Türkiye’nin Güvenli Bölge siyaseti ne zaman başladı? ABD ile yürütülen siyasi süreç nasıl bu noktaya geldi ve tek taraflı askeri harekat kararı nasıl alındı? Türkiye, Güvenli Bölge ile ne amaçlıyor? Türkiye’nin askeri harekatı nasıl şekillenebilir? Türkiye’nin askeri harekat sonrası istikrar ve inşa faaliyetleriyle neler inşa edilecek?
Devamı
Türkmen siyasetinin ilerleyen süreçte karşılaşacağı en önemli meydan okumalardan birinin yeni anayasa süreci olacağı söylenebilir.
Devamı
Türkiye ve ABD, Suriye’nin kuzeydoğusu için uzun dönemli amaç ve beklentileri dahilinde farklı jeo-politik seviyelerde davranış modelleri geliştirmektedir. Türkiye, daha çok kendi güvenliği ve ‘mikro-bölgesel’ çıkarlarına yönelik strateji geliştirirken ABD Ortadoğu politikalarını ve küresel rekabet kaygılarını ön plana çıkartmaktadır.
ABD bu sefer sözünde duracak mı?
Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’da eski adıyla Astana Süreci diye anılan toplantıların on üçüncüsü gerçekleştirilirken Suriye’de sahada da önemli bir mücadele yaşanıyor.
Uyum politikası, iç barış, insan hakları, güvenlik, yabancı düşmanlığı ve uluslararası algı bağlamında kritik boyutlar içeriyor. İnsanımızdaki ekonomik kaygılarla birleşen "dışlayıcı ve öfkeli" tepkiler açısından da alarm zillerini çaldırıyor.
Güvenli bölge Suriye krizi başladığı andan itibaren Türkiye ile ABD arasında sürekli müzakere konusu olan fakat bir türlü sonuca ulaştırılamayan bir mesele haline geldi.
Devamı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İspanya'nın başkenti Madrid'de "Küresel ve Bölgesel Gelişmeler Karşısında Türk Dış Politikası" başlıklı bir panel düzenledi.
Devamı
Bu analiz Türkiye’nin Irak’ta bulunan askeri üslerinin kendi güvenliği açısından önemini değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
Türkiye 15 Temmuz darbe girişiminin hemen akabinde terörle mücadele bağlamında terörü kaynağında bertaraf etmeye yönelik yeni bir güvenlik doktrini belirlemiş ve bu bağlamda sınır ötesi harekatlara yönelmiştir.
ORSAM Suriye Çalışmaları Koordinatörü Orhan, "Türkiye açısından, Fırat'ın doğusunda YPG/PKK'nın kontrol ettiği her alan bir terör yuvası ve Türkiye'nin stratejisindeki birinci öncülük YPG'nin alan kontrolünün sona erdirilmesi." dedi.
Türkiye 31 Mart'ta gerçekleşecek yerel seçimlere odaklanmışken dış politikada hareketlilik devam ediyor. Bu hareketliliğin sıklet merkezini ise Suriye oluşturuyor.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, "ABD, Türkiye’ye rağmen adım atmanın daha maliyetli olduğunu ne kadar hızlı kavrarsa kendisi için o kadar iyi olur. Zira Türkiye hiçbir alanda alternatifsiz değildir." dedi.
Güvenli bölge konusunda Türkiye'nin önceliği her ne kadar sınır hattının terörden temizlenmesi olsa da, bölgenin imar edilmesiyle birlikte mültecilerin geri dönüşünün sağlanması da büyük önem arz ediyor.
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları, ardından gelen Astana süreci ve İdlib anlaşması gibi zorlu dönemeçler iki liderin aldığı inisiyatifler sayesinde mümkün olabilmiştir
Suriye iç savaşının başından beri PKK, Haseke'den Akdeniz'e kadar Türkiye'nin tüm güney sınırını kapsayacak bir terör devletini kurmayı hedefledi...
Alptekin: PYD’nin PKK’nın Suriye şubesi olduğunu bilmeyen yok. ABD eski savunma bakanı Carter’dan Suriye özel temsilcisi Jeffrey’e kadar herkes bu ilişkiyi bilerek girdi bu işe. PYD’nin zorla silahaltına aldığı Kürt çocuklarını çatışmaya sürdüler, DEAŞ’ı ise halının altına süpürdüler.
Brett McGurk Trump'ın baskısıyla görevini bıraktı. Ancak Türkiye düşmanlığını bırakmamış. Bu Obama kalıntısı ve saplantılı adam makaleler yazıp PYD'ye verilen desteği utanmazca meşrulaştırma gayreti gösteriyor.
Türkiye tampon bölge, uçuşa yasak bölge, silahsızlandırılmış bölge gibi daha dar bir uygulama değil, bölgeyi gerçekten ve kalıcı olarak güvenli tutacak bir uygulama tercih edecektir.
ABD, Türkiye'nin Suriye politikasını sınır güvenliği ve DEAŞ'la mücadele ile sınırlandırmaya çalışıyor. Türkiye'nin Suriye'de PYD'den bir saldırı gelmemesi ile yetinmesini ve DEAŞ'la mücadeleyi kendi anladıkları biçimde merkeze almasını istiyor.
Çekilme Türkiye ile koordine edilmedikçe ABD'nin bıraktığı boşluk fiilen İran tarafından doldurulur. Ve Ortadoğu da ağırlıklı şekilde Rus nüfuzuna kalır. Tel Aviv dahil bütün müttefik başkentler yönünü giderek Moskova'ya çevirir.