Seçimlerin Sayısal ve Siyasal Sonucu

Sonucu hakkında kesine yakın bir kanaate sahip olduğumuz seçimler neden gündemimizi bu kadar çok meşgul ediyor?

Devamı
Seçimlerin Sayısal ve Siyasal Sonucu
Temsil Krizinden Temsil Gücüne Yeni Türkiye'nin Cumhurbaşkanı

Temsil Krizinden Temsil Gücüne Yeni Türkiye'nin Cumhurbaşkanı

Yeni dönemde, yetki sınırları anayasa ile belirlenen Cumhurbaşkanı, meşruiyet kaynağını “cumhur” ile kurduğu ilişkiden alacaktır.

Devamı

SETA'dan Hatem Ete, son on yılda olduğu gibi, cumhurbaşkanlığının yeni konumu üzerinden de mevcut siyasal sistemin dönüşüm sürecinin yönetilmeye devam edeceğine dikkat çekti.

Merkez Bankası'nın ülke ekonomisinde etkin bir ağırlığının olması, bu kurumun aldığı kararların hükümetin uyguladığı ekonomi politikalarıyla eşgüdümlü olmasını zorunlu kılmaktadır.

Meclis'te temsil edilen siyasi partiler, sahici bir toplumsal tabana sahipler. Seçimlere katılımın ve seçmenlerin parti sadakatinin yüksekliği buna işaret ediyor.

Demirtaş'tan ilk beklenti, Erdoğan'a yönelebilecek HDP'li Kürt seçmeni engellemek. İkinci beklenti ise, İhsanoğlu tercihiyle demoralize olan CHP ve çeperindeki sol seçmenin boykot eğiliminden vazgeçirilerek Demirtaş lehine sandığa gelmesini sağlamak.

Kürt Hareketi Nereye Gidiyor?

Kürt hareketi, aynı anda hem sol-sosyalist kesimlere hem de dindar-muhafazakâr kesimlere yönelmeye çalışmakla, her iki tarafı da ikna etmekte zorlanacağı zor –neredeyse imkânsız- bir hedefe yöneliyor.

Devamı
Kürt Hareketi Nereye Gidiyor
Eşit Yarış

Eşit Yarış!

Erdoğan cumhurbaşkanlığına aday olmak için yaslandığı mücadele tarihi kırk yıl iken, İhsanoğlu'nunki kırk dakikalık bir görüşmeden ibaret. Hal bu olunca da eşit bir yarıştan bahsetmek mümkün değil.

Devamı

Halk tarafından Cumhurbaşkanı seçilmesi, 1960'da kurulan ve 1980'de güncellenen vesayet sisteminin sonuna geldiği anlamına geliyor. Bundan dolayı, artık YÖK'ün ve üniversitelerin halkın taleplerine sırt çevirmesi mümkün değildir.

SETA analisti Taha Özhan, Selahattin Demirtaş'ın BDP çatısından ve kendi şahsından bağımsız, HDP çatısı altında kampanya yapmasının kafalarda soru işareti oluşturduğunu belirterek, bu durumun bir “sahicilik krizi” oluşturduğuna dikkat çekti.

2009 Davos sonrası Batı başkentlerinde ortaya çıkan ve içeride yeniden üretilen otoriterlik söylemi bir yönüyle Türkiye'yi tedip etme gayreti. Aktör olmanın pişmanlığını ikrar ettirme çabası...

Sderot tepelerinde Gazze katliamını seyreden güruhun arasına karışmadık bir türlü. Oysa, çok eski değil, daha 1990'larda, nasıl da umutlanmış ve mesafe de almıştık. Bir şey yapmamayı beceremedik!

Türkiye'de siyaset mühendisliği yıllarca bir paranoya mühendisliği olarak işledi. Üretilen paranoyalar da siyasal alanı vesayet altına aldı, siyasal özneler çoğu kez rasyonalitelerini bu paranoyalara teslim etti.

Muhalefet, başvuracağı birçok taktiğe rağmen Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesini engelleyemeyeceğini de öngörüyor. Bu nedenle, Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığını kabullenerek seçim sonrası gündemi esir almaya yönelik birçok başlık açılıyor, bu başlıklar üzerinden tartışmalar yapılıyor.

Felsefi bir derinliğe ve soyutlama kabiliyetine ihtiyaç duymaksızın, sadece modern Türkiye tarihinde davaların ‘ne işe yaradığını' anlayacak basiretleri olsaydı, iş bu denli raydan çıkmazdı.

Her iki aday da kendi millet tanımlarının, Erdoğan'ın muhafazakâr- demokrat milletinin kapsayıcılığına ulaşamayacağını gördüğünden, seçim kampanyalarını "taraflı" ve kutuplaştırıcı olarak suçladıkları Erdoğan'a karşıtlık üzerine kurmuş durumdalar.

“Paralel yapı”, devleti vesayet altına almayı beceremedi ama öyle görünüyor ki “Cemaat”i yutmayı başardı. Böyle olmayabilirdi ama oldu.

Gülen ve takipçileri, toplumun, siyasetin ve devletin geçirdiği dönüşüme direnip kayıt-dışı bürokratik bir iktidar odağı olmakta ısrar ederek sonu Çağlayan Adliyesi'ne çıkan bir serüvene davetiye çıkardılar.

22 Temmuz operasyonu, hem emniyet içinde koordineli hareket eden bir ekibin varlığını hem de bu ekibin Gülen cemaatiyle organik bir ilişki içinde olduğunu gösterdi.

2014 Türkiye'sinde, özellikle de İslami camiada, en zor bulunacak şey İran taraftarlarıyken, Gülen Grubu binlercesini bulmuş ve devletin kılcal damarlarına yerleştirmiş görünüyor.

SETA analisti Fahrettin Altun, Gülen Hareketi'nin ‘Paralel Yapı' diye bir Frankenstein ürettiğini ve gün sonunda Frankenstein'ın o hareketi yuttuğu değerlendirmesinde bulundu.