İnsan Hakları Eylem Planı Kapsamlı ve Titiz Çalışılmış Bir Belge

SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırmaları Direktörü Cem Duran Uzun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
İnsan Hakları Eylem Planı Kapsamlı ve Titiz Çalışılmış Bir Belge
İnsan Hakları Eylem Planı Birçok Paydaşın Mutabakatıyla Oluşturuldu

İnsan Hakları Eylem Planı Birçok Paydaşın Mutabakatıyla Oluşturuldu

SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırmacısı Muharrem Kılıç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

Türkiye’de hukuk alanında bu tip eylem planları ve strateji belgelerinin sürekli güncellenmesinin önemli nedenlerinden biri de uygulayıcıya yol göstermektir.

Hukukçular ve akademisyenler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı'nın Türkiye'de yeni bir dönemi başlatacağını belirtti.

Erdoğan önce ekonomi ve hukuk alanındaki reformları gündeme alıyor. Reform teklifi siyasette ve toplumda yeni bir enerji doğuruyor. Açığa çıkan enerjiyi gören Erdoğan hedef büyütüyor ve Cumhuriyet'in 100. yılında sivil anayasa hedefi koyuyor. Üstelik hazırlanacak sivil anayasanın 150. yıla, 200. yıla götürecek bir kılavuz olması arzusunu toplumla paylaşıyor.

Süresiz nafaka tartışmaları yargı reformuna ilişkin çalışmalar kapsamında medyada yer alan kimi haberlerle yeniden gündeme geldi. Boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek olan tarafın geçimini sağlayabilmesi için diğer tarafın mali gücü oranında ödediği yoksulluk nafakası, yargı uygulamasında süresiz olarak karara bağlanmaktadır. Süresiz nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkmaktadır. Ayrıca, alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâllerinde ise mahkeme kararıyla nafaka kaldırılmaktadır.

Kriter'in Aralık Sayısı Çıktı Reform Rüzgarı

Kriter'in Aralık Sayısı Çıktı: Reform Rüzgarı

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 52. sayısı çıktı.

Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ay içerisinde yaptığı konuşmalarla ekonomi, demokrasi ve hukuk alanında kapsamlı reformların haberini verdi. Ayrıntıya girmese de yaptığı vurgularla ve değindiği bazı somut adımlarla bunun sadece geçici bir söylem olmadığını ve devamının geleceğini gösterdi. Yargı ve hukuk alanındaki reformları yürütmesi beklenen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül konuşmalarında Cumhurbaşkanı'nın bu söylemini destekleyen ifadeler kullandı ve geleceğe ilişkin bazı ipuçları verdi.

SETA Ekonomi Araştırmacısı Mevlüt Tatlıyer, ekonomide son durum ve olası fırsatlar üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 51. sayısı çıktı.

Bu raporda kamuoyunda Üçüncü Yargı Paketi olarak bilinen 28 Temmuz 2020 tarihli 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile getirilen değişiklikler ele alınmaktadır.

Kamuoyunda Üçüncü Yargı Paketi olarak bilinen 28.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile yargıda yeni bir dijital uygulamaya geçilmiştir.

Oluşturduğu hasarların etkilerini halen yaşadığımız 12 Eylül Darbesi'nin üzerinden kırk yıl geçti. Maalesef 12 Eylül demokrasiye hukuk dışı müdahale anlamında ne ilk ne de son teşebbüs oldu.

Bu analizde Koronavirüs salgınına karşı yargı alanındaki yasal, idari ve adli tedbirler ele alınmaktadır

Uzun bir süredir ülke gündeminde olan infaz düzenlemesi TBMM Genel Kurulunda görüşülüyor. Bu satırların yazıldığı sırada maddeler oylanıyordu.

İnfaz yasasında neden bir düzenleme yapma ihtiyacı hissedildi? Teklif hangi düzenlemeleri içeriyor? Teklif yasalaştığı takdirde geçici veya kalıcı olarak ne gibi sonuçlar doğuracak?

2019’un öne çıkan bütün gelişmeleri bu yıllıkta analiz edildi. Alanında uzman araştırmacılar tarafından hazırlanan '2019’da Türkiye', Türkiye’yi anlamak için önemli bir başvuru kaynağı.

TBMM’ye sunulan 39 maddelik kanun teklifinde, hak ve özgürlükleri koruyan ve adalete erişimi kolaylaştıran düzenlemelere yer verilmiş olması, yargı reformunun Türkiye’de yeniden demokratikleşme ve özgürlüklerin genişletilmesi perspektifini öne aldığına işaret etmektedir.