Siyasetin bir merkezi vardır. Bu merkezi, sosyolojinin çoğunluğunun değer dünyası belirler. Merkezi temsil eden siyasi partinin siyaset üretme kapasitesine göre, bazı dönemlerde çekim merkezi güçlenir.
Devamı
Geçtiğimiz pazar günü İYİ Parti'nin olağanüstü kurultayından yeni genel başkan olarak Müsavat Dervişoğlu çıktı. Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı, İzmir MHP İl Başkanlığı, MHP Genel Başkan Adaylığı (2012), İYİ Parti Genel Başkan Yardımcılığı ve Grup Başkanvekilliği yapan Dervişoğlu, eski genel Başkan Akşener'in de desteğini alarak zorlu bir sürecin yönetimini devraldı. İYİ Parti'nin 31 Mart seçimlerinden yüzde 3.76 alarak yenilgi ile çıkması Akşener'in olağanüstü kurultaya gitmesinin ve yeniden aday olmamasının temel nedeni elbette. Fay hatları üzerinde kurulan İYİ Parti'nin Akşener döneminde yürüttüğü 2019 ve 2023 ittifak siyaseti bu partiye hiç iyi gelmedi. Masadan kalkmak da masaya yeniden oturmak da kırk katır mı kırk satır mı misali İYİ Parti'nin aleyhine çalıştı. Ve masaya oturan diğer sağ partiler gibi İYİ Parti de CHP ile yaptığı ittifaktan dolayı seçmenini kaybetti. Dahası, CHP'nin merkez sağ seçmene ulaşmasında aracı oldu ve özellikle İmamoğlu ve Yavaş gibi belediye başkanlarının İYİ Parti yönetimine rağmen seçmenini kendisine çekmesine fırsat oluşturdu.
Devamı
31 Mart yerel seçimleri Türk siyasetinin çehresini derinden değiştirebilecek bir sonuç üretmiş görünüyor. Birçokları için sonuçları sürpriz niteliği taşıyor. AK Parti cenahında seçimlerin hiçbir zaman kaybedilemeyeceğine dair bir inanç, muhalefet cenahında ise seçim kazanamamanın getirdiği psikolojik bir ruh hali vardı. Her iki kesim de rasyonelitesini yitirdikleri bir noktaya gelmişlerdi. Seçim sonuçları yeniden siyasal rasyoneliteye dönmeye imkan sağladı.
31 Mart seçim sonuçları, on yıllar sonra gelen bir başarı olarak CHP'de yeni bir dönemin başladığına yönelik savları güçlendirdi. Nitekim CHP'nin sandıktan birinci parti çıkması ve önceki döneme kıyasla kazandığı belediye sayısını artırması, CHP'lilerin dahi bu kadarını beklemediği bir sonuçtu. Dolayısıyla ortada CHP açısından oldukça olumlu sonuçlanmış bir yerel seçim olduğu net bir biçimde ifade edilebilir.
31 Mart Seçim Sonuçları Ne Anlatıyor?
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 89. sayısı raflarda yerini aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim akşamı yaptığı balkon konuşmasıyla 31 Mart seçimlerini "bir bitiş değil, bir dönüm noktası" olarak niteledi. Milli iradeye saygısını bir kez daha gösteren Erdoğan, kapsayıcı bir dille demokrasinin erdeminden bahsetti.
Devamı
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfınca (SETA) "31 Mart'a Doğru Türkiye" başlıklı panel düzenlendi.
Yakın dönemde Rusya-Ukrayna Savaşı'na yönelik geliştirdiği diplomatik açılımlar, Suriye ve Irak'taki terör örgütleriyle askerî mücadelesi, Gazze'deki insanlık dramına karşı duruşu ve savunma sanayii hamleleri ekseninde uluslararası kamuoyunun radarına giren Türkiye, 2023 yılında hem sosyo-ekonomik hem de siyasal kazanımlarını koruyup geliştirme hususunda kritik görülebilecek bir Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Seçimleri'ne sahne oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı, seçimlerde şüpheye yer bırakmayacak şekilde başarılı sonuçlar elde etti. 100. yıldönümünü kutlayan Türkiye'de Erdoğan'ın karizmatik liderliği ve Cumhur İttifakı'nın ortaya koyduğu stratejik akıl bir kez daha karşılık buldu. Dolayısıyla 2023 seçimlerinden siyasal gücünü koruyarak çıkan Cumhur İttifakı bileşenleri 31 Mart'ta gerçekleşecek yerel seçimlere sosyo-psikolojik üstünlükle giriyor.
Yerel seçimlere 22 gün kala Cumhur İttifakı ile Yeniden Refah Partisi (YRP) arasındaki ilişki netleşiyor. Bu seçimlerin en önemli olgusu Mayıs 2023 seçimlerinde CHP ile ittifak yapan muhalefet partilerinin tek başına seçime girme kararıydı. "Üçüncü yol söylemi" ile İYİ Parti bu tercihi en açık şekilde ortaya koyan parti oldu. CHP çevrelerinin tüm eleştirilerine ve partisinden istifalara rağmen Akşener kararlı davrandı. Zafer Partisi, DEVA, SP, GP ve Memleket Partisi de kendi adaylarını çıkardı. 2019 ve 2023 ittifaklarının CHP haricindeki ittifak partilerine kaybettirmesi ve CHP'den gelen küçümseyici eleştiriler sağ partileri küstürdü. DEM Parti ise parti içi bölünme ve Kandil'den gelen uyarılarla aday çıkarsa da karmaşık ve kısmi bir işbirliği yapmaktan geri durmadı. Sözgelimi İstanbul büyükşehirde kampanya yapmayan bir adayı var DEM Parti'nin. Yine CHPDEM Parti arasındaki karmaşık ilişki polemikler, meclis üyelikleri pazarlıkları ve aday çıkarılmayan ilçeler üzerinden sürüyor. Muhalefet partileri üçüncü yol anlayışıyla hem iktidarı hem de CHP muhalefetini eleştiren söylemlerle kampanya yürütüyorlar. Bu söylemlerin belirgin bir siyasi atmosfer oluşturduğunu söylemek mümkün değil. CHP ise eski ortaklarını eleştirmeden seçmen tabanlarına ulaşmaya çalışıyor.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 88. sayısı raflarda yerini aldı.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, NTV ekranlarında yayınlanan Siyasi İşler programında, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın yerel seçim gündemiyle ilgili yaptığı açıklamaları ve Yeniden Refah Partisi’nin yerel seçim stratejisi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında, Yeniden Refah Partisi’nin yerel seçim stratejisi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
İYİ Parti'den sonra YRP ve DEM Parti'nin kendi adayları ile seçime girme kararı siyasi partilerin konumlanmasını değiştiren bir trende işaret ediyor. Üçüncü yol tartışmasının canlanacağı bir yeni siyasi topoğrafya oluşuyor. Cumhur İttifakı cenahında YRP haricinde ittifak olgusu kendisini korurken muhalefette yepyeni bir müstakil siyaset arayışı öne çıkıyor. Partiler kendi özgül ağırlıklarını gösterme niyetindeler. Bu ağırlığın 2028 seçimlerindeki olası ittifak ve işbirliği pazarlıklarında etkili olacağını düşünüyorlar. "Ötekinin kaybetmesi için bunu destekleyelim" havası büyük oranda kayboldu. Önce muhalefetteki panorama ile başlayalım.
31 Mart yerel seçimlerine 56 gün kala siyasi rüzgâr Cumhur İttifakı lehine esiyor. Cumhur İttifakı bu seçimde de ittifak yapısını korurken (bu satırlar yazılırken YRP'nin kararı henüz belli değildi) muhalefet işbirliği yapamadan sandığa gidiyor. 2019 ve 2023 seçimlerinde ittifak kurabilen CHP'nin önünde bu seçimde sadece DEM Parti ile bazı şehirlerde işbirliği yapma fırsatı kaldı. İstanbul özelinde CHP-DEM Parti işbirliği gerçekleşirse bunun İmamoğlu etkisi ile olacağı açık. Bu da İmamoğlu'nun sadece Cumhur İttifakı tarafından değil İyi Parti tarafından da "demlenmekle" ilgili eleştirilere muhatap olacağını düşündürüyor. Kaldı ki DEM Parti'den gelen sinyaller (Başak Demirtaş'ın adaylığı ihtimali) İstanbul da bile CHP'nin yalnız başına kalabileceğini gösteriyor. Böylece CHP için geriye "partilerle olmayan işbirliğini seçmen tabanında yapma" seçeneği kalıyor. Ancak bu seçenek için bile süreç yönetimi çok dağınık ve aleyhte gidiyor.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 87. sayısı raflarda yerini aldı.
7 Ekim günü ve sonrasında yaşananlar, yıllardır süregelen İsrail-Filistin çatışmasını dünyaya tekrar hatırlattı. Zira Hamas’ın yaptığı saldırı sonrası İsrail’in Gazze’de başlattığı yıkım, büyük bir insani krize sebep oldu ve bu kriz halen de devam ediyor. Ancak dünyanın önemli bir çoğunluğu –özellikle de Batılı devletler– bu krize yönelik çifte standartlı, uluslararası insani değerlerden uzak ve tamamıyla ideolojik bir yaklaşım gösteriyor. Dolayısıyla Filistin halkı, yıllardır İsrail işgaline karşı sürdürdüğü yalnız direnişine bugün de yalnız devam etmek mecburiyetinde.