Körfez Ziyareti İlişkileri Nasıl Etkiler?

SETA Dış Politika Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, A Haber ekranlarında yayınlanan Gündem Özel programında, Türkiye’nin Körfez Ülkeleri ile ilişkilerinin geleceği üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
Körfez Ziyareti İlişkileri Nasıl Etkiler
Körfez Ülkeleri İle Yeni Dönem

Körfez Ülkeleri İle Yeni Dönem

SETA DIş Politika Araştırmacısı Murat Aslan, NTV ekranlarında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın körfez turu ve Türkiye’nin Körfez Ülkeleri ile ilişkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

Bu seyahatin ekonomiden daha fazlasına karşılık geldiği ve Türkiye- Körfez ilişkilerinde yeni bir döneme geçişin işareti olduğu söylenebilir.

Batı ittifakının Yeni Türkiye gerçeğini kabullenmesi gerekiyor.

Vilnius Zirvesi, NATO ittifakının Soğuk Savaş’tan beri tecrübe ettiği stratejik hedef belirsizliğini aşmaya başladığı bir dönemde gerçekleşiyor. ABD’nin 11 Eylül saldırılarının ardından “küresel teröre savaş” açması sonrasında NATO Afganistan’da görev aldı ancak ittifakın değişen uluslararası güvenlik sistemine uygun strateji geliştirmesi mümkün olmadı. NATO’nun 2010 Stratejik Konsept Belgesi, Rusya’yla iş birliğinden bahsederken Çin tehdidine atıf bile yapmıyordu. Kırım’ın ilhakına güçlü bir cevap veremeyen ittifak, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimiyle bir anda Avrupa’da nükleer savaş tehlikesini karşısında buldu. NATO’ya adeta asli misyonunu hatırlatan bu gelişme, Avrupa’nın güvenliğini sil baştan düşünmesi gereğini ortaya çıkardı. İttifak, 2022 Stratejik Konsept Belgesinde Rusya, Çin ve diğer küresel tehditler karşısında kapsamlı bir vizyon ortaya koymaya çalıştı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesinden Prof. Dr. Murat Yeşiltaş, Terörle Mücadele Özel Koordinatörü ataması kararının Avrupa’daki PKK yapılanmasına yönelik farkındalık oluşturacağını söyledi.

Erdoğan’ın AB Çıkışının Arkasında Ne Var?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO'nun Vilnius Zirvesi'ne giderken yeni bir tartışma başlattı. İsveç'in NATO üyeliği ile ilgili olarak "Önce gelin Türkiye'nin Avrupa Birliği'nde önünü açın, ondan sonra biz de Finlandiya ile nasıl onun önünü açtıysak, İsveç'in de önünü açalım" mesajı verdi.

Devamı
Erdoğan ın AB Çıkışının Arkasında Ne Var
Uzmanlar Cevaplıyor NATO nun Vilnius Zirvesi

Uzmanlar Cevaplıyor: NATO’nun Vilnius Zirvesi

11-12 Temmuz arasında Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta gerçekleşecek olan NATO zirvesi geçtiğimiz yılki Madrid zirvesi gibi tarihsel bir önem taşıyor. Avrupa güvenlik mimarisi ve uluslararası güvenlik ortamını derinden sarsan Rusya’nın Ukrayna saldırısının ikinci yılında zirvede birçok önemli gündem maddesi bulunuyor. Bu kapsamda NATO’nun aldığı tedbirler, Ukrayna’ya verilen askeri destek ve bu ülkenin gelecekteki muhtemel NATO üyeliğinin yanı sıra İsveç’in üyelik başvurusu ve Türkiye’nin İttifak içindeki rolü gibi hususları konunun uzmanlar cevapladı.

Devamı

Mısır-İran normalleşmesi, Kahire yönetiminin de bu genel trendin dışında kalmak istemediğini gösteriyor.

Dünya başkentlerinin dikkatleri yeniden Türkiye'ye çevrildi. Bu kez kritik seçimler için değil diplomatik aktivizm sebebiyle. Tahıl anlaşmasının süresinin bitmesine on gün kala Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski, dün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın davetiyle İstanbul'daydı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılında en önemli seçimlerden birine tanık olurken, Insight Turkey, seçimleri titizlikle değerlendiren ve sonrasında Türkiye'nin dış politikasının nasıl şekilleneceğini incelediği özel sayısını gururla sunarken, bu konudaki ufuk açıcı tartışmaların okuyucularımıza faydalı olacağını umuyor ve inanıyoruz.

Türkiye'nin 14- (28) Mayıs 2023 Genel Seçimleri birçok dış politika analisti tarafından 2023'ün en önemli seçimi olarak tanımlanmıştı. Başta Batı'dan olmak üzere dünyanın birçok köşesinden uzmanlar, basın mensupları, siyasetçiler ve kamuoyları Türkiye'de Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı ve AK Parti'nin zaferi ile sonuçlanan seçimleri yakından takip ettiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden cumhurbaşkanlığına seçilmesi Avrupa'da ve birçok Batı ülkesinde beklenmedik bir gelişme olarak yorumlandı. Bu durum Türkiye'de olduğu gibi Batı'da da karar alıcı ve kamuoylarının "uzman" ve "anketçiler" tarafından yanlı bilgilendirilmiş/yönlendirilmiş olmalarının bir sonucudur. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunu sürpriz olarak algılayan yerli ve yabancı çevreler Erdoğan'ın ikinci turda kazanacağına kanaat getirdiler. Sonuç olarak Erdoğan'ın seçimi kazandığının anlaşıldığı saatlerden itibaren hızlı bir tebrik dalgasına şahit olduk. Dünya liderleri hızlı bir şekilde Erdoğan'ın zaferini kabul ettiler ve yeni dönemde Türkiye ile çalışma isteklerini dile getirdiler.

Bu analizde, Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde son dönemde oluşan olumlu atmosfer yapılan karşılıklı diplomatik açıklamalar üzerinden incelenmekte ve ikili ilişkilerin gelecekteki seyrine ilişkin öngörülerde bulunulmaktadır

Türkevi'nde iki oturum halinde "Doğal Afetlerin Uluslararası İlişkilere Etkileri: Bir Siyasi Çatışma Çözümü Enstrümanı Olarak Doğal Afetlerin Yeniden Değerlendirilmesi" başlıklı panel gerçekleştirildi.

Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri’nin Türkiye’de yaşanan deprem felaketinin ardından Türkiye’yi ziyaret etmesi, buna müteakip olarak 18 Mart’ta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Mısır ziyareti ile birlikte ilişkilerin seyri yükselmeye başladı. Nitekim 13 Nisan’da Samih Şukri’nin Türkiye’yi yeniden ziyaret etmesi de söz konusu durumu destekler niteliktedir. Bu doğrultuda “Uzmanlar Cevaplıyor” konseptine uygun olarak Türkiye-Mısır normalleşmesini şu dört soru başlığı altında uzmanlardan değerlendirmelerini istedik.

İran ve Suudi Arabistan’ı yeniden diplomatik ilişkiler kurmaya yönelten sebepler nelerdir? Normalleşme sürecinin bölgesel sonuçları neler olabilir? Çin’in ara buluculuğu küresel siyasetin geleceğine dair hangi ipuçlarını veriyor?

Uluslararası ilişkilerde çıkar çatışmaları, güvenlik kaygıları, tehdit ve savaşlar devam edecektir. Ancak böylesi ortamda dayanışma örnekleri ve toplumlar arası destekler bu olumsuz iklimlerin dönüşmesine katkı sağlayacak ve daha yapıcı bir momentumu tetikleyecektir. Yaşamış olduğumuz afet Türk toplumunu derinden yaralamıştır ve bu yara kolay kapanmayacaktır ancak yaşamakta olduğumuz ulusal ve uluslararası dayanışma Türkiye'nin toparlanmasına ve yaralarını sarmasına katkı sağlayacaktır.

Yapılan yardımlar ve verilen mesajlar aslında çok net ve önemli bir gerçeğin altını çizmektedir. O da insani bir kriz sırasında insanların verdiği insani bir tepki söz konusudur. Her ne kadar farklı siyasi, ekonomik, toplumsal ve kültürel nedenlerden dolayı sorunlar, çatışmalar ve savaşlar yaşasalar da devletler ve halklar böylesi zor zamanlarda aralarındaki husumeti unutup insani boyutu ön plana çıkararak bir diğerine sahip çıkmaktadır.

Stratejik Mekanizma’nın iki ülke arasındaki perspektiflerin paylaşılması, politika farklarının netleştirilmesi, iş birliği alanlarının belirlenmesi ve kriz alanlarının yönetilmesi anlamında değerli olduğu yadsınamaz.

Yeni yılın Türkiye için çok hızlı ve yoğun geçeceği kesin... Önümüzdeki dört-beş aylık sürenin yeni sürpriz, gerilim ve polemiklere sahne olması kimseyi şaşırtmayacak.