Doğu Akdeniz’de Mısır’la imzaladığı deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşmasıyla Türkiye’nin kıta sahanlığı üzerinde hak iddiasında bulunan Yunanistan tehlikeli bir oyun oynuyor. Hâlbuki Atina söz konusu anlaşma ile hak iddia ettiği deniz alanlarını koruyabilecek güce sahip değil.
Devamı
Güvenlik Uzmanı Aslan, 'Türkiye'nin Libya ile yapmış olduğu anlaşma ve Oruç Reis'in bölgedeki faaliyetleri ile simgeleşen bu gelişimler aslında Yunanistan'ın ütopik siyasi emellerinin önüne set çekilmesi anlamına geliyor.' dedi.
Devamı
Doğu Akdeniz Türkiye'nin en stratejik gündem maddelerinden biri haline geldi. Belki de Türkiye'nin gelecek yüzyılını şekillendirecek nitelikte olaylar bizi bekliyor. Enerji bağımlılığı meselesinden tutun da Türkiye'nin komşu coğrafyalarla kuracağı ilişkilere kadar birçok alanda önü ya açılacak ya da kapanacak.
Beyrut limanını yok eden patlama ve Yunanistan ile Mısır'ın provokasyonu bölgedeki gerilimi yeniden yükseltti. Atina ve Kahire, Ankara'nın Kasım 2019'da Trablus ile imzaladığı ve BM'ye bildirdiği deniz yetki anlaşmasının tam hilafına olan sözde münhasır ekonomik bölge anlaşması imzaladıklarını önceki gün duyurdu.
Rasyonel olan, Brüksel’in Ankara’ya karşı bu düşmanca politikalara yaptırımlar yoluyla destek verip Türkiye’yi iyice Batı’dan uzaklaştırmaması. Ama AB’nin geçmişteki bazı kararları hatırlandığında Avrupa başkentlerinin Türkiye konusunda rasyonel olanı tercih edeceklerini beklemek zorlaşıyor.
6 Ağustos’ta duyurulan Yunanistan-Mısır deniz sınırı antlaşmasının kapsamı nedir? Yunanistan ve Mısır Doğu Akdeniz’de nasıl bir politika izliyor? Türkiye duyurulan anlaşmaya ne tepki gösterdi?
Türkiye, Yunanistan'ı bırakıp daha büyük ölçekte bir bölgesel oyuncu olduğunu ve küresel aktörlerle etkileşim içerisinde bir bölgesel politika izlediğini gösterdi. Dolayısıyla Yunanistan Türkiye için bir bölgesel rakip olmaktan çıktığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bundan dolayı da Yunanistan sürekli olarak İsrail, Rusya, ABD ve Avrupa Birliği gibi aktörler üzerinden Türkiye'yi sınırlandırmaya çalışmaktadır. Bunun için de özellikle Doğu Akdeniz'de Türkiye'yi dışarıda bırakan projeler geliştirmeye öncülük etmeye başladı.
Devamı
ABD’nin Dedeağaç (Yunanistan)’ta kurduğu askeri üssünün niteliği nedir? Dedeağaç Üssü’nün kurulmasından önceki gelişmeler nelerdir? Üssün kurulmasının siyasi arka planı nedir? Üssün kurulmasının hukuki durumu nedir? ABD ve Yunanistan’ın Dedeağaç’taki faaliyetlerinin Türkiye’ye yansımaları nelerdir?
Devamı
SETA Güvenlik Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, Türkiye ve Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de yaşanan gerilimi değerlendirdi.
Türkiye karşısında Yunanistan ve GKRY’nin maksimalist taleplerine ve onların Ankara ile yaşadığı anlaşmazlığı kendi çıkarları için kullanmak isteyen Fransa’nın ihtiraslı politikalarına destek vermesi AB’nin yapacağı ciddi bir hata olur.
Merkel'in olumlu girişimi tüm AB başkentlerinde desteklenmeli. Doğu Akdeniz'deki gerilime kısa bir mola verildi.
Doğu Akdeniz’de yaşanan son Navtex gerginliğinin sebebi nedir? Yunanistan’ın deniz yetki alanları ve arama-tarama faaliyetleriyle ilgili iddiaları nelerdir? Türkiye’nin bu iddialara yönelik tutumu nedir? İddialara karşı atılan adımlar nelerdir? Sorun, uluslararası hukuk açısından nasıl değerlendirilmektedir? AB’nin söz konusu gelişmelere yönelik tutumu nasıldır?
Libya krizinde kritik Sirte-Cufra cephesi için iki tarafta da hazırlıklar devam ediyor. Vatiye Hava Üssü'nün muhtemelen BAE uçakları tarafından vurulması ile tarafların kararlılığı bir kez daha görüldü. Ankara bu tür bir saldırının tekrarlanmaması için önlemlerini alırken, dün Libya ve Malta içişleri bakanları Milli Savunma Bakanı Akar ile görüştüler. Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz günlerde BM'nin desteği ile Libya'da "yeni bir anlaşma" yapılacağını söylemişti. Bu anlaşmanın ne olduğu hayli merak konusu. Trablus, 2015 şartlarına dönmek için Sirte ve Cufra'yı almak istiyor. Bingazi tarafı ise bunun petrol bölgelerinin kontrolünü ve Hafter'in tüm desteğini kaybetmesi anlamına geleceğini iyi biliyor. Türkiye ve Rusya dahil etkili güçlerin diplomatik çabaları Sirte-Cufra çatışmasını engeller mi? Petrol gelirinin dağılımı üzerine anlaşılırsa, Sirte batıya, Cufra doğuya bırakılarak bir pazarlık yapılır mı? Yakında göreceğiz.
Dış politikada nasıl da her başlık birbirine hızla bağlanabiliyor. Suriye sadece Suriye'den ibaret olmadığı gibi Libya da sadece Libya'dan ibaret değil. Bir yere dokunduğunuzda hemen bir başkasından ses gelebiliyor. Sanki bir duvardaki tuğlalar gibi. Birini yerinden oynattığınızda diğerleri de sarsılmaya başlayabilir. O nedenle her an beklenmedik sonuçlarla karşılaşmak mümkün. Önümüzdeki dönemde bu tuğlalardan kimileri kendilerine güvenli kaleler inşa ederken kimileri de yıkılan duvarların altında kalacak gibi görünüyor.
Türkiye'ye yönelik ağır ideolojik kampanyanın hedefi, Ankara'nın Suriye, Libya ve Doğu Akdeniz'deki yeni hamlelerinin taktik kazanımlardan stratejik kazanımlara dönmesini engellemek.
Güney Kafkasya'da gerginlik yeniden tırmandı. Ermenistan, Azerbaycan mevzilerine saldırdı, Bakü ordusu karşılık verdi ve çatışma çıktı. Uzmanlara göre Erivan, dikkatleri hukuka aykırı adımlarından dağıtmaya çalışıyor. Son çatışma da provokasyon.
"Yakın markaj" tanımlamasını Milli Savunma Bakanı Akar ve Genelkurmay Başkanı Güler'in Trablus'a yaptığı ziyaret dahil son dönemdeki karşılıklı diplomasi trafiği için kullandı.
Yunanistan’ın Libya politikasını Doğu Akdeniz’de Türkiye ile yaşadığı rekabetten ayrı düşünmek mümkün değildir.
Fransa, Libya petrollerinden aslan payını almak istiyor ve ülkenin kendi nüfuzu altında bir hükûmet tarafından yönetilmesi için çalışıyor. Bu politika çerçevesinde Mısır, BAE ve Suudi Arabistan yönetimleriyle, İsrail tarafından da desteklenen bir ittifak yaptı. Zamanla Yunanistan’ın da katıldığı bu ittifakın öncelikli hedefi, General Hafter’in desteklenmesi yoluyla Türkiye, Katar ve İtalya gibi rakiplerin Libya’dan uzak tutulması idi.
Türkiye Libya ve Doğu Akdeniz'de adım adım ilerlemeye devam ediyor. Türkiye'nin bu iki alandaki etkinliği bakımından altı ay öncesine nazaran büyük bir fark var.