Trump’ın Ortadoğu Stratejisinde Suudi Arabistan ve İsrail

Suudi Arabistan’ın başını çektiği bir grup Arap ülkesinin İran’ı dizginleme amacı peşinde koşarken, ABD’nin Ortadoğu siyasetinin bir aracı haline gelebilecekleri ihtimalini de göz ardı etmemeleri bölge barışı açısından hayati önemdedir.

Devamı
Trump ın Ortadoğu Stratejisinde Suudi Arabistan ve İsrail
Körfez de Anlamsız Çatlak

Körfez’de Anlamsız Çatlak

Türkiye’nin bu kriz karşısında tansiyonu düşürmeye yönelik çabaları siyaseten de stratejik olarak da doğru bir çizgiye oturdu.

Devamı

SETA Dış Politika Araştırmacısı Acun, Katar konusundaki gelişmelere ilişkin, "Temel hedef, İhvan'ın bölgeden sökülüp atılması. Türkiye'nin izole edilmesi ve İran'a karşı yapılacak hamleler." dedi.

Suudi Arabistan Körfez'i doğal alanı olarak gördüğünden Katar gibi kendine has bir dış politika benimseyen ülkeden rahatsız olması şaşırtıcı değil.

Dış politika konusuna bir işadamı olarak yaklaşan Trump'ın Ortadoğu politikasında şimdilik öne çıkan en önemli husus İran'ı çevreleme politikası.

Avrupalıların Trump ile ilgili korkularının yavaş yavaş gerçeğe dönüştüğü bir dönemde artık yeni dönemin muhtemel ittifaklarından da çokça söz edilmeye başlandı.

Terörle ve İran Yayılmacılığıyla Kim Mücadele Edecek?

Trump kabinesinin tamamının üzerinde anlaştığı nadir konulardan birisi İran. Bu konuda Suud’la örtüşmeler var.

Devamı
Terörle ve İran Yayılmacılığıyla Kim Mücadele Edecek
İki Ziyaretin Ekonomik Boyutu

İki Ziyaretin Ekonomik Boyutu

Hindistan rüzgar türbini üretiminde önemli küresel markalara sahip. Bu alanda Hintli şirketleri Türkiye'ye yatırım yapmaya yönlendirmek Almanya'ya olan yüksek bağımlılığımızın azalmasını sağlayabilir.

Devamı

Tarihsel süreçte, ülke içerisindeki güç mücadelesinin doğurduğu siyasi entrikalarda, çoğu zaman istihbarat örgütlerinin önemli rolü olmuştur.

Batı merkezci, oryantalist zihinleriyle meseleyi analiz etmeye çalışıyorlar ve “evetçilerin gerçeği göremeyen cahiller olduğu” sonucuna varıyorlar.

ABD için Kuzey Kore tehdidi giderek büyüyor, Çin de K.Koreden rahatsız. Ortada ortak bir sıkıntı varken, ABD-Çin arasında bir işbirliği doğar mı diye merakla bekleniyor.

Türkiye, Suriye'de "kendi başının çaresine bakacak" bir politikayı hayata geçirmek zorunda kaldı.

2013’ün yaz aylarından itibaren farklı cephelerden gelen tehditlerle yüzleşmek durumunda kalan Türkiye ekonomisi, tüm olumsuzluklara rağmen büyümesini devam ettirerek ayakta kalmayı başardı.

Pekin, Trump'ın ekonomiyi stratejik müdahale amaçlı kullanma ihtimalinden ziyadesiyle çekiniyor. İşi baştan sıkı tutmak için medya üzerinden sert uyarılarda bulunuyor.

Amerikan yönetiminin FETÖ ve PKK/PYD’den kaynaklanan tehlikeyi bilmemesi, Türkiye’de yaşanan darbe süreciyle ya da terörist saldırılarla bağlantılarından habersiz olması mümkün müdür?

İşte 2016 Türkiye ekonomisinin “en”leri…

11 Eylül saldırılarının üzerinden tam on beş yıl geçti. Bu süre zarfında dünya 11 Eylül’dekinden çok daha büyük yıkımlarla, çok daha ağır krizlerle karşı karşıya kaldı. Özellikle İslam dünyasında devasa kayıplar verildi, şehirler tarumar edildi, milyonlarca insanın canı yandı, devletler çöktü, ülkeler bölündü.

İran’ın son dönemdeki politikalarından ziyadesiyle rahatsız olan bölge siyasetinin önemli iki aktörü Suudi Arabistan ve Türkiye’nin, Tahran’ın bu dış politika aktivizmi karşısındaki işbirliğini sürdürmesi bir zorunluluk.

Türkiye'nin Sünni aşiretlerle, Suudi Arabistan'ın Mukteda Sadr grubuyla kurduğu ilişkiler İran'ın Irak'ta dengeleneceği bir dönemin habercisi.

Enerji konusunun hiç etkilenmeden iş birliğinin devam etmesi, iki ülkenin de fay hattının enerji olduğunu ortaya koyuyor.

İlerlemesine ya da en azından ilerleme hızına dair ümitlerin zayıfladığı TTIP'in üzerine, bir de Trump'ın serbest ticaret tantanası gelince, anlaşmaya dair algılar iyice bir sersemlemiş oldu.