Ortadoğu'daki çatışma ve krizler sadece bölgesel değil, aynı zamanda küresel siyasetin dinamiklerini de etkilemektedir. Bu anlamda İsrail'in yalnızca Filistin ölçeğinde bir güvenlik problemi olmadığı, aynı zamanda küresel siyasetin istikrarına ve evrensel barışa da doğrudan tehdit olduğu ifade edilebilir. Nitekim İsrail uluslararası hukuku ve Birleşmiş Milletler kararları gibi üzerinde uzlaşıya varılmış, uluslararası barışın tesisini hedefleyen her türlü sürece karşı çıkıp aykırı bir aktör olmaya devam ediyor. Bu kapsamda Gazze'deki sivilleri, özellikle kadın ve çocukları kasten hedef alan İsrail, apaçık bir soykırım işliyor.
Devamı
Wall Street Journal gazetesi 1 Aralık'ta Dion Nissenbaum imzalı bir haber yayımlayarak İsrail'in Lübnan, Türkiye ve Katar'da yaşayan Hamas üyelerine suikastlar planladığını iddia etti. Türk yetkililer bu iddiaya Anadolu Ajansı aracılığıyla sert bir açıklamayla yanıt verdi ve Türk Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT), farklı istihbarat örgütlerinin de girişebileceği bu tür eylemlere asla izin verilmeyeceği vurgulandı. Türkiye'de yapılabilecek bu tür eylemlerin eylemlerin hukuka aykırılığına dikkat çekilirken Mossad'ın Türkiye'deki yasal temsilcilerinin uyarıldığı açıklandı. Nitekim geçmişte, Türk istihbaratınca Mossad'ın Türkiye'deki hücrelerinin ve faaliyetlerinin ortaya çıkarılmasına yönelik istihbarat operasyonları kamuoyuna duyurulmuştu. Böyle bir haber ve Türk istihbaratının verdiği tepki dikkate alındığında müteakip dönemde Mossad'ın Türkiye dahil üçüncü ülkelerde Hamas'a saldırı arayışları ya da MİT'in Mossad tehditlerini engelleme çabalarının gölgesinde yeni bir istihbarat rekabeti başlayabileceğine işaret ediyor.
Devamı
Wall Street Journal’ın bir anketine göre ne enflasyonun düşüş eğiliminde olması ne de ekonominin artan faizlere rağmen yeni istihdam yaratmaya devam etmesi seçmen tarafından Biden’ın başarısı olarak görülüyor. Enflasyonun bir yılda %9 seviyelerinden %3’e düşmesi ve bu süreçte her ay ortalama 236.000 yeni iş imkânı üretilmesi halkın gözünde ekonominin iyi gittiği algısını güçlendirmiş ancak Biden’ın enflasyonla mücadele çabaları yetersiz bulunuyor.
Batı medyasının özellikle Türkiye konusunda muhalif çevrelerin iddia ve söylemlerini sorgulamaksızın kabul etmesi maalesef kronik bir hâl almıştır. Bu yanlı, takıntılı ve kasıtlı hatalı habercilik medya ilkeleriyle de bağdaşmamaktadır.
Mayıs seçimlerine doğru giderken Batı medyası 'muhalefeti birleştirerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kurtulma' kampanyasını başlattı.
Almanya, Ukrayna krizinde ve Rusya ile ilişkilerde Batılı ortaklarına güven vermeyen bir politika izliyor.
Sovyetler Birliği'nin dağılmasının 30. yıldönümünde dünya başkentleri Ukrayna krizindeki Batı-Rus gerilimine odaklandı. Moskova'nın eski Sovyet dünyasında Rus nüfuzunu pekiştirmek için yeni bir hamle içerisinde olduğu açık.
Devamı
Batı medyasında Yunanistan'ın Türkiye'ye 'alternatif' haline geldiği yorumlarını yapanlar, ne değişen dünyanın dengelerini ne de iki komşunun uzun vadeli birbirine duyduğu ihtiyacı doğru değerlendirebiliyor.
Devamı
ABD ve diğer Batı ülkeleri Türkiye'yi yalnızlaştırma ve hatta kuşatma çabasına girdiler.
Yeni medya platformlarından Twitter, Facebook ve Instagram gibi mecralar son zamanların temel gündem maddeleri arasından eksik olmuyor.
Uluslararası ölçekte yayın yapan büyük medya kuruluşlarının Ermenistan'ın Gence saldırısı ve genelde sivil katliamlar karşısındaki yaklaşım biçimi başlangıcından bu yana problemli.
Halkbank davası neden açıldı? Trump yönetiminin konuyla ilgili politikası nedir? Davanın görüldüğü New York Güney Bölgesi Savcılığının tavrı ne oldu? Bolton’un kitabı Trump’ın tavrı hakkında ne söylüyor? Savcı Berman’ın Kongre ifadesinde öne çıkan konular neler?
Tarihsel olarak Türkiye konusunda bagajları bulunan Amerikan medyası, gelinen noktada, hukuki bir sınır veya gazetecilik ilkesi tanımaksızın, Türkiye karşıtı mesajların hedef kitleyle paylaşılabildiği bir zemine saplanmış durumda.
Suriye'nin sahip olduğu petrol ve doğalgaz sahalarının büyük çoğunluğu, mevcut durumda, PKK’nın Suriye yapılanması olan YPG güçlerinin kontrolü altında.
Kararın uygulanacağına dair güçlü emareler var: Birincisi kararın askeri bir emir olarak hızlı bir şekilde sahadaki komutanlara iletilmiş olması. İkincisi Savunma Bakanı Mattis'in emekliye ayrılacağının duyurulması ve üçüncüsü de Trump'ın geri adım atması durumunda iktidar mücadelesi yürüttüğü aktörlere karşı elinin zayıflayacak olması ABD'nin askerlerini çekeceğine dair güçlü işaretler olarak okunabilir.
Bu tablo ABD'nin Suriye'de nasıl zikzak çizdiğini ve ölçek küçülttüğünü gözler önüne seriyor. Rejim değişimi, DEAŞ'a karşı savaş ve şimdi de tamamen çekilme. İlk iki stratejisi Türkiye'ye maliyet üretmişti. Türkiye büyük mücadeleler vererek, diplomatik ve askeri seçenekleri aynı anda devreye sokarak riskleri önemli ölçüde bertaraf etti.
ABD ve AB başkentlerinin Suriye'deki insani dram ile ilgilenmeleri ve Türkiye'ye destek vermeleri olumlu bir gelişme. Ancak bu desteğin cümlelere dökülmesi yeterli değil. Siyasi süreci canlandıracak diplomatik faaliyetler gerekiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan makalesinde, 'İdlib'e yönelik rejim saldırısı; Türkiye, Avrupa'nın kalanı ve ötesinde ciddi insani ve güvenlik riskleri yaratır.' değerlendirmesinde bulundu.
ABD'deki Türk toplumu temsilcileri, gazetede yayımladıkları tam sayfa ilanla ABD-Türkiye arasındaki gerilime son verilmesi çağrısı yaptı.
Aslında Erdoğan karşıtlığının büyük ölçüde Türkiye karşıtlığını örtmenin yöntemlerinden biri olarak kullanıldığını belirtmek gerekir. 24 Haziran seçimlerine verilen ilk tepkilerde böylesi yoğun bir eleştirel dilin kullanılması, Batı medyasının seçim yaklaştıkça giderek daha hırçın ve saldırgan bir aşamaya geçeceğinin işaretidir.
Türkiye düşmanlığı nasıl bir şey görün!