakmayacağız. Kan döken, bu millete pusu kuran, zarar veren hiçbir yapının dünyanın hiçbir yerinde varlığını sürdürmesine izin vermeyeceğiz. Bunu FETÖ'cülere kucak açan ülkeler de FETÖ'yü taşeron olarak kullananlar da böyle bilsin." ifadelerini kullandı."Bulunduğu her ülke için tehdittir"
Oktay, FETÖ'nün yüzün üzerinde ülkede devlet içerisinde yapılanmış ve devlet mekanizmalarına sızmış uluslararası bir terör ağı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:"Her zaman söylüyoruz. Bu şer şebekesi sadece Türkiye için değil bulunduğu her ülke için tehdittir. ABD ve AB ülkeleri başta olmak üzere bugün FETÖ'yü kullanışlı görerek besleyenler yarın mutlak şekilde bu örgütten muzdarip olacaktır. FETÖ'nün eli kanlı bir terör örgütü olduğunu kabul ederek gerek kılcallarından temizleyen gerek örgüt mensuplarının ülkemize iade sürecinde destek veren tüm dost ve kardeş ülkelere teşekkür ediyor, tutumlarının diğer ülkelere de örnek olmasını diliyorum.
15 Temmuz'daki bu destansı mücadeleyi unutmayacağız, unutturmayacağız ve aynı zamanda ihtiyat ve teyakkuzu da elden bırakmayacağız. Gerektiğinde canı pahasına iradesine sahip çıkan milletimiz bir daha asla yeni 27 Mayıs'ların, 12 Eylül'lerin, 28 Şubat'ların, 15 Temmuz'ların yaşanmasına müsaade etmeyecektir, etmeyeceğiz."
Oktay, Ömer Halisdemir, Abdullah Tayyip Olçok ve şehit özel harekat polisi Demet Sezen gibi kahramanların aziz hatırasını ve "Türkiye Geçilmez" ruhunu yaşatan SETA'ya ve sempozyumda emeği geçenlere teşekkür etti.
[AA, 14 Temmuz 2021].