Haziranın Yoğun Gündemi

Haziran ayı çok önemli bir gündemle karşılıyor bizi..

Devamı
Haziranın Yoğun Gündemi
Pençe Harekà tı Irak ve İran

Pençe Harekâtı, Irak ve İran

İran’ın Amerikan yaptırımlarıyla iyice sıkıştırıldığı, Irak’ın Washington ile Tahran arasında denge kurmakta zorlandığı ve Suriye cephesinde yeni bir döneme girildiği bir zaman diliminde bu harekâtın gerçekleştirilmesi Ankara’nın kendi güvenliğini ilgilendiren konularda kararlı adımlar atmaya devam edeceğini gösteriyor.

Devamı

Adalet Bakanlığının yaklaşık bir yıllık çalışma sonrasında hazırlamış olduğu Yargı Reformu Stratejisi Belgesi 30 Mayıs 2019'da Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyu ile paylaşılmıştır. Belge, Yüksek Mahkemeler, Türkiye Barolar Birliği, hukuk fakülteleri, hakim-savcı ve avukatlar, sivil toplum örgütleri ve ilgili diğer paydaşların katılım ve katkıları ile hazırlanmıştır.

Washington ile Tahran arasındaki gerilim, çatışma ve müzakere seçenekleri arasında bir sarkaç gibi gidip geliyor. 2020 başkanlık seçimlerine giderken İran gerilimi Trump için sürekli gündem maddesi olacak.

Trump'ın Ortadoğu'ya bin beş yüz kişilik yeni bir askeri güç gönderme kararı bölgedeki tansiyonu yükselten yeni bir adım olarak değerlendirildi.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran S-400 meselesi çerçevesinde ABD – Türkiye ilişkileri hakkında değerlendirmede bulundu.

ABD Karşısında Nasıl Bir Politika İzlemeli?

Türkiye’nin en önemli dış politik gündemlerinin başında şüphesiz Amerika karşısında izlenecek yolun belirlenmesi geliyor.

Devamı
ABD Karşısında Nasıl Bir Politika İzlemeli
ABD'nin En Önemli Amacı Müttefiklerini Kontrol Edebilmek

ABD'nin En Önemli Amacı Müttefiklerini Kontrol Edebilmek

SETA Güvenlik Araştırmacısı Aslan, S-400 meselesi hakkında, "ABD için sorun olan husus, Türkiye'nin kontrol edilebilirlikten çıkması ve kapasitesinin bölgedeki Amerikan faaliyetlerini engelleyebilecek seviyeye ulaşması." dedi.

Devamı

İran'ın krize yaklaşımını iki aşamada analiz etmek mümkün..

Bölgemizde gözler, ABD ve İran arasında büyüyen gerilimde. Washington, İran'a "maksimum baskı" politikası ile yaklaşıyor. Yaptırımları ağırlaştırmakla kalmadı, uçak gemisini de Körfez'e gönderdi.

İran stratejisi tam olarak ortaya konulmamış olsa da Bolton'un Tahran'a yönelik hedefleri oldukça net. Bu stratejinin ana çerçevesini yaklaşık bir yıl önce ilan edilen ve İran'ın yerine getirmesinin istendiği talep listesi oluşturuyor.

Bölgede bir Suud-İran savaşı çıkarmak zaten uzun zamandır yatırım yaptıkları bir hedef. İlerleyen günlerde, iki tarafa da büyük zarar verecek böyle bir savaşı başlatmaya yönelik yeni provokasyonlara şahit olabiliriz.

ABD ile İran arasındaki gerilim son haftada tehlikeli bir tırmanışa geçti. Her iki taraftan 'savaş olmayacak' açıklamaları gelse de gidişatın bir savaşla sonuçlanması ihtimali giderek güçleniyor.

ABD'nin İran'ı ekonomik yaptırımlarla sıkıştırma hamleleri sürerken, medyaya yansıyan çeşitli haberler askeri müdahale seçeneğinin daha fazla tartışılmasına neden oluyor.

Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır, ABD – İran ilişkileri hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Suriye'nin kuzeyindeki olası güvenli bölge için Türkiye ve ABD arasında yapılan görüşmelerde iki ülke prensipte ilerleme kat etmesine rağmen, somut bir anlaşma zemininde uzlaşamadıkları anlaşılıyor.

Trump yönetimi, her geçen gün, ABD'nin süper gücünü hoyratça kullanan uygulamalarla sahne alıyor. Washington, II. Dünya Savaşı sonrası kurduğu "liberal düzeni" kendi eliyle yıkmakla kalmıyor. Tek taraflı milli menfaatlerini de uluslararası düzleme, aktörlere dayatıyor. Uluslararası kuruluşları bile harekete geçirmekle uğraşmıyor. Milli hukukunu sert gücüne dayanarak uluslararası hukukmuşçasına empoze ediyor. Elindeki her çeşit enstrümanı meşruiyet kaygısı duymadan seferber ediyor. Son dönemde hasım veya dost ayırt etmeden yaptırım ve tehditlere daha sık başvuruyor.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 35. sayısı çıktı.

SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt, Venezuela’daki darbe girişimi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye Irak ilişkileri uzun sayılabilecek bir parantezden sonra yeniden rayına oturmaya başladı..

Liderlik, birbiriyle etkileşim halindeki çok sayıda katmanı aynı anda yönetmeyi gerektiriyor. Çelişen ihtiyaç ve talepleri de birbirine çarptırmadan eş zamanlı olarak karşılamayı mecbur kılıyor.