Yılmaz Ensaroğlu, bir örgütle mücadele edilirken hukuk çerçevesinden çıkmamanın devletlerin görevi olduğunun altını çizdi.

Avrupa'da yükselen İslam karşıtlığına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yılmaz Ensaroğlu, “Gözüken o ki, Avrupa'nın Müslümanlarla-İslam'la ilişkisini normalleştirmeye ihtiyacı var.” dedi.

Yılmaz Ensaroğlu, geçtiğimiz haftanın “Süreç yönetimi süreci” olarak Cizre'ye rağmen verimli geçtiğinin altını çizdi.

Çözüm Süreci'nin usul ve yöntemleri noktasında uzlaşı sağlanmasının önemli olduğunun altını çizen Yılmaz Ensaroğlu, “Eğer siz usulde mutabık kalmamış iseniz, esasta anlaşmaya varsanız bile usule dair yapılacak hatalar esası ortadan kaldırabilir ya da çok ciddi ölçüde tehlikeye sokabilirdi.” dedi.

Sivil toplumunun Çözüm Süreci'ne desteğini sürdürmesinin önem taşıdığını belirten Yılmaz Ensaroğlu, süreçte bir kesinti beklemediğinin altını çizdi.

Yılmaz Ensaroğlu, sivil toplum ve medyanın, Çözüm Süreci'ndeki ana aktörleri çözüm doğrultusundan sapmamaya teşvik etmesi ve yüreklendirmesi gerektiğini belirtti.

Yılmaz Ensaroğlu, kamuoyunun PKK'nın tekrar silahlı eylemlere karışmayacağı konusunda teminata ihtiyaç duyduğunu belirtti.

Yılmaz Ensaroğlu, Çözüm Süreci için ciddi bir medya ve iletişim stratejisine ihtiyaç olduğuna dikkat çekti.

Yılmaz Ensaroğlu, Çözüm Süreci'nin toplum ya da hükümet bağlamında değil, legal ve illegal Kürt siyasi aktörleri açısından da dönülmez bir noktada olduğunun altını çizdi.

SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırmaları Direktörü Yılmaz Ensaroğlu, toplumu birbirine bağlayan değerler ne kadar ortaklaştırılabilirse, Türkiye'de toplumsal barışın o denli sağlanacağına dikkat çekti.