Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis 13 Mayıs'ta Türkiye'ye ziyaret gerçekleştirecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 7 Aralık 2023 tarihinde yaptığı görüşmeler ve yapılan antlaşmalar sonrasında iki ülke arasındaki pozitif gündemin sıcak tutulduğu görülüyor. "İhtiyatlı iyimserlik" ile "aktif diplomasi" şeklinde tarif edilebilecek ikili ilişkilere bu ziyaretin katacağı ivmeyi analiz etmekte fayda var.
Devamı
Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde yakın dönemde gerçekleşen olumlu gelişmeler nelerdir? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Atina ziyaretinde alınan kararlar nelerdir? Atina ziyaretinin önümüzdeki sürece yansımaları neler olabilir?
Devamı
Son zamanlarda Türkiye ve Yunanistan arasındaki yumuşamanın ve tekrar kurulmuş olan üst düzey diyalog sürecinin iki ülke arasındaki sorunların çözümüne dair bir ilerlemeye yol açıp açmayacağı en çok sorulan soruydu.
Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi'nin 5. toplantısı için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyetiyle dün Atina'daydık. Pozitif gündemi ilerletme amacıyla Atina'ya giden Erdoğan'ın Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ve Başbakanı Miçotakis ile görüşmeleri olumlu bir atmosferde gerçekleşti. Ziyarete verilen önem, konsey toplantısına Türk tarafından 8, Yunan tarafından 11 bakanın katılmasından anlaşılabiliyordu. Aslında bu ziyaret öncesinde iki taraftan da jestler gelmişti.
Uzmanlar, Yunanistan Başbakanı Miçotakis'in, "Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin iyi seyredebilmesi için Türkiye’nin Yunanistan ve Batıya ilişkin tavrının değişmesi ve seçimlerden sonra büyük bir stratejik karar alması gerek." ifadesini değerlendirdi.
Türkiye ve Yunanistan arasında Kıbrıs, Ege ve Doğu Akdeniz’e dair çok sayıda sorunun neredeyse hiçbirisinin uzun yıllardır çözülememesi şaşırtıcı bulunması gereken bir durumdur. Uzun bir ortak geçmişe, ortak bazı kültürel değerlere, karadan ve denizden uzun sınırlara, dolayısıyla kaçınılmaz bir komşuluk ilişkisine sahip herhangi iki ülkenin onlarca sorununun neredeyse hiçbirisini altmış yıldan fazla bir süredir çözememiş olmalarının “kendine özgü” bazı nedenlere dayandığı daha ilk bakışta fark edilebilir.
Gelişmelerin seyri büyük ölçüde Yunanistan'ın bundan sonra atacağı adımlara göre şekillenecek. Her halükarda Türkiye-Yunanistan ilişkileri artık eski formatında olmayacak.
Devamı
Yunanistan'ın maksimalist hamlelerine ve iddialarına karşı duyarlı olunması zorunluluğunu ortaya çıkarıyor. Bu noktada Doğu Akdeniz'de sergilenen kararlılık ve caydırıcılığın artırılarak Ege'deki eski ve yeni Yunan girişimlerine karşı uygulanması önemli. Geçmişte Ege'de iki ülke arasında bir Lozan dengesi oluşturulmuştu ve Yunanistan bu dengeyi hep kendi lehine bozdu. Dolayısıyla artık ya Lozan dengesinin yeniden tesis edilmesinin ya da Ege'de yeni ve sürdürülebilir bir dengeyi oluşturmanın zamanı geldi görünüyor.
SETA Dış Politika Araştırmacısı, Uluslararası Hukuk Uzmanı Prof. Dr. Yücel Acer son günlerde yaşanan gelişmeler ışığında Türkiye - Yunanistan ilişkilerini değerlendirdi.
Yunanistan ve Türkiye seçimlere çok yakın iken Washington'un Atina'yı, halk tabiriyle şımartması, NATO müttefikleri arasında riskli bir sürece işaret ediyor. Ankara, güvenlik taleplerinin karşılanması konusunda ısrarlı olacak. İsveç ve Finlandiya'nın üyeliği vetosunda da Suriye'de operasyon konusunda da milli çıkarlarının gerektirdiği adımları atacak.
Ankara, Ukrayna krizini ve tetiklediği süreci ittifakın daha güçlü olması için bir fırsat olarak değerlendiriyor. Türkiye'nin güvenlik kaygılarının giderilmesi ittifak içi dayanışma göstergesi olacaktır. Britanya'nın Türkiye'ye savunma sanayisi alanındaki ambargoları kaldırması diğer üyeler tarafından da takip edilmelidir.
Rusya'nın Ukrayna işgaliyle birlikte Türkiye'nin jeopolitik ortamında yaşanmakta olan değişim Türkiye'nin dış ve güvenlik siyasetine dair önceliklerinde yeni bir hesaplamayı ve gözden geçirmeyi zorunlu kılmaktadır.
Miçotakis’in ziyaretinde ön plana çıkan üç nokta bulunuyor. Bunlardan birincisi Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin son dönemde dile getirdiği Kıbrıs sorununda iki devletli çözüm önerisine karşı çıkılması, ikincisi Türkiye’ye silah transferlerinin engellenmesi, üçüncüsü ise Yunanistan’ın F-35 savaş uçağı alım talebini açıkça dile getirmesi.
Avrupa'nın geleceğinin şekillenmesinde üç ülkenin kritik rolü var: Rusya, İngiltere ve Türkiye.
Türkiye merkezli diplomasi trafiğinin artarak devam etmesi bekleniyor. Bu beklenti sadece bölgesel istikrarsızlıklar veya küresel meydan okumalardan kaynaklanmıyor. Diğer bir ifadeyle, Türk diplomasisi bu hususlar dahil olmak üzere girişimci bir karakterde ve yapıcı bir şekilde her geçen gün etkisini artırıyor. Bu etki artık kimsenin göz ardı edebileceği nitelikte değil.
Fransa-Yunanistan savunma anlaşması büyük ölçüde Paris'in ihtirasları ve Yunanistan'ın kaygıları sonucunda ortaya çıkmış; stratejik değil, taktik bir adım.
Bu ayın dış politika gündemi hayli yoğun. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Haziran'da NATO Zirvesi'nde ABD Başkanı Biden ile görüşecek. Haziran sonu da AB Liderler Zirvesi Türkiye ile 'pozitif' ajandayı değerlendirecek.
Avrupa’da koronavirüs (Kovid-19) salgınının bilançosu nedir ve aşılama süreci ne aşamadadır? Aşılama sürecine dair AB içinde yaşanan sorunlar neler? Üye ülkelerin aşı tedarik sorununa yönelik tutumları ne? Avrupa Birliği “aşı milliyetçiliğine” doğru mu sürükleniyor? Avrupa’da yaşanan aşı krizi ve “aşı milliyetçiliği” suçlamaları ne anlama geliyor?