Bu ülkede yetişmiş bütün yönetmenlerin, sanatçıların, oyuncuların, şarkıcıların, film ve dizi yapımcılarının bir kesimi değil, bütün ülkeyi temsil eder şekilde davranması elzemdir.
Devamı
Anayasa yapımında halktan başlanacağı ve tekrardan halka gidileceği görülüyor. Anayasa yapım literatüründe bu yöntem kum saati metaforuyla açıklanmaktadır. Kum saatinin geniş olan yukarı kısmı halkı temsil ediyor ve oradan gelen talepler ortadaki ince olan kısımda yani Mecliste metne dönüşüyor. Sonrasında tekrardan kum saatinin alttaki geniş kısmına yani halka soruluyor.
Devamı
Madem genç dimağlar eski Türkiye'yi hatırlamakta zorlanıyor, eskiyi hatırlatmak yerine yeni bir başarı hikayesi yazmak lazım artık. Bu hikaye için yeni bir kurucu metin, yeni bir toplumsal sözleşme kaleme almak lazım. Yeni anayasadan beklenen belki de en önemli değişiklik de bunu başarabilecek bir çerçeve inşa etmesi olacak.
Yeni anayasa perspektifi modern demokratik rejimin demokrasi boyutunu yani milli iradenin siyasetteki hakimiyetini tahkim etmek, siyaset kurumunu iktidarın merkezine koymak ve daha iyi işler hale getirmek hedeflerince belirleniyor.
Darbeciler, erken ya da zamanında yapılmasından bağımsız olarak, demokratik seçimlerden nefret ederler. Çünkü her darbenin ardından yapılan ilk seçimlerde, millet darbecilere sandıkta dersini vermiştir.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 53. sayısı çıktı.
Devletin kadınların başörtüsü ile uğraşmayı bırakması, ‘kavgayı' sonlandırmıyor ve bu mücadele tam bir zaferle sonlandırıldı zannedenler, yanılıyor. Evet, bugün de bir “başörtüsü kavgası” devam ediyor ve aslında bu kavga dindar başörtülü kadınlar tarafından yürütülmüyor. Başörtülü kadınlara karşı açılmış bu kavganın sahibi: Seküler yobazlar ve dindar bağnazlar.
Devamı
Anadolu’nun o öz kültürünün en baskın rengi olan İslam’dan hoşlanmayanlar ise, kendi iktidarlarına temel oluşturacak 'fikri' dışarılarda bir yerlerde arıyorlar. Bazıları Batı’da arıyor, bazıları ise Rusya ya da Çin’de.
Devamı
HDP'deki tıkanmışlık hali kriz üretmeye devam ediyor.
Ne tür siyasi manevralar yapacağını bildiklerini zannediyorlar. Halbuki birlikte çalıştıkları dönemde dahi Erdoğan'ın siyasi aklını ve vizyonunu anlamamışlar ya da paylaşmamışlar. Uluslararası sistemin yapısından dış politika tercihlerine, iktidar-muhalefet ilişkisinden siyasi liderliğin doğasına kadar birçok alanda farklı zihinlere sahipmişler.
Bitmediler. Akıllanmadılar. Öğrenmediler. Sadece sindiler. İlk fırsatını bulduklarında da kafalarını soktukları delikten çıkarmak için hazırlık içindeler.
Pelosi'nin liderliğini yaptığı ABD Temsilciler Meclisi’nin son yıllarda Türkiye’nin güvenliğine ve ekonomisine yönelttiği saldırganlığı meşrulaştırma çabasını da unutmamak gerekir.
Oluşturduğu hasarların etkilerini halen yaşadığımız 12 Eylül Darbesi'nin üzerinden kırk yıl geçti. Maalesef 12 Eylül demokrasiye hukuk dışı müdahale anlamında ne ilk ne de son teşebbüs oldu.
Kapasite inşası etkin ve bağımsız bir dış politika vizyonuyla buluştuğunda Türkiye giderek risklerden korkan değil fırsatların peşinden giden, en temelde ise ulusal çıkarlarından taviz vermeyen bir ülke haline gelmekte.
AK Parti'ye yönelik muhalif düşünce dünyasının üç farklı hikayesi var.
AK Parti kuruluşunun 19. Yılını kutluyor. Bu sürenin on sekiz yılı tek başına iktidarla geçti. Çok partili hayatımızda hiçbir partiye nasip olmayan bir performans gösterdi. Bu performansın zamanla değişen mahiyeti tartışmaların odağında oldu. Batı medyasında 2010'ların başına kadar Müslüman dünyaya "model" olarak gösterildi. Arap isyanlarından sonra etrafımızdaki bölgenin iç savaşlara ve türbülanslara teslim olduğu son yedi yılda AK Parti'nin gösterdiği dayanıklılık destekçilerini ve muarızlarını şaşırttı. Birçok ülkede hükümetleri deviren krizleri başarıyla aştı.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, 15 Temmuz darbe girişiminin dördüncü yılı özelinde açıklamalarda bulundu.
15 Temmuz destanının dördüncü yıldönümü. Meşum FETÖ darbe girişimini bastıran milli iradenin tecellisini yeniden anma zamanı.
Ayasofya'nın camiye rücu ettirilmesi elbette Türkiye'nin bağımsızlığının ve egemenlik haklarının sembolü niteliğindedir. Ayasofya'nın cami olarak yeniden açılmasına gösterilecek saygı aynı zamanda Türkiye'nin istiklaline gösterilecek bir saygıdır.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 48. sayısı çıktı.