2015 de "Uzun" Olacak

2015'in iç siyaset gündemi de belli şimdiden: Çözüm sürecindeki muhtemel gelişmeler ve gelgitler; başkanlık sistemi ve yeni anayasa tartışmaları gölgesindeki genel seçimler; Erdoğan-Davutoğlu arasındaki yetki dağılımı ve bunun pratik siyasete yansımaları.

Devamı
2015 de quot Uzun quot Olacak
Başkanlık Sistemini Tartışmanın Anlamı

Başkanlık Sistemini Tartışmanın Anlamı

Muktedir olmak için başkanlığa en az ihtiyacı olacak siyasetçi Erdoğan'dır. Asıl soru "nasıl bir başkanlık sistemi?" olmalıdır.

Devamı

Gezi protestolarından 17 Aralık darbe girişimine ve Kobani eylemlerine kadar iki yılda yaşadıklarımız modern demokrasilerin kolaylıkla taşıyamayacağı krizlerdir.

7 Haziran Seçimlerinin beş ana gündemi olacak gibi görünüyor. Başkanlık ve yeni anayasa tartışması, Erdoğan tartışması, Davutoğlu'nun liderliği, radikal sol söylem ve çözüm süreci seçimlerin ana temaları olacak.

Yusuf Özkır, AK Parti'nin 7 Haziran genel seçimlerinde, temel vaadinin yeni anayasayla Türkiye'yi düzlüğe çıkartmak olduğunu belirtti.

Türkiye modeli başkanlık demokrasimizi konsolide edecek bir perspektifle düşünülmeli. Sadece yürütme etkinliği üzerinden değil aynı zamanda hukukun üstünlüğü, Meclis'in önemi ve güçler ayrılığı prensipleri üzerinden konuşulmalı.

Kriz Çıkmaması için Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi Gerekiyor

Burhanettin Duran, başkanlık sistemi tartışmasının demokratikleşme perspektifiyle ve sivil anayasa yapmakla beraber konuşulması gerektiğinin altını çizdi.

Devamı
Kriz Çıkmaması için Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi Gerekiyor

Çözüm Sürecinin Geleceği Nasıl Şekillenecek?

Burhanettin Duran, “Yeni anayasa yapılabilmiş olsaydı, Çözüm Süreci'nin teorik altyapısını tümüyle bitirmiş olacaktık.” dedi.

Devamı

Başkanlık sistemiyle birlikte güçlenecek siyasi ve ekonomik istikrar, güçlü ve kararlı bir lider önderliğindeki yönetimle birleşince, ülkenin ekonomik alandaki gelişiminin hızlanacağı bilinen bir gerçek.

AK Parti, iktidara geldiği andan itibaren değişim ve statüko arasında geliş gidişlerin yaşandığı bir parti olagelmiştir. Ve fakat gün sonunda değişimci pozisyonun kazandığı bir parti olarak sahneye çıkmıştır.

Erdal Tanas Karagöl, Yeni Türkiye vizyonu çerçevesinde yeni anayasa tartışmalarında “Yeni Ekonomi”nin nasıl şekillenmesi gerektiğini değerlendirdi.

En az askeribürokratik vesayet kadar önemli olan ve günümüzde TÜSİAD çevresi tarafından temsil edilen uluslararası bağlantılı büyük sermaye kesimlerinin seçilmiş siyasiler üzerinde icra ettikleri ekonomik vesayet, ancak yeni bir anayasa eşliğinde başkanlık sistemine geçilmesi ile tamamen tasfiye edilebilir.

"Tarihi dönüşüm" için Başbakan Ahmet Davutoğlu bizzat kaleme aldığı "Yeni Türkiye Sözleşmesi 2023" belgesini de kamuoyu ile paylaştı. Bu belge de Yeni Türkiye'nin kodlarını medeniyet söylemi ile sarmaladığı "insan onuru" kavramı üzerine temellendirmek istiyor.

Yeni Türkiye Sözleşmesi'nin önemli vurgularından biri birey, millet ve devlet arasında öncelik ilişkisi kurması. Metin ısrarlı bir şekilde “insan onuru” üzerine vurgu yapıyor. Devletin asli görevinin vatandaşının onurunu korumak olarak tanımlanıyor.

AK Parti'nin ikinci döneminin taahhütnamesi olarak ortaya konan 'Yeni Türkiye Sözleşmesi: 2023' ve '2015 Seçim Beyannamesi', 2011 seçimlerinde inşa siyasetini merkezine koyan "2023 Vizyonu"nu temel alması bağlamında Erdoğan siyasetinin devamına güçlü bir vurgudur

Davutoğlu'nun kampanyasını nasıl kurguladığını anlamak için, miting konuşmalarını yan yana koyarak, toplu bir şekilde bakmak gerek.

Fahrettin Altun, tek bir modelle başkanlık sistemini getirmek ya da anayasayı değiştirmek gibi bir hedefin bulunmadığının altını çizerek, partilerin doğrudan sistem değişim tartışmalarına girmeleri gerektiğine işaret eti.

Cumhurbaşkanı açık ve net bir biçimde bütün partilere eşit mesafede olduğunu ilan ediyor. Fakat diğer taraftan da kendisinin "milletin tarafında" olduğunun altını çiziyor.

Erdoğan: “Bu ülkeyi milli şef uygulamalarına ve koalisyon günlerine layık görenler Başkanlık Sistemi'ne karşı çıkarlar.”

Bu analiz 7 Haziran'daki genel seçim öncesi 2002'den beri iktidarda olan AK Parti'yi analiz etmeyi amaçlamaktadır.

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Altun, Paralel Devlet Yapılanması'nın manipülasyonlarla siyaset sahnesini kirlettiğini vurguladı.