Orlando Saldırısının Muhtemel Etkileri

Obama Yönetimi kasım seçimlerinden önce DAİŞ'e karşı yoğunlaştırdığı mücadelesini bir üst seviyeye çıkarmak isteyebilir. Bu, DAİŞ ile mücadeledeki koalisyon ortaklarından daha fazla angajman talep etmesi demek.

Devamı
Orlando Saldırısının Muhtemel Etkileri
Yüzde 4 8 Ekonomik Büyüme Neden Önemli

Yüzde 4,8 Ekonomik Büyüme Neden Önemli?

2016 yılı ilk çeyreğinde gerçekleşen yüzde 4,8 oranındaki ekonomik büyümenin, Türkiye ekonomisi için birçok anlamı ve önemi var.

Devamı

Bugün Mark Sykes’in öngördüğü etnik ve kabile-aşiret temelli yaklaşımların çok daha ötesinde yeni faktörlerin hesapta olduğu unutulmamalıdır. Her ne kadar iyi planlanmış olsa da nüfus mühendisliğiyle bir coğrafyayı şekillendirmeye çalışmasının kaderinin mutlak başarısızlık olacağını akılda tutmak gerekiyor.

Sorun, Kılıçdaroğlu'nun Hükümet'i suçlamasıyla ve partisinin gençlik kolları üzerinde güvenliklerini kendilerinin sağlayacağını söylemesi ile yönetilecek gibi değil.

Eğer bir sınıflandırma yapacak olursak, PKK'nın eylem türlerini üç ana gruba ayırabiliriz.

Yeni Türkiye'nin bir ihtiyacı olarak ortaya çıkan diaspora politikasının tam manasıyla oturmadığı açıktır. Türkiye'nin bir diaspora stratejisine ihtiyacı vardır.

Rakka Operasyonu PYD’ye Cenevre Davetiyesi mi Sunacak?

Ufuk Ulutaş, Rakka’yı DAEŞ’in elinden alacak yapının Cenevre masasında kendisine yer bulacağına işaret etti.

Devamı
Rakka Operasyonu PYD ye Cenevre Davetiyesi mi Sunacak
ABD nin Ortadoğu dan Geri Çekilmesi

ABD’nin Ortadoğu’dan Geri Çekilmesi

ABD Ortadoğu’dan geri çekilsin tabi ki ama Ortadoğu’da kendi ürettiği sorunları da beraberinde alıp gitsin. En azından geri çekilmeden bahsederken PKK’ya verdiği destek gibi giderayak yeni ve köklü sorunlar üretmeye çalışmasın.

Devamı

Enerji arz güvenliğinin sağlanması ve dolayısıyla fiyat dalgalanmaların azalması, başta da enflasyon oranının düşmesine katkı yapacaktır.Geçmiş dönemlerde enerji fiyatlarında sürekli hale gelen artışlar hem enflasyonun artışına hem de enflasyonun yüksek kalmasına neden oldu.

Türkiye Cumhuriyeti'ne düşmanca bir tutum içerisinde olanları çıkaracak olursak en azından birkaç Türk kökenli milletvekilinin bu tasarıya karşı çıkması gerekirdi. Ama görünen o ki bugün Alman Parlamentosu'nda muhafazakâr ve dindar Türk kökenli seçmen temsil edilmemektedir.

Türkiye'nin 2005'te başlattığı Afrika açılımı ekonomik büyüme, siyasi etki alanını genişletme, insani diplomasi ve kültürel entegrasyon ajandalarının birer cüzü olarak varlık buldu.

Türkiye hem insani yardım hem de siyasi geçiş sürecinin yönetilmesi açısından Somali'de önemli bir rol üstleniyor. Ancak iç savaştan yeni çıkan ülke hâlâ Şebab terörü pençesinde siyasi istikrarı sağlamaya çalışıyor.

Türkiye ile mülteci krizini çözmek için bu kadar emek sarf eden Merkel hem mülteci-vize muafiyeti meselesini çıkmaza sürükleyebilir. Hem de iç muhalefetin baskısından kurtulamayabilir.

Türkiye’nin mülteci meselesi konusunda Avrupa’nın düştüğü acziyeti siyasi baskı aracı olarak kullandığını düşünen Merkel hükümeti Ankara’ya karşı bir güç gösterisinde bulunmak istiyordu.

Alman Federal Meclisinin almış olduğu kararın Türkiye üzerinde kurmak istediği baskıya karşı dik durulmalı, diplomatik alanda gerekli tepkiler verilmeli, ancak bu meselenin Türkiye'nin ekonomik çıkarlarına zarar verecek boyutlara taşınmaması gereklidir.

Bölgemizin yakın vadede değişmesi mümkün olmayan konjonktürü sebebiyle güçlü-etkin bir orduya ihtiyacımız var. Ancak darbe yapma ihtimalinin ise tümüyle bertaraf edildiği bir sivil denetim altında olmak şartıyla.

Dünya emek piyasasını değerlendirirken dünyanın kritik gereksiniminin, insanlara uygun istihdam olanakları sunmak olduğu ortaya çıkıyor. Aksi takdirde pek çok problem, beşeri sermayeyi yıpratmayı sürdürecek.

Söz konusu tasarının mülteci meselesi sonrası Türk-Alman ilişkilerinde oluşan yakınlaşmanın ardından gündeme getirilmesinin manidar olduğunu vurgulayan Enes Bayraklı, Türkiye ve Almanya arasındaki güven bunalımının artacağını belirtti.

Ufuk Ulutaş: “Türkiye özellikle öncelik verdiği Cerablus-Azez hattında kendi inisiyatiflerini; kendi tasarruflarını ortaya koymak zorunda.”

Türkiye ile Almanya’nın mülteci meselesinde ortak çıkarları olsa da, ikili ilişkilere daha geniş bir çerçeveden bakıldığında birçok problem noktasının varlığı göze çarpmaktadır. Bu noktada sivil toplum kuruluşlarına önemli görevler düşmektedir.

Murat Yeşiltaş: “Amerika Birleşik Devletleri, YPG’ye yönelik desteğini taktiksel bir değişim olarak açıklamıştı Suriye iç savaşında ama gördük ki o taktiksel destek zamanla stratejik desteğe dönüştü.”