SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran Türkiye-Almanya ilişkilerinde beklentiler üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
Güney sınırımızda bağımsız bir yapının ortaya çıkması başta ABD olmak üzere Almanya ve birçok Batılı aktörün Türkiye’yi “yedekleme” stratejisinin hayata geçmesi anlamına gelecektir.
Devamı
Bütün resim bize, Almanya'da aşırı sağcı bir partinin meclise girmesinin, bazılarının inanmak istediği gibi bir yol kazası olmaktan ziyade batı siyasetinde ortaya çıkan yeni bir trend ile alakalı olduğunu göstermektedir.
Almanya'nın Türkiye siyasetinin maalesef korkuların şekillendirdiği duygusal ve irrasyonel bir noktaya savrulmuş olduğunu tespit etmemiz gerekmektedir.
Geçtiğimiz pazar günü Almanya'da yapılan seçimler bir ibret vesikası. Kim ne derse desin Alman siyaseti tam bir kriz yaşıyor. Siyasi daralma ve tutulma hali bu.
Seçimler öncesi açıkça kendini belli eden yükselişine rağmen AfD’nin zaferi, sanki beklenmeyen bir gelişmeymişçesine, "Almanya’da bu nasıl olabildi?” kabilinden şaşkınlık ifade eden sorular eşliğinde tartışılıyor.
Türkiye'nin birisi kuzeybatıdan diğeri güneydoğudan gelen bu iki milliyetçi dalganın türbülansına karşı çok iyi düşünülmüş hamleler geliştirmesi lazım.
Devamı
Türk seçmen sandığa gitmeli ve oy oranlarına dâhil olarak özellikle kimi seçmediği noktasında Alman siyasetine ciddi bir mesaj vermelidir.
Devamı
Çalışmada Almanya Federal Cumhuriyeti’nde 24 Eylül 2017 tarihinde gerçekleştirilecek olan Federal Meclis seçimleri kapsamlı bir şekilde analiz edilecektir.
Yakın bir geleceği bırakalım, uzun vadede bile kıta Avrupası’nda dindar bir Müslümanın ulusal parlamentolarda kendine yer bulması neredeyse imkânsız gözükmektedir.
Erdoğan BM toplantısına katılmasın diye birkaç yıldır ne çok uğraşıyorlar. Her türlü yola başvuruyorlar. FETÖ'cüler başrolde, Batı'nın derin yapılarıyla işbirliği halinde operasyona girişiyorlar.
Barzani'nin kuracağı bir devlet Birleşik Arap Emirlikleri çapında ve tabii ki İsrail kalibresindeki bir devletin öncelikli hedefi haline gelecektir.
Bir hafta Ortadoğu'da siyasi konjonktürün değişmesi için uzun bir süre. Barzani’nin hala geri adım atma ihtimali mevcut, atmadığı takdirde bölgesel kaosa yeni bir parametre katmış olacak.
Hem IKBY bölgesindeki aktörlerden hem de uluslararası güçlerden gelen tepkilere bakıldığında Barzani'nin referandumda ısrar etmesi önemli riskleri göze aldığına işaret.
Göçmenler üzerinden normatif bir düzlemde yürütülen güvenlik odaklı seçim vaatleri, aşırı sağın elini kuvvetlendirmekte ve Alman kamuoyunu aşırı sağcı söylemlere karşı duyarsızlaştırmaktadır.
Türkleri, Müslümanları ve hatta diğer göçmenleri de kapsayan bir partinin inşa edilmesi Almanya'daki Türklerin hak arama mücadelesi için kaçınılmaz hale gelmiştir.
Almanya'nın bir tür "çevreleme" taktiğine dönüşen yeni "Türkiye politikası" AB içinden önemli tepkiler almaya devam ediyor.
AK Parti'nin önünde kritik bir soru bulunuyor: "milli ve yerli" kavramlaştırmasının içini kimler ve nasıl dolduruyor?
AB’nin, rızaya dayalı demokratik bir birlikten bir ülkenin hegemonik arka bahçesine dönüşmesine yönelik yaşanan gelişmeler doğal olarak diğer ülkelerin tepkisini çekiyor.
Zulüm söz konusu olduğunda Türkiye İslam dünyasının yüz akı, dünyanın da vicdanı oluyor. Myanmar meselesi için de aynı şey söz konusu.
Türkiye’nin amacı, ‘İstikrarın Tesisi’ girişimleri ile bölgede şiddeti tekrar ortaya çıkaracak ve düzeni bozacak her türlü gerilimi asgari düzeye indirmektir.