Merkel hükümetinin, kendisinden önceki Schröder hükümetinden farklı olarak, Türkiye ile eşit ortakların birbirine karşı saygı temeline dayalı dengeli bir ilişki kurmak yönünde hareket etmediği algısı giderek güçleniyor.
Devamı
Ajans Dergi'ye konuşan SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, İsrail'in Gazze'yi de Batı Şeria gibi kontrol edilebilir bir toprak parçasına çevirmek ve bunu izolasyonla, ablukayla bir nevi Gazze halkına diz çöktürerek yapmak istediğini belirtti.
Devamı
Siyasal yöntem olarak Erdoğan'ın kurucu siyasetinin temelinde, Erbakan'ın izlemiş olduğu naif siyasetin ötesinde, kendi değerlerine yönelik saldırılar karşısında daha etkili, ancak geniş toplumsal kesimleri bu mücadeleye ortak eden bir siyaset vardır.
SETA analisti Fahrettin Altun, Gülen Hareketi'nin ulusal ve uluslararası alanda İslamofobinin alanını genişlettiğini, ayrıca Gülen Hareketi'nin bürokrasideki faaliyetleri dolayısıyla radikal laiklik politikalarını savunanlara çok geniş bir meşruiyet alanı oluşturduğunu belirtti.
Der Spiegel'in Almanca ve Türkçe hazırladığı Erdoğan Devleti başlıklı dosya, Erdoğan'ın ömür boyu iktidarda kalarak Erdoğan Devleti kurmak isteyen otoriter, despot ve adım adım şeriatı getiren bir lider olduğu imajı çiziyor. Der Spiegel'in kullandığı argümanlar ise oldukça tanıdık
ABD İsrail'i kendinden bilmeye ve sadece Arap-İsrail sorununda değil, Ortadoğu'nun diğer sorunlarında da çözümün değil sorunun bir parçası olmaya devam ediyor.
İsrail'in son Gazze saldırılarının arka planında, Hamas ile El Fetih'in Milli Uzlaşı Hükümeti kurmasına yönelik öfkesi yatıyor.
Devamı
İsrail tarafından yükselen intikam çığlıkları, Filistin'de kan ve gözyaşını katlayacak; İsrail uluslararası kamuoyunu da bu olayla arkasına almışken geniş çaplı bir saldırıdan kaçınmayacaktır.
Devamı
SETA İstanbul Dış Politika Araştırmacısı Kemal İnat, Avrupa'da aşırı sağ partilerin Almanya da dâhil olmak üzere yükselişini değerlendirdi.
Avrupa Parlamentosu'nda üçüncü büyük siyasi görüşü oluşturacak olan yabancı düşmanı partilerin oy oranlarını artırmaları, Avrupa'da öteki olmayı daha da zorlaştıracak bir gelişme olarak karşımıza çıkmaktadır.
Etrafımızda önemli seçimler yapılıyor: Avrupa Parlamentosu'nda aşırı-sağ ve euro-septiklerin yükselişe geçtiği seçimler, Mısır'da darbe tiyatrosunun son perdesi cumhurbaşkanlığı seçimleri.
SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde AB karşıtı aşırı sağcı partilerin kazandıkları başarıların, Türkiye'nin üyeliğine negatif etkilerinin olabileceğini belirtti.
Avrupa'da çok kültürlülük söyleminin geldiği noktayı da sorgulamamız gerekir. Fakat şu anda aslolan, Avrupa Parlamentosu seçimleri vesilesiyle konuşulması gereken, Avrupa Birliği fikrine ne olduğu sorusudur.
Türkiye daha güçlü bir ülke olsaydı, kimse bu tür çalışmaların iç siyaset açısından önemli sonuçlar doğurabilecek birtakım gelişmelerin işareti olduğu beklentisi ya da endişesine kapılmazdı.
Türkiye - Rusya ilişkilerinin Kırım meselesinden dolayı gerilebileceği öngörülebilir. Ancak ciddi bir kriz beklenmemektedir.
AB'nin komşularına karşı dayatmacı politikalar yerine işbirliğine yönelik politikalar geliştirmesi önem kazanmaktadır.
28 Şubat, Osmanlı sonrası bu topraklarda kurulan düzenin Batı'ya sunabileceği bütün hizmetlerin rafine bir hülasasıydı.
Türkiye'nin kendi çıkarlarını önceleyen politikalarından rahatsız olan çevrelerin Türkiye'yi alışageldikleri sulara döndürmeye çalışmaları uluslararası sistemin güç politikasının doğası gereğidir.
Başbakan Erdoğan'a karşı an itibariyle yürütülen kampanyada 28 Şubat'taki uluslararası kampanya ile ciddi paralellikler taşımakta. 28 Şubat'taki gibi yerel aktörler uluslararası güdümle maşa olarak kullanılmakta.
Batı'nın Ortadoğu veya İslam dünyası için çizdiği terörist imajını içselleştirme konusunda mahiriz.