Hedef, Erdoğan'sız Bir Türkiye Yaratmaktı

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Prof. Dr. Altun, "Hedef, Erdoğan'sız bir Türkiye yaratmaktı. Erdoğan'sız bir Türkiye yaratmak için 15 Temmuz günü, devlet içine sızmış terör örgütü unsurları, teröristlerini harekete geçirdi." dedi.

Devamı
Hedef Erdoğan'sız Bir Türkiye Yaratmaktı
SETA 15 Temmuz'la İlgili Kalıcı Eserler Ortaya Koymayı Dert Edindi

SETA 15 Temmuz'la İlgili Kalıcı Eserler Ortaya Koymayı Dert Edindi

SETA Genel Koordinatörü Duran, "SETA olarak 15 Temmuz'la ilgili kalıcı eserler ortaya koymayı dert edindik. Bu yıl İstanbul'da bir sempozyum, Ankara'da bir panel, Berlin'de bir panel, Washington'da iki panel, Kanada'da bir panel düzenleyeceğiz" dedi.

Devamı

SETA DC tarafından Washington'da gerçekleştirilen panele katılan uzmanlar, 24 Haziran seçimlerinin ardından Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir dönemin başlayabileceğine vurgu yaptı.

SETA, yetenekli lisans ve lisansüstü öğrencilere akademik becerilerini geliştirmeleri ve güncel araştırma konuları hakkında bilgilenmeleri için bir kurs programı düzenlemektedir.

SON yılların en kritik seçimine gidiyoruz. Bu bir milat olacak. Ya yeni bir Türkiye'nin yükselişi başlayacak ya da eski Türkiye'ye dönüş olacak. Ya yapacağız ya yıkacağız. Burası dönüm noktası.

Bu seçim döneminin ezberlerden biri de şu: “Önceki seçimlerde Erdoğan ve AK Parti gündemi belirlerdi. Bu seçimde ise muhalefet gündemi belirliyor, cumhurbaşkanı onlara cevap veriyor.”

Muharrem İnce'ye Suçüstü

Muharrem İnce: "Üniversitede türban takıp giriyor kız çocuklarımız. Hükümet, başbakan (Erdoğan) niye bir açıklama yapmıyor?..."

Devamı
Muharrem İnce'ye Suçüstü
Avusturya Ne Yaptığının Farkında mı

Avusturya Ne Yaptığının Farkında mı?

Avusturya'nın aşırı sağ koalisyon hükümeti Başbakanı S. Kurz, ülkesindeki 7 camiyi kapama ve 40 imamı sınır dışı etme kararı aldı.

Devamı

Türk Silahlı Kuvvetlerinin Irak'ın kuzeyinde devam eden harekatında ortalama 20 kilometrelik derinliğe sahip bir alanda etki sağlandı.

Taklitler sadece asıllarını yaşatır. Orijinal olan hep daha öndedir..

Muhalefetin devamlı bir biçimde Suriyeli mültecilerle ilgili ırkçı söylemleri yaygınlaştırması potansiyel faşizm olarak tarif edilen olgunun yaygınlaşmasına hizmet etmekte ve Türkiye’nin geleceği açısından ciddi sorunlar taşımaktadır.

Batı dünyasında ırkçılık ve faşizimden beslenen populist siyaset son dönemde yükselişe geçmiş durumda.

Erdoğan uzun yıllar hizmet siyasetini en ön planda tuttu. Sağlık sektöründen, ulaşıma birçok alanda yatırımlar üretti ve büyük gelişme sağladı...

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce geçenlerde bir mitinginde "benim kız kardeşim 40 senedir başörtüsü takıyor. Size 13. Cumhurbaşkanı adayı olarak söz veriyorum bu konu kapanmıştır. İster sokakta ister evde ister devlette tak nerede istiyorsan orada tak" diyerek başörtüsü ile bir probleminin olmadığını iddia etmişti.

Dört benzemezin aralarındaki çıkar birlikteliğinin merkezinde Erdoğan karşıtlığı olduğu kesin. Fakat bu bir vaat değil. Bir program değil. Öfke üzerine kurgulanmış bir senaryo. Yıkımı öneriyor. Birlikte neyi yapacaklarına dair tek bir ortak önerileri yok. Mesela FETÖ ile nasıl mücadele edilecek ve bu mücadele esnasında Batılı ülkeler mevcut tutumlarında ısrar ederlerse ne yapacakları konusunda bir öneri yok.

AK Parti kurulduğu 14 Ağustos 2001’den sonra girdiği ilk seçim öncesinde 3Y yani yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar ile mücadele edeceğini vurgulayarak seçmenin karşısına çıkmıştı. Gelinen noktada AK Parti’nin 16 yıllık hükümet etme dönemlerinde en başarılı olduğu alanlardan birinin yasaklarla mücadele olduğunu söylemek gerekir.

Bir 'milat' olacağında birleştiğimiz 24 Haziran seçimlerine kırk üç gün kaldı. YSK, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde pusulada Recep Tayyip Erdoğan, Meral Akşener, Muharrem İnce, Doğu Perinçek, Temel Karamollaoğlu ve Selahattin Demirtaş'ın olacağını açıkladı.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ataman, ABD Başkanı Trump'ın İran ile nükleer anlaşmadan çekilmesine yönelik açıklamasının kendi kendini ispat etme çabası içerdiğini söyledi.

Yeni üniversitelere verilecek öğretim üyesi kadroları sayesinde öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayılarında ciddi bir azalma yaşanacaktır. Bu da öğrencilerin daha nitelikli eğitim almasını kolaylaştırırken öğretim üyelerinin de ders yükünü hafifleterek bilimsel çalışmalara daha fazla zaman ayırmalarına vesile olacaktır.

TBMM Eğitim Komisyonundan geçen karara istinaden, Türkiye'de üniversitelerin bölünmesi konusu tartışılıyor. Ülkede seçim ortamı da olduğu için konu oldukça farklı yorumlanabiliyor.

Hükümet kuruldu kurulalı Avusturya skandallarla çalkalanıyor.