Türkiye’nin Yeniden İnşası

Aslında bu referandum belli bir sürecin parçası. Uzun süredir Türkiye'de yürüdüğümüz yolda bir adım daha. Tarih bizi daha iyiye, daha güzele doğru götürecektir.

Devamı
Türkiye nin Yeniden İnşası
Güvenlik Yöntemi

Güvenlik Yöntemi

Devletler istikrar istemelerine rağmen saldırgan yöntemler tercih ediyor.

Devamı

Güvenlik planlaması yapan beş devletin neleri öncelikli güvenlik sorunu olarak gördüklerini ele alacağım. Zira devletlerin temel endişelerinin neler olduğunu bilmek son derece önemli.

SETA yayınlarından çıkan yeni kitap Birleşmiş Güvenlik Konseyi daimi temsilcisi beş ülkenin ulusal güvenlik stratejilerinin ne yönde evrildiği konusunu ele alıyor.

Bu kitapta, BMGK’nin beş daimi üyesinin son ikişer ulusal güvenlik strateji belgesi ayrıntılı bir biçimde ele alınıyor.

‘Brexit referandumu’ ile ABD başkanlık seçimlerini Trump’ın kazanması, Avrupalı devlet adamları ve politikacılarını, kıtanın güvenliği konusunda yeniden ortak savunma sistemleri düşüncesini canlandırma arayışı içerisine itti.

DEAŞ ile Mücadeleye Destek Vermeyen Ülkeler Katliamın Dolaylı Ortağıdır

SETA Ankara Genel Koordinatör Yardımcısı Muhittin Ataman Reina katliamı ve Türkiye'nin DEAŞ'la mücadelesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
DEAŞ ile Mücadeleye Destek Vermeyen Ülkeler Katliamın Dolaylı Ortağıdır
Türkiye nin Yeni Güvenlik Şemsiyesi Fırat Kalkanı

Türkiye’nin Yeni Güvenlik Şemsiyesi: Fırat Kalkanı

El-Bab operasyonu sonrasında sırasıyla Membiç ve Rakka’yı hedefe koyan Türkiye, sınır ötesinde tüm terör örgütleriyle mücadeleden kaçınmayacağı mesajını çok açık bir şekilde ortaya koymaktadır.

Devamı

SETA Güvenlik Araştırmacısı Veysel Kurt El-Bab Operasyonu üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Rus Büyükelçisi’nin suikastı sonrası ABD’nin Rusya’dan FETÖ’nün terör örgütü olduğuna dair hukuki belge isteyip istemeyeceği belirsiz. Ancak ABD halihazırda bu terör örgütünün elebaşına ev sahipliği yapmaya devam etmektedir.

Türkiye el-Bab operasyonuna odaklanmışken PYD Fırat'ın doğu kıyısına paralel bir biçimde güneyde Caber Kalesi'ne kadar indi. Muhtemelen bu bölgeden de Fırat'ın batısına geçmek isteyecektir.

Fırat Kalkanı Operasyonu sebebiyle Türkiye’nin Halep’e ses çıkarmadığı iddiası son derece yanlıştır. Türkiye’nin Halep için en başından itibaren verdiği diplomatik destek ortadadır.

Rusya destekli Esed rejimi Halep'i ele geçirene kadar gaddarlıkta sınır tanımayacak gibi görünüyor. Birkaç gündür gelen haberlere göre, Halep'in bazı mahallelerini ele geçirmiş durumdalar.

Geniş güvenlik tanımı hangi tehdidin daha önemli olduğunu belirsiz hale getirmemelidir. Bu belirsizlikleri ortadan kaldırmak isteyen Erdoğan öncelikleri de sıraladı.

Ortadoğu'da istikrarsızlığın ortadan kaldırılması için atılan adımlar en az problemin kendisi kadar sorun üretmekte ve mevcut krizin çözümü yolunda istenileni vermemektedir.

Yeni güvenlik stratejimiz muhtemelen PKK’yı yani ABD’nin Kuzey Irak-Suriye projelerini hedef aldığından bolca eleştiriye muhatap olacak.

Türkiye her ne pahasına olursa olsun güneyinde bir terör yapılanmasına müsaade edemez. Bunu bir savaş nedeni olarak açıklaması da bundandır. Cerablus Operasyonu da bu amaçla Fırat’ın batısını güvence altına almıştır. Bu hattın daha da derinleşmesi ve genişlemesi gerekecektir.

Fırat Kalkanı Harekatı neyi amaçlıyor? Türkiye’nin sınır güvenliğini sağlamak, terör tehdidini minimize etmek, yeni mülteci göçlerinin önüne geçmek, Suriye’nin toprak bütünlüğüne katkı sunmak ve tabii ki güneyimizde örülmeye çalışılan PKK duvarına engel olmak.

Bir tarafında etnik radikalleşmenin beslediği PKK terörü diğer tarafında da tekfirci mesiyanizmin yer aldığı DAEŞ terörü Türkiye'ye yönelik eşzamanlı bir saldırı cephesi oluşturmuş durumda.

Burhanettin Duran: “Sivilleri, umreden dönen insanları öldürebilen ve onları Müslüman olarak görmeyen bambaşka bir ideoloji ortaya çıktı. DAİŞ’in uyguladığı terörün bu kadar vahşi olmasının sebebi, dünyanın terörle mücadele meselesinde kapsamlı bir politika geliştirememesidir.”

Savunma uzmanı Merve Seren’e göre, Türkiye’de savunma sivil alana kapalı, “çorbada bizim de tuzumuz olsun’ dediğinizde, işin rengi değişiyor.”