Özellikle son beş yıl içerisinde daha önce çok da örneğine rastlamadığımız bir hareketlilik yaşanıyor. Türkiye dört bir tarafta askeri operasyonlar yapıyor. Diplomatik müzakereler yürütüyor. 2013-2016 arası sıkışmışlık bir şekilde kırıldı ve şimdi Türkiye'nin önüne geniş bir manevra alanı doğdu. Önemli sorunlar fırsata dönüştürüldü.
Devamı
Libya’nın BM tarafından tanınan meşru yönetimi Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin arka arkaya gelen başarılarının ardından bütün tarafların pozisyonlarını yeniden şekillendirdiği görülüyor.
Devamı
Libya'da Ulusal Mutabakat Hükümeti Sirte ve Cufra'yı ele geçirmek için çabalarken diplomasi hız kazanıyor. En son hamle Mısır'dan geldi. Sisi, darbeci Hafter ve Tobruk Temsilciler Meclisi Başkanı A. Salih ile geçen cumartesi bir toplantı yaparak Kahire bildirisini açıkladı.
Putin iktidarı döneminde Sovyet döneminin eski iddialı günlerini arayan Rusya’nın Orta Doğu’da etkinliğini artırma çabası herkesin malumu.
SETA Dış Politika Uzmanı Mehmet Çağatay Güler de son günlerde Rusya’da hızla artan kovid-19 vakalarının, ülke siyasetini ve ekonomisini derinden etkilediğini, tıbbi ve mali koşulların Moskova yönetimini baskı altına aldığını söyledi.
Düşen petrol fiyatları ve Kovid-19 salgını Rusya ekonomisinde ciddi tahribata yol açarken, Kremlin ile federatif ve yerel yönetimler arasında görüş ayrılıkları siyasi bir krize de kapı aralıyor.
On binlerce insanın hayatına mal olan Koronavirüs (Covid-19) salgını her geçen gün etkisini artırırken yeni çağa geçiş, uluslararası sistemde değişiklik, yeni dünya düzeni gibi tartışmaları da beraberinde getirmektedir.
Devamı
15 Ocak 2020’de açıklanan anayasa değişiklik paketi hangi maddeleri içeriyor? Anayasa değişikliği ile hedeflenen sonuçlar nelerdir? Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in siyasi geleceği bundan ne yönde etkilenecektir?
Devamı
Sağlık kriziyle birlikte gelen ekonomik kriz giderek siyasi liderlerin birinci kaygısına dönüşüyor. Bilim insanları ikinci veya üçüncü dalgaların gelme ihtimalinden bahsetse de ekonomik çöküşün yeni istikrarsızlıkları tetiklemesinden ürküyorlar.
ABD ve diğer Batılı ülkelerin yaptırımları uygulamakta ısrar etmesi, korona öncesinde olduğu gibi, korona döneminde ve sonrasında da dünya politikasında esas olanın güç ve çıkar olduğunu gösteriyor.
Uluslararası iş birliğinin –salgının özellikle Şubat ve Mart aylarındaki seyri dikkate alındığında– iç açıcı seviyede olduğunu söylemek pek mümkün görünmüyor.
Değerler değil, çıkarlar konuşuyor. Yunanistan, uluslararası hukuku ihlal ederek mültecileri zorla geri gönderiyor. Sınırı geçenlere şiddet uyguluyor. AB temsilcileri de Yunanistan'a gelip sınırdaki Yunan polisinin şiddetini ‘koruma’ diyerek onaylıyor.
İdlib'in batısı ve kuzeyinde güvenli bir bölge kurulması için faaliyetlere şimdiden başlanmalı. Ateşkes bir daha bozulduğunda Türkiye ya İdlib'den tümüyle çıkmaya zorlanacak. Bu da diğer üç güvenli bölgeyi sıkıntıya sokar. Ya da Ankara, daha kapsamlı bir çatışmayı göze alacak. Bu iki kötü ihtimalden kaçınmak için sahada askeri anlamda tedbirler bugünden alınmalı.
Sorulması gereken önemli soru ise, ateşkesin ne kadar kalıcı olacağı sorusudur. Türkiye’nin ateşkesi bozmak gibi bir niyetinin olmadığına göre bu sorunun cevabını Rusya’nın bundan sonraki tavrı belirleyecek.
Suriye'nin kuzeyinde Ankara'nın uygulayacağı siyaset, bütün aktörlere karşı Türkiye'nin elini güçlendirecek ve esnek olmasını sağlayacak tek seçenek.
Dün akşam Moskova'da varılan mutabakat şunu da netleştirdi: Batı başkentleri İdlib'teki sivillerin ve Suriye'nin geleceği için Ankara'nın politikasına destek vermeli.
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey, "İdlib'de Türkiye gibi ABD'nin, Arap dünyasının, AB ve NATO'nun da sorumlulukları var. BM liderliğinde siyasi bir çözüm olmasını istiyoruz. Bir askeri çözüm kabul etmiyoruz." dedi.
Mevcut krizin sorumlusu İdlib çatışmasızlık bölgesindeki gözlem noktalarını aşarak 1,5 milyonu Türkiye sınırına yığan Esad rejimi.. Bahar Kalkanı Harekatı hem milyonları göçmen durumuna düşüren insani felaketi önleme sorumluluğunu hem de terörle mücadeleyi içeriyor. Bunun için İdlib'de güvenli bölge oluşturulmasını öneriyor, önermekle kalmıyor sahayı da buna göre düzenliyor.
Lider diplomasisi ikili ilişkilerdeki stratejik bir kırılma öncesi son şans. Soçi sınırları bağlamında yeni bir uzlaşma üretilemezse son yıllarda gerçekleşen yakınlaşma yerini birbirinden uzaklaşmaya bırakabilir.
Türkiye yeni bir Rus propagandası ile karşı karşıya. 2015'te Rus uçağının düşürülmesinden sonra uygulamaya sokulan bu kara propaganda birkaç haftadır dozunu yükselterek yeniden sahneye sürülmüş.
İdlib krizini konuşurken doğal olarak hep ilk ve acil gündem maddesini ele alıyoruz. Sayısı milyonu aşabilecek muhtemel bir sığınmacı akını Türkiye'nin yüklenmek istemeyeceği bir maliyet. Yine bir başka sorun bu bölgeden kaynaklanabilecek terörist akışıdır. Her ikisi de tek başına Türkiye'nin İdlib'e müdahil olması ve Rejimin yayılmasını durdurması için yeterlidir.