Güvenli Bölge Mutabakatı Sonuç Verir mi?

ABD bu sefer sözünde duracak mı?

Devamı
Güvenli Bölge Mutabakatı Sonuç Verir mi
Türkiye 'Suriye Barış Koridoru'nda Neden Israr Ediyor

Türkiye 'Suriye Barış Koridoru'nda Neden Israr Ediyor?

Barış koridoru ifadesi ilk defa kullanılıyor. Bir anlamda Türkiye'nin Suriye krizine yaklaşımını göstermesi açısından önemli bir ifade.

Devamı

Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’da eski adıyla Astana Süreci diye anılan toplantıların on üçüncüsü gerçekleştirilirken Suriye’de sahada da önemli bir mücadele yaşanıyor.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, son zamanlarda Suriyeli mülteciler üzerinden toplumsal gerginliğin arttırılmaya çalışılması üzerine değerlendirmelerde bulundu.

SETA Genel Koordinatör Yardımcısı Kemal İnat Suriye’de İdlib ve Fırat’ın doğusu konularında Türkiye’nin izlemesi gereken politikalar hakkında değerlendirmede bulundu.

Uyum politikası, iç barış, insan hakları, güvenlik, yabancı düşmanlığı ve uluslararası algı bağlamında kritik boyutlar içeriyor. İnsanımızdaki ekonomik kaygılarla birleşen "dışlayıcı ve öfkeli" tepkiler açısından da alarm zillerini çaldırıyor.

Suriyeliler Üzerinden Toplum Neden Manipüle Ediliyor?

Dünyada sol ve sola yakın siyasal duruşların genellikle mülteciler gibi dezavantajlı gruplara toleranslı olduğu varsayılır. Ancak, hem Türkiye’de hem de Batı'da, yabancı olanlar Müslüman ya da Müslüman coğrafyanın içinden geliyorsa, gösterilen tepki mülteci karşıtlığı boyutunu hızla aşarak yabancı düşmanlığına dönüşür.

Devamı
Suriyeliler Üzerinden Toplum Neden Manipüle Ediliyor
Kimse Hiçbir Ülkede Sığınmacı Olarak Yaşamak İstemez

Kimse Hiçbir Ülkede Sığınmacı Olarak Yaşamak İstemez

Suriye'de 2011 öncesine dönmek için ABD, Rusya, Türkiye ve İran'ın tek bir çözüm üzerinde anlaşması gerekir ki, bu şimdilik çok mümkün görünmüyor. Türkiye şimdilik ikinci en iyi seçeneğe yöneliyor. Bu da Kuzey Suriye'de kurulacak bir güvenli bölgeye Suriyelilerin en az bir milyonunu yerleştirmek..

Devamı

Batı medyasında güçlenmekte olan yeni bir eğilim var. "Madem Erdoğan gitmiyor, dört yıl daha iktidarda, o halde ne yapmalıyız?" sorusuna cevap aranıyor.

Türkiye, İkinci Dünya Savaşı'ndan günümüze dünyanın belki de en dramatik mülteci hareketi ile karşı karşıya geldi. Yüz binlerce insanın ölümü ve milyonlarca insanın da evlerini terk etmesine sebep olan Suriye savaşının ürettiği insani kriz ise artık yönetilmesi kolay olmayan boyutlara ulaştı.

Güvenli bölge Suriye krizi başladığı andan itibaren Türkiye ile ABD arasında sürekli müzakere konusu olan fakat bir türlü sonuca ulaştırılamayan bir mesele haline geldi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İspanya'nın başkenti Madrid'de "Küresel ve Bölgesel Gelişmeler Karşısında Türk Dış Politikası" başlıklı bir panel düzenledi.

SETA Genel Koordinatör Yardımcısı Kemal İnat Türkiye’nin Batılı müttefikleriyle yaptığı Suriye’nin kuzeyinde oluşturulması düşünülen güvenli bölge ile ilgili görüşmeler hakkında değerlendirmede bulundu.

Bu kitap Türkiye’de devlet okullarında eğitim gören Suriyeli çocukların eğitime erişim durumlarını ve eğitim sürecinde karşılaştıkları sorunları tespit etmek ve bu sorunların çözümüne ilişkin öneriler geliştirmek amacını taşımaktadır.

Algıların gerçekliğin önüne geçtiği bu enformatik çağda sosyal medya ortamları üzerinden yükselen ırkçı tutumların gelecek on yılları esir almaması adına sosyal ağlara yönelik engelleyici önlemler alınması bir gerekliliktir.

Tüm dünyada tepkisel oylar kullanıldığını ve bu tepkiselliğin neye yönelik olduğunu biliyoruz. Kurumlara, uluslararası sermayeye ve mülteciler gibi alt sınıflara öfkeli olan orta sınıflar bunu siyasi tercihlerinde de gösteriyor. Bilmediğimiz şey orta sınıfların gerçekte ne istediği.

Suriye, Libya ve Yemen’de uzun zamandır süren iç savaşlar her gün yeni kurbanlar almaya devam ediyor. Hayatını kaybedenlerin çoğu çocuklar, kadınlar ve savaşla ilgisi olmayan diğer siviller.

Alman Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın raporuna göre, 2018 yılında aşırı sağcı şiddet Almanya'da %71,4 oranında artış gösterdi.

SETA Medya ve Toplum Araştırmacısı Ali Aslan, mülteciler üzerinden olumsuz algılar oluşturularak toplumsal huzurun bozulmak istenmesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Geçen ay yapılan seçimler sonrasında Avrupa Parlamentosunda oluşan tablo AB’nin yönetiminde etkili olacak kurumların yöneticilerinin belirlenmesi için yapılan güç mücadelesini önceki dönemlere göre çok daha sert hâle getirdi.

Popülizm, aşırı sağ ve ırkçılık uzunca bir dönemdir sadece Batı siyasetini değil küresel siyaseti de kasıp kavuruyor...