24 Haziran’da Neyi Oylayacağız?

2018 seçimleri Türkiye'yi kimin yöneteceğine dair bir halk oylamasından çok daha fazla bir içeriğe sahip.

Devamı
24 Haziran da Neyi Oylayacağız
Yerli-Milli Muhalefet İhtiyacı

Yerli-Milli Muhalefet İhtiyacı

Muhalefet için en doğru yol Cumhurbaşkanlığı sistemini kabullenmek ve Cumhur İttifakı’nın karşısına toplumun değerlerine saygılı ve farklı toplumsal kesimlerin taleplerini merkeze alan sol bir adayla çıkmaktır. Cumhur İttifakı’nın gerçek anlamda alternatifi ancak yerli-milli sol bir aday olabilir.

Devamı

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin seçimlerin ertelenmesine yönelik yaptığı çağrı...

Uluslararası siyasetin küresel düzeyde dönüşmesi Türkiye için de bir fırsata dönüştü.

24 Haziran'da bir devir kapanacak. Yeni bir devir açılacak. Hem bir bitiş, hem bir başlangıç olacak 24 Haziran. Siyaset, iktidar olmanın tek aracı haline gelecek. Vesayet odakları kendisine alan bulamayacak.

Insight Turkey 2018’in ikinci sayısında Körfez dosyası ile yayında. Bu sayıda, uzman yazarlar ve akademisyenler Körfez’deki güç savaşlarını, Körfez ülkeleri arasındaki anlaşmazlıkları ve bölgede yaşanan gerek soğuk gerek-sıcak çatışmaları ele alıyorlar.

Yerli-Milli Siyasi Özne ve Muhalefetin İttifak Sorunu

Seçmenlerin önlerine konan ittifakların sadece seçime gidilen süreçle ya da seçimi kazanmakla sınırlı olmadığının altını çizmek gerekir. Kurulacak ittifaklar, nasıl bir yönetim tarzı ve siyasi düzen ortaya koyacaklarıyla yani seçimden ziyade seçimden sonrasıyla ilgilidir.

Devamı
Yerli-Milli Siyasi Özne ve Muhalefetin İttifak Sorunu
Kılıçdaroğlu'nun Kaos Planı

Kılıçdaroğlu'nun Kaos Planı

Hakaret, iftira, tehdit birbirini izliyor...

Devamı

Modern Türkiye tarihinde bir grup Batıcı azınlık, fikirlerini savunmak için değil, iktidarlarını ve imtiyazları savunmak için halka eziyet etti.

Farkında mısınız bilmem ama sosyal medya balonu sönüyor. Yaygınlık kazanmaya başladığı günlerde demokrasi, şeffaflık, ifade hürriyeti namına yere göğe sığdırılamayan sosyal medya günden güne gözden düşüyor.

Türkiye ile AB'nin gündemi ile izlediği stratejiler uluslararası siyaset atmosferinin ısındığı ve geleceğe dönük kaos senaryolarının konuşulduğu bir dönemde Türkiye'nin yürüdüğü yolda AB'nin ne anlam ifade ettiğine dair bir işaret olarak da okunabilir.

Askeri kapasitenin yanında milli güvenliğimizi ve çıkarımızı koruyacak siyasi irademiz de var..

SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Duran, '2019’a giderken Türkiye Afrin operasyonu ile kendisini sınırlı tutmayıp daha yeni operasyonlar yapacak. Ve bunun da açtığı siyasi alan Türkiye’nin güçlenmesini sağlayacak.' dedi.

16 Nisan referandumu sonrasında Erdoğan'ın yaptığı iki kritik hamle...

Türkiye’de darbe kültürü ve askerî bir darbenin olabileceği algısı her zaman diri tutulmuştur. Darbe kültürünün devam etmesinde en büyük paylardan biri de gazetecilere aittir.

Uzun süredir kazanan tarafız. Ve savaş verdikçe güçleniyoruz..

Yerli-milli siyaset kökleştikçe CHP ve HDP derin bir krize doğru yol alıyor. CHP’nin geri adım atarak harekâta destek vermesi, milli bir meselede menfi tavrı nedeniyle sadece toplumun bütününde değil kendi tabanında dahi karşılığını yitirme riskiyle karşı karşıya olmasından kaynaklanıyor. HDP ise hala Suriye’nin kuzeyinde bir PKK devleti hayali kuruyor.

Ortak düşmanımız olan DEAŞ ile mücadeleye odaklanalım, PKK bizim düşmanımız değil diyen müttefiklerimiz bilsinler ki Türkiye sizin koloniniz değil.

Can Dündar'ın Anayasa Mahkemesi marifetiyle salıverilmesi ve sonrasında Almanya'ya kaçması adalete ve Türkiye'nin imajına nasıl hizmet etti acaba?

Amacı her ne olursa olsun, Gül’ün post-politik siyaset tercihi milletin iktidarının ve dolayısıyla demokratik siyasetin sınırlandırılması sonucunu doğuracaktır. Öte yandan, bürokratik vesayetin ortadan kalkıp milli iradenin hâkim olduğu demokratik bir siyasi ortamda, post-politik siyasetin seçmende ciddi bir karşılık bulması mümkün değildir.

Aradan geçen 12 yılda hem Avrupa hem de Türkiye büyük bir dönüşüm geçirdi. Liberal güçlerin hızla eridiği Avrupa'da aşırı sağ akımlar gün geçtikçe güçlendi. Bunun sonucundan Avrupa siyaseti sağa kaydı. Yabancılara, göçmenlere, Müslümanlara ve mülteci yönelik düşmanlık gözle görülür hale geldi.