Doğu-Güney ve Güneydoğu Asya, Latin Amerika, Sahra-altı Afrika gibi bölgesel havzalar Türkiye’nin hem kamusal hem de özel aktörler üzerinden çok daha görünür olması gereken coğrafyalar.
Devamı
Cem Duran Uzun, TRT Haber’de, Yeni Anayasa’ya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
Başkanlık sistemi tartışması normalleşiyor, rayına giriyor. Sisteme yönelik toplumsal destek artıyor. Peki tartışma normalleştikçe neleri müzakere edeceğiz?
Mısır halkı daha fazla demokrasi için çıktığı yolda Mübarek dönemine göre daha baskıcı bir rejimle karşı karşıya kaldı.
Başkanlık sisteminin en güçlü yanını, "kuvvetler ayrılığını en yüksek oranda mümkün kılma özelliği"ni hiçe sayıp, "yetkinin tek elde toplanacağı" yalanını uydurdular.
Nebi Miş: “Parlamenter sistem gri alanlar üretiyor ve konjonktürün durumuna göre de bu gri alanlardan vesayetçi yapılar yararlanıyor.”
SETA Araştırmacısı Yavuz Güçtürk, "Mısır, Devrim, Darbe ve Sonrası" panelinde, "Batı kamuoyunun ikircikli tutumu Sisi'nin elini güçlendiriyor" dedi.
Devamı
Başkanlık sistemi tartışmalarını yürütürken, siyasal kültürün demokratik ve istikrarlı bir yapıyı ortaya çıkarabilecek yönüne yoğunlaşmalıyız.
Devamı
İdeolojik keskinlik ve grup asabiyeleri ile gerilen bir akademik ortamda acilen ihtiyaç duyduğumuz bilim, sanayi, teknoloji politikaları ile ilgili özgün reform önerileri ortaya çıkabilir mi?
Nebi Miş, parlamentarizm vesayetçi bir yapı üreterek Türkiyede siyasal alanın kırılganlaşmasına ve etkisizleşmesine neden olduğunu belirtti.
İster psikiyatri/psikoloji alanını, ister mimari alanı, isterse de siyasal sistemlerin karşılıklı incelenmesini ele alalım; hem evrenseli hem de yerele şartlara eş zamanlı dikkate almak zorunluluk gibi görünüyor. Bu sebeple Türkiye tipi başkanlık sistemi arayışı sahici bir mesele.
Burhanettin Duran, başkanlık sisteminin nasıl bir model ile Türkiyede uygulanması gerektiğine ilişkin düşüncelerini dile getirdi.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu tecrübesi bize hangi yöntemlerle yeni anayasa hazırlanamayacağını göstermiştir.
PKK da, HDP de kendisini güvenlikçi alana hapsetmiş durumda. PKK, "hak savaşı" retoriğiyle, HDP ise "Türkiyelileşme" ve "Erdoğan karşıtlığı" söylemiyle elde ettiği toplumsal desteği yitiriyor.
Son yıllarda özellikle fiziki altyapı, eğitim-sağlık altyapısı, ulaştırma, enerji, lojistik, milli savunma gibi alanlarda atılan dev adımlarla Türkiyenin küresel sistemde yükselen güç tanımını hak edecek bir konuma geldiğini teslim edelim.
Fahrettin Altun: Türkiyenin vesayetten kurtulduğunu tescil edecek bir sözleşmeye, 21. yüzyıldaki sorunlarını çözebileceği bir çerçeve metne ihtiyacı var.
Amerika IŞİDe odaklanmış durumda ve Esad rejimini ikincil bir sorun olarak görüyor. Bu noktada Türkiye ve Amerika bir ortak zemin bulamazsa görüş ayrılıkları devam edecek ve çözüm daha da zorlaşacaktır.
Yusuf Özkır, HDPye verilen yüzde 13 oyun, PKKnın kangrenleştirdiği sorunları çözmesi ve sivil siyasete alan açılması için verildiğini ancak HDPnin bu yetkiyi kullanacak iradeye sahip olmadığını belirtti.
Vuku bulan herhangi bir gelişmenin, kendi gerçekliği içinde konuşulmasını engellemek bunlar için bir başarı kriteri. Ne var ki bu tutum iki şeye zarar veriyor: siyasete ve müzakere kültürüne.
Siyaset kurumu hem içerden hem de dışarıdan bir çifte-kuşatma altında desek abartmış olmayız.