Kudüs ve Arapların Siyasetsizliği

Batıya bağımlı ve halktan kopuk bu rejimler Doğu Kudüs'süz bir barış (!) planını Filistinlilere kabul ettirmeye, böylece Filistin toprakları gibi siyasetini de İsrail'in kontrolüne almaya çalışacaklar.

Devamı
Kudüs ve Arapların Siyasetsizliği
ABD Ve Kudüs Kararı

ABD Ve Kudüs Kararı

Trump yaptığı konuşmada kararın ABD'nin çıkarlarına en uygun davranış olduğunun altını çizmiş olsa da gerçekten bu kararın ülkenin çıkarına ne şekilde hizmet edeceği meselesi tam olarak anlaşılmış değil.

Devamı

Bölgede Türkiye hariç sesini yükseltebilecek, diplomasiyi yürütecek ve en nihayetinde Filistin halkının haklarını etkili bir şekilde savunacak aktör kalmadı.

Trump'ın bu kararının arka planında şüphesiz iç siyaset ve ideolojik hesaplar rol oynamaktadır. Başkanlık koltuğuna oturduğundan beri başı soruşturmalar ile belada olan Trump'ın İsrail ve Kudüs konusunda fanatik görüşlere sahip olan Evanjelikleri ve Siyonistleri memnun ederek iç siyasette bir nebze olsun rahatlamak istediği açıktır.

Kudüs’ün statüsünü belirleme yetkisi Allah’tan Trump’ta veya herhangi bir ülkenin başkanında değil. Trump bu kararıyla BM kararlarını çiğnedi, zaten ilerlemeyen “barış sürecini” dinamitledi ama Kudüs’ün statüsünü tayin etmedi.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması hakkında değerlendirmede bulundu.

ABD’deki Davanın Amacı Nedir?

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Fahrettin Altun, ABD’deki dava hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı
ABD deki Davanın Amacı Nedir
Amerika Dost Musun Düşman Mı

Amerika: Dost Musun, Düşman Mı?

Önce DEAŞ’la mücadele adı altında hem kendilerinin hem de Türkiye’nin terörist olarak kabul ettiği PKK’yı eğittiler, donattılar. SDG tiyatrosunun sözcüsü Talal Silo’nun da teslim olduktan sonra söylediği gibi ABD, PKK’ya silah yardımı yapabilmek için SDG tiyatrosunu kurdu.

Devamı

Bu davanın Türkiye'ye karşı kurgulanmış, Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için üretilmiş bir dava olduğu kuşku götürmez bir gerçek. Gelgelelim, Türkiye düşmanları bu dava üzerinden bir taşla birkaç kuş vurmaya çalışıyorlar.

Kuzey Irak Yönetimi tüm tavsiye, ikaz ve tehditlere rağmen 25 Eylül’de gitti referanduma. Olacaklara dair bir öngörü de vardı. Referandumdan sonra yaşananlar o ihtimaller dâhilinde olan şeyler mi, yoksa sürprizler de var mı?

Türkiye’de demokratik seçimlerle gelen iktidarları darbelerle deviren ve en son 15 Temmuz’da bu yönde girişimde bulunan Batılı ülkelerle nasıl rasyonel bir ilişki geliştirilebilir?

CHP yetkilileri, Türkiye’yi doğrudan etkileyen bütün krizlerde net bir duruş sergilemiyor.

Almanya’nın yüzde 49 üzerinden kurguladığı siyaset Türkiye’de kendi nüfuz alanına giren bir kitle oluşturup bu kitle üzerinden Türkiye siyasetini dizayn etme çabasının göstergesidir.

Bu rapor güncel küresel enerji görünümüne dair genel bir değerlendirme sunmakta ve enerji alt sektörlerinde ve sektörü doğrudan ilgilendiren konularda Türkiye’nin enerji güvenliği ile ilgili son durumu incelemektedir.

Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı sınır ötesi askeri operasyonlarından biri olan Fırat Kalkanı Harekâtı, sonuçları bakımından Türkiye’ nin Suriye siyasetinde ve bölgesel ölçekte yürüttüğü teröre karşı mücadelesinde önemli bir kırılmaya işaret ediyor.

İsmail Çağlar, Mehmet Akif Memmi ve Fahrettin Altun’un editörlüğünü yaptığı 15 Temmuz’da Medya kitabında 15 Temmuz darbe girişiminin medya ve iletişim ayağı detaylı olarak irdeleniyor.

Washington, hangi gerekçeleri ileri sürerse sürsün, BM kararına dayanmayan ya da meşru müdafaa kapsamında olmayan bütün müdahaleleri uluslararası hukuka göre gayrimeşrudur.

SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan B. Yalçın Suriye’deki son gelişmeler üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devletin temel kurumlarının bu kadar sarsıldığı bir darbe girişiminden sonra, ülke çapına yayılmış on binlerce kişiyi ilgilendiren soruşturmaların ve davaların yürütülmesi başlı başına bir sorun.

Devletler için tahrip edici sonuçlar doğuran terör eylemleri söz konusu olduğunda özgürlüklerin güvenlik lehine sınırlandırılması mümkün olabilmektedir. Avrupa’daki örneklerden hareketle ifade ve basın özgürlüğünün çeşitli sınırlandırmalara tabi tutulduğu ve yakın gelecekte daha ağır düzenlemelerin yapılacağı anlaşılmaktadır.

Rakka operasyonu için Türkiye’nin ortaya koyduğu planlar ve yaptığı tekliflere karşı hala cevap verilmiş değil. Bu aynı zamanda Suriye bağlamında bölgesel ittifak ilişkilerini de doğrudan etkileyecek bir aşama olarak görülebilir. Ancak el-Bab sonrası Münbiç’e yöneleceğini ve PYD’nin çekilmemesi halinde vuracağını açıklayan Türkiye’nin hareket alanını daraltmak ve Fırat Kalkanı Operasyonu’nu uluslararası hukuk bağlamında elimine etmek için adımlar atıldığını görmekteyiz.